Tayvan'ın başkenti Taipei'de düzenlenen 10.Tayvan Uluslararası Belgesel Festivali 6/15 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştiriliyor.
Festival yöneticileri Bağımsız Sinemacılar Yalnız Değil sloganıyla etkinlikte yer alan birbirinden ilginç (ve muhalif) Çin belgeseline kucak açmış durumda.
Dünyanın her köşesinde acımasız politikaların mağduru insanlar hakkında belgeseller, adalet arayışı içindeki sinemacılar sayesinde seyirciyle buluşuyor, Taipei de üzerine düşeni yapıp Çinli belgeselcilere selam çakıyor!
Ne de olsa Tayvan Çin'in boyunduruğundan mustarip koca bir ada ve daha fazla bağımsızlık için mütemadiyen sürdürülen bir çaba mevcut.
Üstelik 20 Mayıs 2016 tarihinden itibaren cumhurbaşkanlığı görevini devralacak olan ilk kadın siyasetçi Tsai Ing-wen aborijin kökenli ve temsil ettiği parti ülkenin bağımsızlığından yana.
Festivaldeki belgesellerde Çin rejiminden kaynaklanan insan hakları ihlalleri, inşaat sektörünün sebep olduğu çevresel felaketler, geleneksel yaşam tarzına saygısızlık, düşünce ve ifade özgürlüğündeki kısıtlamalar işleniyor, görüntü alınmasından nedense rahatsız olan iktidarın kolluk kuvvetleri de zaten kadrajdan hiç eksik olmuyor...
Mesela İstanbul Film Festivali’nde seyrettiğim, yönetmen hanesinde Zhao Liang'ı gördüğümüz kömür ocakları hakkındaki olağanüstü Behemoth (Dev Canavar) veya Kosova'nın Prizren şehrinde düzenlenen Dokufest'te izlediğim, ülkenin çürümüş bürokratik sistemiyle alakalı The Chinese Mayor (Çinli Belediye Başkanı -Yön.: Zhou Hao) dünyanın agresif devi Çin'in icraatını açıkça teşhir eden yapımlardan.
Çin modelinin birebir taklit edildiği memleketlerden Türkiye'de de, belgesel sanatının bu nadide örneklerinin geniş kitlelere ulaşması ve ilham vermesi dileğiyle…
Karayolu dehşeti
Mao'nun doğduğu topraklardan geçecek olan bir karayolu sakin bir köyün hayatını altüst etmiştir. Köylüler yalnız evlerini değil, tapınaklarını da apar topar taşımak zorunda kalırlar, huzurlu yaşamları bir cehenneme dönüşmüştür.
Vaadedilen tazminatlarını bir türlü alamamaları da durumu iyice vahim bir hale sokar, hayatlarını riske atma pahasına inşaat makinalarının önüne çıkarak direnirler. İnşaat şirketi yalnız onları değil, ağır şartlarda, gayet düşük ücretlere çalışan işçileri de oyalayıp durmaktadır.
Yönetmen Zhang Zanbo'nun 95 dakikalık The Road (Yol) adlı belgeseli üç senelik zorlu bir çalışmanın ürünü.
Şiddetle bastırmak
Hong Kong'da öğrencilerin öncülüğünde 2014'te gerçekleşen Şemsiye Devrimi'nin birçok kahramanı vardı. Direnişe katılanlardan "Siyasi bir problemi şiddetle bastırmaya çalışmaları fayda etmiyor" veya "Korkmuyoruz" laflarını duyuyoruz. Protestolar sırasında güvenlik kuvvetleri şiddete başvurmakta beis görmemiş, göstericilerin şemsiyelerle kendilerini korumaları hafızalara kazınmıştı. Yönetmenliğini Chan Tze-woon'un yaptığı 133 dakikalık Yellowing (Sararma) gelecekleri için mücadele eden gençlere odaklanıyor.
Çin'in Hong Kong'a baskısı bugün de sürerken, öğrenci aktivist Joshua Wong dahil olmak üzere dört protestocunun davası halen devam ediyor. 3 Mayıs 2016 Salı günü gerçekleşen oturumda direnişçiler adli faaliyetlerin icrasına engel olmaktan suçlandı.
Filmsiz Festival
Gerçekleri mümkün olduğunca aslına yakın şekilde yansıtmaya çalıştıklarından devlet desteğine sıcak bakmayan bağımsız sinemacılar iktidarın hedefi haline gelebiliyor. Sanatın kabadayılıkla susturulmaya çalışıldığı, polisin mafyatik metotlar uyguladığı diyarların birindeyiz.
2014 yılında 11. kez düzenlenmesi beklenen Pekin Bağımsız Film Festivali tepeden inme bir kararla iptal ediliyor. Festival seyircisi, festival çalışanları, katılımcı sinemacılar ve basın mensuplarının gerçekleştirdiği çekimlerle oluşturulan A Filmless Festival (Filmsiz Festival) devletin tahammülsüzlüğünü bir kez daha teşhir ediyor. Yönetmenliğini Wang Wo'nun yaptığı 85 dakikalı belgesel Çin bağımsız sinemasının en karanlık gününe tanıklık ediyor.
Lidere Tapmak
Ateist bir ülkede bir Tanrı gibi tapınılan Mao Zedong'un varlığı, aradan geçen yıllara rağmen hala hissediliyor. Yönetmen Cong Feng 138 dakikalık Rooms with Mao's Images (Mao Resimli Odalar) adlı belgeselde halkın bir lidere besleyebildiği fetişist duyguları adeta deşifre ediyor.
Gansu bölgesinde uzun bir dönem film çekimi için bulunan yönetmen köylülerin evindeki görüntülerde rastladığı sayısız Mao portresini değerlendirerek bu belgeseli ortaya çıkarmış.
Geleneklere Saygısızlık
Asırlardır halkın başlıca eğlence kaynağı olan gölge oyunu tarihe karışmak üzere. Çin'in kırsal kesiminde geleneği yaşatmaya çalışanlar insanların artık bu tip hikaye anlatıcılığına meraklı olmadığını, devlet eliyle ayakta tutulmaya çalışılan şeklinin de gerçek gölge oyunundan çok uzak olduğunu belirtiyorlar.
Şehirlerde birikmiş kalabalıklara özel bir şeymiş gibi sunulan, popülist ve megaloman yaklaşımın ürünü, geleneksel sanatın ruhunu yitirmiş, yüzeysel suretleriyle karşı karşıya kalıyoruz.
Yönetmen Cui Yi, Of Shadows (Gölgelere Dair) adlı 80 dakikalık belgeselde bizi teknolojinin insan hayatına müdahalesinin gayet kısıtlı olduğu bir bölgeye sürüklüyor; zaman tünelindeymiş gibi seyredilen gölge oyununun büyüsüyle baş başa kalmak benzeri olmayan bir nimet! (MT/YY)