Aşırı sağ ATAKA hükümet koalisyonuna dahil olmadan önce aldığı halk desteğini asla bir araya gelmeyeceğini iddia ettiği kişilerle birlikte hareket edince kaybetti. Fakat aşırı sağ görüşler karizmatik lider Volen Siderov'un partisiyle birlikte erimiyor, yeni sağ partiler çıkışta.
Gazetenin Sağ Köşesi: Siderov
Bulgaristan'da siyasi yaşamın partiler değişse bile ülkedeki siyasi kültürde sıradanlaşmış yolsuzluklar zincirinde sürmesine bir tepki olarak ortaya çıkan bir gazeteciydi Volen Siderov. Fotoğrafçı, gazeteci, editör ve yazar kimlikleriyle toplumsal yaşamda yükselen Siderov komünizmin çökmesi ve Thodor Zhivkov'un yönetiminin bitmesi ardından demokrasi hareketlerinde yer almış, insan haklarını ön plana çıkaran hareketlere dahil olmuştu.
2003 yılında Sofya valiliği adaylığını açıklayarak seçimlere katılsa da, yüzde 0.4'lük oy oranıyla aday olarak tanınırlığını dahi gösteremedi. Fakat sınırlı çevresinin çeperlerini kırarak ününü artırması “Hücum” manasına gelen “Ataka” adlı bir televizyon programında ülkedeki yolsuzlukları ifşa etmesiyle oldu. Gazeteciliğin tüm olanaklarını kullanarak yolsuzluğa bulaşan siyasileri Bulgaristan toplumuna gösterip “sizin iradenizi kullanarak ülkeyi soyanlar işte bunlar” diyordu.
Televizyon programında eleştirdiği yolsuzluklar ve hukuksuzlukları anlatırken, Bulgaristan'da yaşayan Türklerin yoğun olarak oy verdiği Haklar ve Özgürlükler Hareketi DPS'li bakanlara karşı olan tutumunu bütün bir Türk toplumuna yayarak aşırı sağ bir duruşun belirtilerini veriyordu.
Bulgaristan ekonomisinin ve kalkınma planlarının önünde bir duvar gibi yükselen yolsuzlukları eleştirmenin getirdiği özgüven, aşırı sağ bir duruş ve popülizmle birleşince aktif siyasete atılan Volen Siderov, 2006 yılında cumhurbaşkanlığı adaylığını açıkladı ve birinci turda yüzde 20'yi geçerken, ikinci turda yüzde 24 oy aldı. Ataka ise 2007 yılında girdiği ilk seçimlerde yüzde 8'in üzerinde oy aldı ve meclisteki dördüncü büyük parti oldu. Avrupa Parlamentosuna üç vekil gönderen Ataka'ya olan destek gitgide artarken 2009 yılında oy oranını yüzde 9.4'e getirdi.
Front National benzerliği
Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki oy stratejisi dolayısıyla sıklıkla Fransadaki aşırı sağ lider Le Pen'in aday olduğu 2000 seçimleriyle kıyaslanan Siderov, Ataka'daki kariyerini Front National'den çok tekin olmasa bile daha hızlı bir adımla sürdürerek “Bulgaristan'ın Avrupai Kalkınması için Yurttaşlar”ın (GERB) uzun süre yürüttüğü tek parti iktidarına karşı 2013 yılında büyük koalisyona girerek hükümet ortağı oldu. Bu koalisyonda asla yanyana gelmeyeceğini söylediği Bulgaristan Sosyalist Partisi yöneticileri ve her fırsatta nefretini dile getirdiği Türklerle birlikte hareket eden Ataka, GERB'i Bulgaristan için var olan en büyük tehlike ilan etmişti.
Genel olarak Avrupa Birliği, NATO ve küreselleşme karşıtlığı üzerine kurulu bir gündeme sahip olan Ataka, ülkedeki azınlıklara karşı nefret söylemi ve şiddete meyledebilecek eylemleri de ilke edinmiş gibi kullanıyor. Bu gündemle birlikte “Kimlik, Gelenek, Egemenlik” grubuna dahil olan Ataka milletvekilleri, Avrupa Parlamentosunda bu kısa ömürlü grubun en sert savunucularından birileriydi.
Koltuk kazanınca gündem değişiyor
Aşırı sağ partilerin çok sert bir muhalefet çizgileri bulunuyor. ATAKA'da Avrupa'daki diğer örneklerle genellikle birlikte hareket ediyor ya da oradaki deneyimlerden öğrenerek kendi yöntemlerini belirliyor. Fakat, Avrupa'nın çoğu ülkesinde gerçekleşmeyen bir fark Bulgaristan'da hayata geçip Ataka hükümet ortağı olduğunda, verilen vaatlerin tutulmadığını gören seçmenler için durum değişti. Ülkenin menfaati için en büyük tehlike olarak neoliberal gündemi gerçekleştiren ve ATAKA'nın deyimiyle “modern sömürgeciliği getiren” GERB'in sunulması ve daha öncesinde yerden yere vurulan partilerle bir koalisyona girilme ihtimali ile gerçekleştirilen Mayıs 2013 seçimlerinde oy oranı yüzde 7'ye inmesine rağmen ATAKA Meclis'teki sandalye sayısını artırmış ve temsiliyetini yüzde 10'a çıkarmıştı. Önceki yıllarda partiye destek yüzde 16'ya kadar çıkmış olmasına rağmen, parti gündemine aykırı eylemler seçmenleri diğer alternatiflere yöneltmiş görünüyor. Bunda tabii ki Bulgaristan siyasi yaşamına yeni doğmuş olan üç tane daha popülist partinin varlığı da etkili oldu.
Gezi Parkı protestolarıyla birlikte başlayan, “DANSwithMe” hashtag'iyle yaygınlaşan işgal hareketi meclis binasını bir yıldır işgal altında tutuyordu ve seçimlerin üzerinden geçen bir senenin ardından yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ATAKA'nın oy oranı yüzde 2'ye kadar geriledi. Avrupa Parlemantosu seçimleri sonrası koalisyon ortaklarına olan desteğin eridiği görülünce hükümet istifa etmek zorunda kaldı ve erken seçimler ilan edildi. Geçici hükümet şu an için GERB ve BSP iktidarına hazırlarken ülkeyi, ATAKA'nın ise emaresi bile okunmuyor.
Siyasi ahlak kriziyle büyüdü, sisteme dahil olup eridi
Seçimlere katılımın genellikle yüzde 50'nin altında kaldığı, seçmenlerin var olan siyasi partilerden hiçbirini tercih etmek istemediği bir ortamda, sistem karşıtı ve köklü değişimler iddiasında olan bir ATAKA Bulgaristan'daki siyasi ahlak krizinden en çok faydalanan siyasi oluşum olmuştu. Fakat sisteme dahil olmasıyla birlikte, özellikle de hükümet koalisyonuna katılmasının ardından yıpranan parti bugün varlığını sürdürüp sürdüremeyeceği belli olmadığı bir seçime hazırlanıyor.
Öte yandan, Bulgaristan'da aşırı sağ söylemlerin sonu ATAKA'nın erimesiyle gelmiyor. Yeni siyasi oluşumlara bakılacak olursa bir tane Avrupa bütünleşmesini hedefleyen ve bölgesel kalkınmayı ön plana çıkaran partiye nazaran üç yeni popülist partinin de oylarını artırdığı görülebilir. Var olan merkez partileri kendilerini yenilemedikleri ve daha kitlesel parti içi katılımı teşvik etmedikleri sürece, aşırı sağ partiler oylarını ve oranlarını artırmaya devam edecek gibi görünüyor.
5 Ekim 2014 tarihinde gerçekleşecek erken seçimlerde meclise girmesi beklenmeyen ATAKA yine de hazırlıklarını olabildiğince hızıyla sürdürürken, anketlerin açıkladığı üzere katılımın yüzde 70'leri bulması bekleniyor. Meclise girme ihtimali olan parti sayısı ise dört ile yedi arasında hareketlilik gösteriyor. Meclise yedi partinin girebilme ihtimaline vurgu yapılan anket sonuçlarında, yeni partilerden, BSP'den ayrılan siyasilerin oluşturduğu Bulgaristan Dönüşümü için Alternatif (ABV) ve popülist söylemlerle oy oranını artıran Reform Bloğu, Yurtsever Cephe ve Sansürsüz Bulgaristan bulunuyor. (GÖ/HK)