Önümüzde bir yerel seçim var. Eğer her şey normal seyrinde giderse, 31 Mart 2024 tarihinde yerel seçim için sandık başına gidilecek ve yereli idare edecek yeni yöneticiler seçilecek.
Yerel seçim öncesinde Kürtlerin ana gündem maddelerinden birini kayyımlar oluşturuyor. Tartışmaların ana sorusu, “hükümet yine kayyım atayacak mı?” oluyor. Kayyımların yolsuzluk, usulsüzlük, Kürt dili ve kültürüne yönelik kırım politikaları en çok konuşulan konular arasında geliyor.
Bir de tabi 15 Temmuz 2016 Darbe Girişimi sonrasında kapatılan Kürt ve muhalif sivil toplum kuruluşlarının yerine iktidar ve kayyımlar eliyle kendilerine alan açılan dinci/muhafazakar sivil toplum kuruluşların varlığı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Allah’ın bir lütfu” olarak değerlendirdiği Darbe Girişimi’nin ardından pek çok sivil toplum kuruluşu, medya organı, kadın örgütleri yayınlanan KHK’ler ile kapatıldı. Fethullah Gülen cemaati ile bağlantılı olanların yanı sıra, bu “Allah’ın lütfu”nu diğer muhalif yapıları “etkisizleştirmek” amacıyla da değerlendirmek isteyen AKP, Kürt ve muhalif pek çok sivil toplum kuruluşunu, demokratik kitle örgütünü ve medya organını da kapattı. Mal ve mülklerine el koydu, yüzlerce insanın işsiz kalmasına yol açtı.
Bu yüzlerce kurum ve kuruluşun zamanında ne tür çalışmalar yürüttüklerini, neden kapatıldıklarını ve sonrasında yaşanan hukuki süreci anlatmak üzere yürütülen bir çalışmanın sonucunda, geçtiğimiz günlerde bir kitap yayınlandı.
“Bîrgeh Bellek Almanağı” adıyla yayınlanan bu kitapta, OHAL uygulamaları ile kapatılan Kürt ve muhalif kimlikli en az 246 sivil toplum kuruluşu ve 42 basın yayın kuruluşundan Diyarbakır merkezli olanlarına yer veriliyor.
Hêlîn Bozarslan'ın yürüttüğü çalışmanın editörlüğünü Servet Deniz yaptı. Söz konusu kapatılan kurum ve kuruluşların temsilcileri, çalışanları, hukuk danışmanları ile yapılan görüşmelere dayanan ve arşiv taraması yapılarak zenginleştirilen “Bîrgeh Bellek Almanağı” ayrıca aradan geçen süre zarfında hukuki süreçte herhangi bir ilerleme olmadığını da gözler önüne seriyor.
Bir bellek oluşturma ve var olan belleği tazelemesi açısından önemli bir çalışma olan “Bîrgeh Bellek Almanağı”, çalışmanın yürütücüsü olan “Hêlin Bozarslan’ın deyimi ile “Mekân ile sınırlandırılamayacak kurumların sosyolojik ve politik arka planını okumamızı” sağlıyor ve “ülkemizde toplumsal uzlaşı ağlarından biri olan örgütlenme ve ifade özgürlüğü mücadelesine dair bir arşiv kaydı” oluşturuyor.
Kitap ayrıca bütün bu süreci değerlendirmek üzere yerine kayyım atanan ve tutuklanan, cezası bitmesine rağmen tahliye edilmeyen Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak, Hafıza Merkezi’nden Murat Çelikkan, tutuklu avukat Selçuk Kozağaçlı, psikolog Düzgün Uğur, Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi Koordinatörü Yüksel Genç’ten de birer değerlendirme yazısına yer veriyor.
1990’larda dönemin Dış İşleri Bakanı İsmail Cem’in yurtdışı seyahatlerinde çantasında taşıyıp “Türkiye’de Kürtçe neden yasaklı?” diye soranlara mealen, “Kim demiş yasaklı diye, bakın günlük Kürtçe gazete çıkıyor” cevabını vererek çantasından çıkardığı Azadiya Welat gazetesini, AKP hükümetinin kapattığını hatırlatıyor. Çalışma, ilk kadın ajansı olma özelliğini taşıyan Jin Haber Ajansı’nı, Diyarbakır’ın değişik sosyal, siyasal, kültürel ve ekonomik bileşenlerinin kurduğu Sarmaşık Yoksullukla Mücadele ve Sürdürülebilirlik Kalkınma Derneği’ni, Özgür Gazeteciler Cemiyeti’ni, Kürt Yazarlar Derneği’ni ve daha pek çok kadın, gençlik, kültür sanat, yardımlaşma derneklerinin toplumsal hafızadaki yerlerini bugünün gündemiyle anlamamıza olanak tanıyor.
Yine Hêlîn Bozarslan’dan alıntıyla; “1980 sonrası Türkiye’nin siyasal atmosferinin ağırlaştırıcı etkisiyle toplumsal sorunlar karşısında çalışma yürüten”, “Ayrımcılık, eşitsizlik ve hak ihlallerini gündeme taşıyan”, “Dönemin sıcak koşullarında farklı bir yayıncılık çizgisiyle gazete, dergi, radyo, yerel ve ulusal ölçekte yayın yapan” ve “ifade özgürlüğü için yaşamsal nefes alanları aç”an TV kanalları, gazete, dergi, radyoların hangi "gerekçelerle" kapatıldığını ve bitmeyen hukuki süreçleri görüyoruz.
“Bîrgeh” söz konusu bu hafızayı hatırlatmaya bir katkı sunmayı amaçlıyor. (FD)