Polis tarafından biber gazı kullanımının yaşam hakkı ihlalleri ve işkence uygulamalarıyla bağlantısıyla ilgili bulguları kapsayan bir araştırmaya internet erişimi, İstanbul 12. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 8 Mart 2013’te yasaklanmış bulunuyor.[1]
Yargının polis tarafından kullanılma biçimi düşünülünce şaşırmak pek de mümkün değil. Polis, yaptığı uygulamalar karşısında açılabilecek davalarda kullanılabilecek bir kanıtı, mahkeme yoluyla kamu erişimine kapatıyor. Durum biraz daha karmaşık.
Rapor, Güney Kaliforniya Amerikan Sivil Haklar Birliği (ACLU-SC) tarafından yayınlanmış. Kuruluşun hesap verme sorumluluğu ve gücün suiistimali konusundaki çalışmalarından olan araştırma, Türkiye ile ilgili hiçbir bulguya yer vermiyor. Güney Kaliforniya polisi tarafından biber gazı kullanımının yol açtığı ihlallerle ilgili ve Güney Kaliforniya’da biber gazının yasaklanması amacıyla yapılmış. Daha ilginci, rapor 1995 yılında yayınlanmış ve Türkiye’de Mart 2013’te engellenmiş.
Raporun başlığı, “Biber Gazı Hakkında Güncelleme: Yeni Ölümler, Yeni Sorular” (Pepper Spray Update: More Fatalities, More Questions, Haziran 1995) olarak çevrilebilir.
Biber gazının Türk polisi tarafından keşfedilmesinden ve biber gazı ticaretinin uluslararası silah ticaretini canlandırmasından eski bir tarih.
Henüz Amerika Birleşik Devletleri (ABD) polisi, ABD biber gazının ne kadar etkili bir polis aracı olduğuna dair reklam amaçlı uygulamalar ve denemeler yapıyor; daha sonra İsrail ordusu tarafından Filistinliler üzerinde, Mısır ve Suriye rejimleri tarafından göstericiler üzerinde kullanılacak.
Rapora temel olan veriler, Kaliforniya polisinin 1 Ocak 1993 – 1 Haziran 1995 döneminde 16 bin olayda biber gazı kullandığını ve gaza maruz kalanlar arasında 26 ölüm olduğunu gösteriyor.
Hiçbir olayda ciddi bir suç söz konusu değil, fakat olayların büyük çoğunluğunda alkollü olan kişilerin polise direniş göstermesi söz konusu.
Biber gazı, Türkiye’de hükümete karşı yapılması halinde barışçıl gösterilerin engellenmesi ve göstericilerin cezalandırılması amacıyla kullanılıyor.
Kamu gündemine gelen olaylar böyle, ama tanık ve avukatlar, polisin giderek yaygın bir şekilde biber gazı kullandığını rapor ediyor: çocuklar arasındaki kavgaları ayırmak için, öfkeli ve tepkili kişileri yatıştırmak için, polisin haklı veya haksız bir uygulamasına protestoları sonlandırmak ve protestocuyu cezalandırmak için, gözaltına alınmış ve kelepçelenmiş haldeki bir şüphelinin itirazlarına karşılık olarak…
Yine de bir Türkiye mahkemesinin önüne arşivlerden çıkartılarak getirilmiş olan bu çalışmanın konusu, Türkiye’nin gündemiyle çok ilgili değil.
Adli tıp kanıtlarına ve gaz üreticisi şirketlerin bulgularına dayanarak yapılan çalışmanın sonuçları şöyle özetlenebilir:
1. Biber gazının, uyuşturucu etkisi altında ya da psikiyatrik bir kriz geçirmekte olan kişilere karşı kullanılması halinde, şüpheli bir kişiyi denetim altına alma amacına hizmet etme ihtimali zayıftır.
Bu konuda açık kanıtlar mevcuttur. Bu uygulamanın başarısız olduğu koşullara ilişkin polis istatistikleri ve 26 olaydaki kanıtlar karşısında Kaliforniya kolluk güçlerinin bu gerçekten haber olmadığını iddia etmesi inandırıcı olmayacaktır.
2. Biber gazının solunum yolları hastalıkları çeken kişiler, özellikle astım hastaları üzerinde kullanılması halinde özel risk oluşturacağı yönünde de açık kanıt vardır.
3. Kaliforniya Adalet Bakanlığı ve Başsavcısı, biber gazının etkileri konusunda çevre dairesinin ve bilim kişilerinin uyarılarını göz ardı etmiş, sınırlayıcı önlemleri yok saymıştır.
Raporun içeriği bu olduğuna göre, engelleme kararının gerekçesi ne olabilir? ABD polisine yönelik 18 yıl önce yapılan eleştiriler ve bilimsel kanıtları konusunda Türkiye polisi ve yargısının bir hassasiyeti olmasa gerek.
Engelleme kararı, polis tarafından biber gazı kullanımın etkileriyle ilgili bir çalışma konusunda verilmiştir. Bu Adli Tıp verilerine dayalı olması nedeniyle kanıt ve yargıyı her olayın etkin soruşturulması konusunda uyaran bir belge.
Elimizdeki tek olgu bu. Kararın yasal bir dayanağı yok, ama yasal süreçler içinde yargı tarafından verilmiş bir karar var.
Daha önemlisi engelleme kararı, bu çalışmanın ve benzer bilimsel çalışmaların Türkiye polisi ve savcıları tarafından bilindiğini gösteriyor. Yani biber gazının insan sağlığı konusundaki etkileri ve ölüme yol açabileceği konusundaki çalışmalardan haberdar olduklarını belgelemişler. (EKN)
[1] http://www.aclu-sc.org/issues/police-practices/pepper-spray/