Meltdown ! A Socialist View of The Capitalist Crisis
Bu ay tanıtacağımız ilk eser, yakın bir tarihte 'Resistance Books' tarafından yayınlanan ve internet üzerinden ücretsiz olarak indirebileceğiniz küçük bir broşür: 'Meltdown ! A Socialist View of The Capitalist Crisis' [Erime ! Kapitalist Krize Sosyalist Bir Bakış].
Tony Iltis, Lee Sustar, John Bellamy Foster, Phil Hearse, Adam Hanieh ve Dave Holmes tarafından yazılan makalelerden oluşan broşür, aslında bir kitap gibi de düşünülebilir.
Toplam 7 makaleden oluşan broşürde yer alan makalelerin başlıkları ve yazarları şöyle:
- Don't Pay for A Failed System / Tony Iltis
- A Guide to The Wall Street Meltdown / Lee Sustar
- Monopoly Finance Capital & The Crisis / John Bellamy Foster
- Decline & Fall of Neoliberal Globalisation / Phil Hearse
- Making The World's Poor Pay: The EconomicCrisis & The Global South / Adam Hanieh
- Nationalisation: A Key Demand in The Socialist Program / Dave Holmes
- Lessons from The Past: The Great Depression & The CPA / Dave Holmes
Bu bağlamda, broşürün sadece kriz için değil, ama aynı zamanda çok yönlü bir ekonomik dönüşüm için de önemli analizler içerdiğini belitelim. Dahası, broşürde yer alan analizlerin, kapitalist sistemin insani iç çelişkilerini açıkça ortaya koyduğu kabul edilebilir. Zira örneğin ABD yönetiminin bankaları kurtarmak için öngördüğü 700 milyar dolarlık finansal yardım paketinin yalnızca 200 milyar dolarlık kısmının bile ABD'deki yoksulluğu bitirmeye yettiğini okuyunca, sorunun aslında neden çözülemediğini ve mevcut bakış açısıyla neden çözülemeyeceğini daha iyi anlıyoruz.
Dolayısıyla, broşür, özel olarak krizin ve genel olarak da siyasal, sosyal ve ekonomik sorunların çözümünde bambaşka bir bakış açısına ihtiyaç olduğunu açıkça gösteriyor. Ayrıca, 'Lessons from The Past: The Great Depression & The CPA' başlıklı makaleyi okuyarak 1930'ların 'Büyük Depresyon' yıllarında Avustralya Komünist Partisi'nin (CPA) nasıl bir politika izlediğini öğrenmek, okuyucu için ilginç ve faydalı olabilir.
Tony Iltis'in 'Don't Pay for A Failed System' başlıklı makalesinde söylediği şu sözler ise mutlaka dikkate alınmalı: "Bundan 150 yıl kadar önce Karl Marx ve Frederick Engels, (...) işçi sınıfının, topluma egemen olması halinde, yoksulluğun, eşitsizliğin ve zulmün olmadığı bir dünyayı oluşturabileceğini açıklamış ve 'kazanacağımız bir dünya var' demişlerdi.
Bugün ise, buna şu da eklenebilir: 'kaybedeceğimiz bir dünya da var'." Gerçekten de, dünyanın geldiği nokta düşünüldüğünde, Iltis'in bu cümleyi eklemekte haksız olmadığı düşünülebilir.
Özetle, kısa ama yoğun makaleler içeren 'Meltdown ! A Socialist View of The Capitalist Crisis', sadece krize değil, genel olarak dünyanın gidişatına da müdahale etmek isteyen herkesin okuması gereken bir eser:
Meltdown ! A Socialist View of The Capitalist Crisis, Tony Iltis / Lee Sustar / John Bellamy Foster / Phil Hearse / Adam Hanieh / Dave Holmes, Resistance Books, 2009, 53 sf.
La Vía Campesina - Farmers North and South Confront Agribusiness
Bu ay tanıtacağımız ikinci eser ise, Kanada merkezli 'Socialist Voice' dergisinde yayınlanan üç önemli makaleyi bir araya getiren ve yine internetten ücretsiz olarak indirilebilen küçük bir broşür: 'La Vía Campesina - Farmers North and South Confront Agribusiness' [La Vía Campesina - Kuzey ve Güney Köylüleri Tarım Ticaretine Karşı].
Uluslararası Köylü Hareketi'nin [La Vía Campesina] ve genel olarak köylülerin deneyimlerini ele alan bu makaleler, 'Socialist Voice'in editörlerinden John Riddell ile göçmenler üzerine çalışan Adriana Paz'ın imzalarını taşıyor.
Riddell'ın 'World Farmers' Alliance Challenges Food Profiteers' başlıklı ilk makalesi, her ne kadar bir kitap incelemesi yazısı niteliği taşımakla birlikte, dünya köylüleri ittifakı olan La Vía Campesina'nın kısa bir öyküsünü veriyor. La Vía Campesina'nın 1996 tarihli 'Tarım Egemenliği Çağrısı'nın maddelerini (örn. topraksız bir köylünün işlediği toprağın o köylüye verilmesi, gıdanın silah olarak kullanımına son verilmesi, köylülerin yerinden edilmelerinin önlenmesi, tarım politikalarının belirlenmesi sürecine köylülerin dahil edilmesi, vs.) de içeren bu yazı, konuya ilgi duyanlar için iyi bir başlangıç olabilir.
Riddell'ın 'Farmers Seek Defences Against the Giants of Agribusiness' başlıklı ikinci makalesindeyse, köylülerin ve tarım emekçilerinin tarım ticareti devlerine karşı nasıl mücadele verebilecekleri ele alınıyor. Riddell, bu yazısında, çeşitli örnekler üzerinden, tarım emekçilerinin ne tür mücadele stratejileri geliştirebileceklerini açıkça ortaya koyuyor.
Böylece, artan ekolojik tüketim bilincinin kullanılmasından yerel gıda inisiyatifleri oluşturulmasına ve pazardaki sermaye egemenliğini kırabilecek yöntemelere kadar pek çok farklı araç hakkında derli toplu bilgi sahibi olmak mümkün gözüküyor.
Ancak Riddell, tüm bunları yaparken, 'sermayenin yıkıcı mantığı'na karşı çok yönlü ve çok özneli bir mücadele stratejisi izlenmesi gerektiğinin de altını çiziyor: "Bu, aynı zamanda bir dayanışma meselesidir. Aynı şirketler tarafından sömürülen (...) çalışanların, köylülerin, balıkçıların, ulaştırma emekçilerinin ve diğer bağımsız üreticlerin yan yana durmaları gerekmektedir."
Nihayet, Adriana Paz'ın 'Harvest of Injustice: The Oppression of Migrant Workers on Canadian Farms' başlıklı makalesinde, Kanada çiftliklerindeki göçmen işçilerin yaşadığı sıkıntıların ne tür adaletsiz 'hasat'lara yol açtığını okuyoruz. Göçmen köylülerin Kanada gibi gelişmiş ve sosyal sorunlarını görece-çözmüş gözüken bir ülkede bile nasıl marjinalleştirildiklerini okumak, özellikle dünyanın geri kalanı düşünüldüğünde, insanı umutsuzluğa sevk ediyor. Zira, Kanada'nın çiftliklerinde domates toplama işinde bile beyaz-siyah ayrımının var olduğunu okuduğumuz bu makalede, 'Kanada' adının dünya üzerindeki pek çok başka ülke adıyla kolaylıkla yer değiştirebileceği düşünülebilir.
Özetle, 'La Vía Campesina - Farmers North and South Confront Agribusiness', fazla işlenmemiş ama önemli bir mesele üzerine iyi bir başlangıç okuması sunuyor:
La Vía Campesina - Farmers North and South Confront Agribusiness, John Riddell / Adriana Paz , Socialist Voice, 2009, 27 sf.(ECG/EÜ)