Türkiye solunun bir dönem önde gelen isimlerinden M. Halim Spatar'ı tanır mısınız? Kızı Deniz Spatar'ın sözcükleriyle "İnsandan ümidini hiç kesmeyen bir adam." Zarafet, incelik ve Sabahat Abla, adına bitişiktir, ayrı düşünülemez; bir de beyaz saçlar. Siyasi konumunun yanı sıra, çevirileri ve müzik yazılarıyla tanıdığım Halim Abinin edebiyatı çok sevdiğinin farkındaydım ama resim de yaptığını bilmiyordum. 12 Nisan 2013'de aramızdan ayrılmıştı.
Geçen günlerde, kızı Deniz ve yakın dostları Gürhan Ertür, Cenap Nuhrat, Oral-İpek Çalışlar'ın katkısıyla hazırlanan bir kitap yayımlandı; "M. Halim Spatar - Uzun Yolculuğum, Bir Yanımız Hep Çocuk Kaldı."
Anılarını kaleme alırken çocukluk düşlerini zenginleştiren siyah derili Fantu'yu unutmamış. Yahudi anaokuluna gönderildiğini, İzmir Halkevi başkanı Vedide Baha Pars'ın çevresinde oluşan kültür sanat dünyasını anlatıyor. İmbat gazinosundan içeri davet edip plaklar çalıyor, şarkılar söylüyor. O dünyada kimler yok ki; Vedat Türkali, Necati Cumali, Şükran Kurdakul, Atila İlhan, İlhan Selçuk, Turhan Selçuk, Tarık Dursun K., Mustafa Şerif Onaran, Alim Onaran, Erdoğan Berktay ve daha niceleri.
Kısacası, Halim Abi bir süredir bizim evde. Sabah onunla kalkıyorum, akşam onunla yatıyorum.
Kitaptaki müziği hissetmemek olanaksız. Sayfaları çevirirken, Halim Abinin hayata bakışını yansıtan, kitabın ortaya çıkmasını ve basılmasını sağlayan sürecin anlayışını da özetleyen bir orkestra çalıyor. Duyuyorsunuz. Bazen sesler hafifliyor, bazen ağırlaşıyor yavaşlıyorsunuz, bazen hızlanıyor siz de mektupları, notları, söyleşileri okurken, dönüp dönüp fotoğraflara bakıyor, ritme uyuyorsunuz ve her halükarda sol cenahta akan bir hayata tanıklık ediyorsunuz.
Kitabın ortaya çıkış hikâyesini Deniz Spatar yazmış ve eklemiş "Babamın insanları."
Sabahat Abla ise kitap için yapılan söyleşide "Karşınızda çok mutlu bir kadın var," diyor. Aklına geldikçe hâlâ onunla konuşuyormuş. İnsan olarak, eş olarak çok iyi olduğunu, sevgili olarak da çok iyi olduğunu ve hep sevgili olduklarını anlatıyor. Yeri geldiğinde marangozluk yapan, iflah olmaz müzik tutkunu M. Halim Spatar'ın aşk, mücadele ve nezaket ustası olduğunu düşünüyorum, Mamak'tan ranza arkadaşı Gürhan Ertür "zarafet, kararlılık ve çalışkanlık," diye ekliyor.
Halim Abiyle birlikte İzmir - Karataş'ın ara sokaklarında dolaşıp 1951'de Berlin'de düzenlenen Dünya Barış Festivaline giderken bugünkü Karataş sahilinde uzun yürüyüşlere çıkıyorum. Türkiye Komünist Partisi'ne yönelik 1951 Tevkifatı'ndan, 1980 darbesi sonrası Mamak Askeri Cezaevi'ne insanın içini acıtan, tahammül gücünü zorlayan tanıklıkları okuyor, Mayıs 1980'de bir gece yarısı evi basılıp öldürülen Dr. Sevinç Özgüner'in yakın dostu ve komşusu olduğunu hatırlayınca eski günler gözümün önünde canlanıyor. Halim Abi, "yaşamımın iyi ya da kötü hiçbir anından vazgeçemem," diyor ve ekliyor; "Eksiğiyle, fazlasıyla beni ben yapan bunlardır. Hapishaneler, sürgünler, hücreler, sanatoryumlar, güzellikler, çirkinliklerle beni ben yapan şeyler... Pek çok insan tanıdım. Çoğunu sevdim.
Hapishanede bana taban tabana zıt kimseleri tanıdım, çok değerli yanlar taşıdıklarına tanık oldum. Siyasetin ne denli zor, amansız ve kaçınılmaz olduğunu anladım."
En son, hangi yıldı hatırlamıyorum ama galiba Datça'dan dönmüşlerdi ve hastaydı, kız kardeşim Muhsine ve ortak arkadaşımız Muzaffer'le birlikte ziyaretine gitmiştik. Belki başkaları da vardı, bilmiyorum. Hepimizle tek tek ilgilenmiş, uzun uzun sohbet etmiştik. Sabahat Abla çay ikram etmişti. Halim Abiden sonra Muhsine de gitti. Muzaffer ise huzurevinde; etrafındakileri artık tanımıyor, şeker hastası olduğu halde sürekli tatlı yemek istiyor.
Evet, Halim Abi, "bir yanımız hep çocuk kaldı" ve dağıldık dört bir yana.
Teşekkürler Deniz. Teşekkürler Gürhan.
Teşekkürler İletişim.
İyi ki bu kitabı yayımladınız. Ara sıra açıp Halim Abiyle sohbet etmek hepimize iyi gelecek. Onu yakından tanıma şansı olmayanlar için de bir fırsat. Cumhuriyetin ilk yıllarında doğup büyüyen, çok renkli bir dünyanın kapılarını açan Halim Abinin anıları eşitliği, adaleti, güzeli arayanlara mihenk taşı, tarih ve sosyoloji meraklıları için de bulunmaz bir cevher; çok şey anlatıyor. Kitabın sonunda çeviri ve kitaplarının bir listesi var. Birkaçını okunacaklar listeme ekliyorum. Herkese tavsiye ederim.
M.Halim Spatar
Uzun Yolculuğum
Bir Yanımız Hep Çocuk Kaldı
İletişim Yayınları Anı dizisi – 2022
(AB/AÖ)