Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) internet üzerinden yayın yapan, eleştirel yayın organlarından biri olan >Democracy Now geçen ay Arjantin'den birkaç yayın yaptı. Bu yayınlardan birinde Amy Goodman, Arjantin'de askeri diktatörlük döneminde işlenen nice insanlık suçundan birini ele almak üzere Manuel Gonçalves ile kamera karşısına geçti.
Nieto recuperado
Manuel Gonçalves bir "nieto recuperado"; yani geri alınmış torun. Onun gibi nice torun var Arjantin'de. Tıpkı 12 Eylülcüler gibi ülkelerini düştüğü "kötü yoldan kurtaran" generaller, Arjantin'de korkunç bir terör estirdiler. Stadyumları muhaliflerle, sosyalistlerle, hak ve özgürlüklerine sahip çıkanlarla doldurdular. Onları veya cesetlerini uçaktan okyanusa atmak gibi daha önce denenmemiş yöntemlere bile başvurdular.
Cuntanın insanlık suçları arasında çocukların anne babalarından alınması ve çoğu subay olan kişilere evlatlık olarak verilmesi de vardı. Bu çocukların kimisi anneleri gözaltındayken doğan ve annelerini tanıma olanağı bulamayan çocuklardı. Anneleri ve babalarını bir kez olsun göremediler çünkü düşman olarak görülen anne ve babaları cunta tarafından "kaybedildi".
Çalınan çocuklar
Arjantin'de yaşananları yakından izleyenler, Maria Eugenia Sampallo Barragan'ın öyküsünü anımsayacaklardır. Maria, Arjantin'in çalınan çocuklarından biri olduğunu öğrenince, daha önce hiç görülmemiş bir adımı atarak resmi kayıtlardaki anne ve babasına 'sahtecilik' davası açmıştı. Maria'nın annesi ve babası Aralık 1977'de gözaltına alınmışlar ve Maria 1978'de, annesinin tutulduğu işkence merkezlerinden birinde doğmuştu. Maria'nın annesi ve babası askerler tarafından öldürülmüşler ve Maria bir subaya evlatlık verilmişti.
Manuel Gonçalves de Maria gibi hesap sormaktan kaçınmayanlardan. Manuel'in Amy Goodman'ın röportajına yansıyan öyküsünü, kısaltılmış bir çeviri ile aşağıda bulabilirsiniz.
Manuel'in öyküsü
Amy Goodman: Bize öykünü anlatır mısın, Manuel? Sen doğduğunda annen neredeydi?
Manuel Gonçalves: Benim öyküm diktatörlüğün başladığı gün başlıyor çünkü babam o gün kaçırılmış. Annem bana hamileymiş. Güvende olmak için Buenos Aires'ten kaçmış, iki saat ötedeki San Nicolás'a gitmiş. Orada, annem gibi kaçmış, üç ve beş yaşında iki çocuğu olan birileri ile birlikte kalmış. Orada doğmuşum ve ben beş aylık olana dek orada kalmışız. Tam olarak nasıl doğduğumu bilmiyorum çünkü annem gözaltına alınmış. Kaldığımız yere 19 Kasım 1976'da askerler ve polisler baskın yapmışlar ve çocuklar dahil herkesi öldürmüşler. Bir tek ben hayatta kalmışım.
Goodman: Peki sonra sana ne oldu?
Gonçalves: Ben San Nicolás'taki bir hastaneye bırakılmışım. Soluk almakta zorluk çekiyormuşum. Hastanede beni kurtarmışlar. Çocuklarla ilgilenen bir yargıç beni birkaç ay boyunca korumaya aldırmış. Beni yakalamak isteyebileceklere karşı önlem olarak. Ama sonra beni bir aileye evlatlık vermişler ve gerçek kimliğimi yitirmişim.
Goodman: Yani bu ailede mi büyüdün?
Gonçalves: Evet onlarla büyüdüm ve onlarla ilişkim sürüyor. Onlar olanlardan sorumlu değiller.
Goodman: Evlat edinildiğini biliyor muydun?
Gonçalves: Evet. Ama nasıl evlat edinildiğimi bilmiyordum.
Goodman: Nasıl öğrendin?
Gonçalves: İşin doğrusu, onlar beni buldu. 19 yaşıma geldiğimde bir gün bir adam kapıyı çaldı. Bende kuşku uyandıran bu adam, benim hakkımda benden daha çok bilgiye sahipti. Bana ilk söylediği, "Gerçek ailen seni arıyor" oldu. Sonra, "Senin annen ve baban kaybedildiler" dedi. Sonra anneannemin, Plaza de Mayo'daki ninelerden biri olduğunu ve 19 yıldır beni aradığını söyledi.
Goodman: Peki anneannen olanları nasıl öğrenmiş? Seni nasıl bulmuş?
Gonçalves: Birçok şeyin bir araya gelmesiyle, şans eseri bulabilmiş. Nineler cunta döneminden başlayarak kayıtlar tutmuş, bir liste oluşturmuşlar. Bir kişi San Nicolás'taki bir operasyondan söz etmiş. Tek bir kişi kurtulmuş. Bunu araştırmışlar, ipuçları bulmuşlar; biri annemin fotoğrafıymış. Annemi bulunca benim onun çocuğu olduğum ortaya çıkmış.
Goodman: Ağabeyin, Gaston Gonçalves de seni arıyormuş. O, ünlü bir müzik topluluğunun, Los Pericos'un üyesi, değil mi?
Gonçalves: Evet. O, benden yedi yaş büyük ve babamın ilk eşinden. Ona babamın adını vermişler. O, annesi ile kaldığı için kimliğini yitirmemiş. Kaybedilen bir kardeşi olduğunu da biliyormuş.
Goodman: Anneannen ve ağabeyinle nasıl buluştun?
Gonçalves: Önce anneannem ile tanıştım. Bizim eve gelen adam adli antropologmuş; onunla anneannemin evine gittik. Eve varınca zili çaldık. O anı hiç unutamayacağım. Kapı açıldı. Tipik bir nine belirdi. Yaşlı olduğunu gördüm; ona ne kadar müteşekkir olduğumu, benim için yaptıklarının ne kadar değerli olduğunu anlatmak için çok zamanım olmadığını hemen anladım. Birbirimize sarıldık. Bana iyi olup olmadığımı sordu. Beni masaya oturttu, tıkabasa doyurdu.
Goodman: Luis Patti babanı ve başkalarını öldürmekle yargılanıyor. Patti, muhafazakâr bir politikacı ve eski bir polis. Arjantin'de çok tanınan bir kişi.
Gonçalves: Evet. Bu davayı altı yıl önce ben başlattım ve mahkeme aşamasına dek getirdim. Dava sürecini başlattıktan sonra anneannem öldü ama ölmeden yargıç önünde ifadesini verebildi. Yargı süreci devam ediyor ve Patti üç yıldır hapiste.
Patti kurtulmak için kongreye seçilmeye çalıştı. Seçilirse dokunulmazlık elde edecek ve yargı ona dokunamayacaktı. Bunu önlemek için tüm politik güçleri bir araya getirdik; bir tek Patti'nin partisi buna katılmadı. Onun dokunulmazlık elde etmesine engel oldular. Bu çok önemli bir kazanım çünkü bir örnek oluşturuyor. İnsanlık suçları işleyenler sivil yaşama geçince artık kolay kolay dokunulmazlıktan yararlanamayacaklar.
Dersim'in çalınan kızları
Ne Manuel'in öyküsü, ne de Arjantinli generallerin korkunç acımasızlıkları, aslında bizlere yabancı. Anadolu tarihi, nice çalınmış çocuk öyküsü barındırıyor. Bu çocukların çok azı bulunabilmiş ve geri alınmış torunlar.
Manuel Gonçalves'in öyküsünü öğrendikten kısa süre sonra, 'İki Tutam Saç'ı izledim. Nezahat ve Kazım Gündoğan'ın üç yıllık emeğinin ürünü olan bu belgesel, Çayan Demirel'in '38' ile açtığı yoldan ilerleyerek hem geri alınmış iki kızın öyküsünü anlatıyor, hem de Türkiye'nin yüzleşmesi gereken hesap sorma süreci için gerekli olan temele bir taş daha ekliyor.
Hesap sormak
Arjantin'in çalınan çocuklarının bulunması ne kadar önemli ise, Dersim'in kayıp kızlarının bulunması da o kadar önemli. Geri alınmış her torun, Arjantin'de ne kadar önemliyse, Türkiye'de de o kadar önemli. Arjantin'de generallerden, Luis Patti gibilerden hesap sorulması ne kadar önemliyse, Türkiye'de de o kadar önemli.
Manuel Gonçalves'in babasının katillerinden hesap sorması kadar; Kemal Türkler'in kızı Nilgün Soydan'ın yalancıktan yargılama oyunu oynayanlardan, Arat Dink'in babasının öldürülmesini düzenleyenlerden hesap sorması da örnek oluşturuyor. Manuel Gonçalves, Nilgün Soydan, Arat Dink ve hesap sormaya çalışan her birey, aslında hepimiz için insanlığı geri kazanmaya çalışıyor. (SD/EÜ)
___________________________________________________________________
* Amy Goodman'ın Manuel Gonçalves ile yaptığı röportajı izlemek için tıklayın.