Soykırımdan kıl payı kurtulan yüzlerce insanın, 1945'te hürriyete adım attıkları andaki anonim görüntüleri ve yıllar sonra teşhis edilen bazılarının kamera karşısında o anlarını bizimle birlikte yorumlamaya çalışmaları…
17. Selanik Belgesel Festivali'nde Film Eleştirmenleri Federasyonu Fipresci'nin uluslararası film kategorisindeki ödülü Every Face Has a Name (Her bir yüzün bir adı var) adlı İsveç yapımına verildi.
Nazilerin yalnız Yahudileri değil, Romanları, eşcinselleri, engellileri ve muhalifleri de hedef aldığını bir kez daha gözümüze sokan yapım, günümüzde Avrupa'ya yönelik göçmen trajedisiyle de parallellikler kuruyor.
50 bini aşkın seyircisiyle başarısını perçinleyen Selanik Belgesel Festivalinde ödüller 21 Mart Cumartesi gecesi görkemli Olympion sinemasında yapılan törenle dağıtıldı.
13-22 Mart tarihleri arasında şehrin belgesellerle nefes alıp vermesini sağlayan etkinlikte, yönetmenliğini Marianna Economou'nun yaptığı, Kobanêli bir Suriyeli ile Iraklı bir Yezidi gencinin Yunanistan'da başına gelenleri konu edinen The Longest Run (En Uzun Koşu) adlı eser, Docs in Progress ödülüne layık görüldü.
Selanik Belgesel Ödülleri
İkinci Dünya Savaşı sırasında tesadüfen İtalya'da bulunan ABD'li bir genç kız, Fransa'da veya Norveç'te Nazilere karşı mücadeleye katılmış bazı direnişçiler, öldürülmemek için cinsiyetini altı sene boyunca gizlemek üzere kız kardeşinin kıyafetlerini paylaşan bir oğlan çocuğu: Yönetmen Magnus Gertten Almanya'daki toplama kamplarından kurtarılmış bu kişilerin gemilerle İsveç'e getirildikleri anların görüntülerini arşivden çıkarıp kimlik avına girişiyor. Yıllar süren araştırmalar sonucunda ortaya çıkan sonucun insanı derinden sarsması bir yana Gertten, halen savaşlardan, işkenceden, adaletsizlik ve sefaletten kaçan binlerce mültecinin bizi benzer şekilde etkilemesi gerektiğini de hatırlatıyor.
Fipresci, Yunanistan yapımı belgeseller arasında Hail Arcadia (Selam Sana Arkadya) adlı eseri ödüle layık gördü. Tecrübeli yönetmen Filippos Koutsaftis Mora yarımadasının dağlık bölgesinin günümüzdeki kültürel, sosyolojik ve ekonomik erozyonunu şiirsel bir dille aktarıyor.
Uluslararası Af Örgütü Amnesty International ödülü, !f İstanbul'dan da ödüllü Ma'a Al-Fidda (Gümüş Suyu: Suriye Otoportre) adlı esere verildi. Yönetmenliğini sürgünde yaşayan Suriyeli yönetmen Ossama Mohammed ile Kürt aktivist Wiam Simav Bedirxan'ın yaptığı çarpıcı eserde tekrar tekrar perdeye yansıyan işkence görüntüleriyle Suriye'deki iç savaşın dehşetini birebir yaşıyoruz.
Dünya Doğayı Koruma Vakfı WWF ödülü, Nisan ayında İKSV'nin organizasyonuyla gerçekleşecek 34. İstanbul Film Festivalinin programında da yer alan Virunga adlı belgesele verildi. Yönetmenliğini Orlando von Ensiedel'in yaptığı sürükleyici yapımda SOCO petrol şirketinin çıkarları için dağ gorillerinin yaşadığı milli park Virunga'ya yapılan sinsi saldırı ayrıntılarıyla afişe ediliyor.
Festival boyunca altı sinema salonunda yapılan gösterimler sonucunda Virunga uzun metrajlı yabancı belgesel seyirci ödülünü de kazandı. Fischer birasının sponsorluğunda dağıtılan seyirci ödülleri iki sene önce vefat eden belgesel ustası Peter Wintonick adını taşıyor.
Tüm ödüller için tıklayınız. (MT/ÇT)