Kamudan iş alan alt işveren işçilerinin kıdem tazminatlarına kamu güvencesi getiren düzenleme 6552 sayılı Kanun ile 11 Eylül 2014 tarihinde gerçekleşti. 4857 sayılı İş Kanunu’nun kıdem tazminatını ilgilendiren 112. maddesinde yeni düzenlemeler yapıldı. Düzenlemeyle ilgili yönetmelik de 8 Şubat 2015 tarihinde resmi gazetede yayınlandı.
Düzenlemenin birinci amacı, Kamu İhale Kanunu uyarınca, kamu kurum ve kuruluşlarından ihale ile iş alan alt işverenlerin bu işlerde çalıştırılan işçilerinin kıdem tazminatlarından kamu kurum ve kuruluşlarını yükümlü tutarak, hak kaybının önüne geçmek.
Düzenlemenin bir diğer amacı ise, kamu kurum veya kuruluşlarınca ihale yoluyla alt işverenlere iş gördürülmesine sınırlama getirmek. Kamu İhale Kanunu’na, “İdarelerce kanun, tüzük ve yönetmeliklere göre istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması halinde, bu Kanunda belirtilen hizmetler için ihaleye çıkılabilir. Ancak danışmanlık hizmet alım ihalelerinde, istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması şartı aranmaz” cümlesi eklendi (KİK.m.62/e). Böylece, kamu kurum ve kuruluşları, danışmanlık hizmetleri hariç, ancak yeterli nitelik ve sayıda personeli yoksa, ihale yoluyla alt işverenlerden hizmet alabilecek. Yani, kamuda alt işverenliğe(taşeronlaşmaya) nispi bir sınırlama getirilmek isteniyor.
Düzenlemedeki birinci amaca dönersek, kamu kurum ve kuruluşlarından iş almış alt işveren işçilerinin hak ettikleri kıdem tazminatlarına karşı asıl işveren durumundaki kamu kurum ve kuruluşlarının yükümlülükleri üç farklı konuma göre belirleniyor.
Aynı kamu kurum veya kuruluşlarda geçen hizmetlerde kıdem tazminatından sorumluluk
En sık karşılaşılan durumlardan biri, alt işverenlerin değişmesine karşın asıl işveren konumundaki kamu kurum veya kuruluşlarının değişmemesi halidir. İhalede, başka bir alt işveren sözleşme yapma hakkı kazanmış olsa bile, bir önceki ihalede sözleşme tarafı olmuş alt işveren işçisinin, sonraki ihaleyi kazanan alt işverenin işçisi olarak çalışmaya devam ettiği görülebiliyor. Yani, alt işverenler değişiyor ve fakat işçi sabit kalıyor.
Bu durumda, alt işverenlerin işçisi konumunda olan çalışanın, alt işverenler yanında geçen çalışma süresi, ihale süresi kadar olsa bile asıl işverenin asıl işinin bir bölümünde veya yardımcı işlerinde yıllardır çalışıyor olması söz konusu olabiliyor. Hatta, bir yıldan az süren ihale işlerinde işçinin çalışma süresi bir yıldan az olduğu için alt işverenden kıdem tazminatı, yıllık izin hakkı doğmasa bile, asıl işverene toplam süre olarak yıllardır hizmet veriyor olabilir.
İşte bu bağlamda yapılan düzenlemeye göre, kıdem tazminatı açısından, alt işverenlerin değişip değişmediğine bakılmayacak, aralıksız olarak aynı kamu kurum veya kuruluşunda çalışmış alt işveren işçisine, son alt işveren ile yapılmış iş sözleşmesinin kıdem tazminatı almaya hak kazanacak şekilde sona ermesi halinde kıdem tazminatı, aynı kamu kurum veya kuruluşunda geçmiş hizmet sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanarak kamu kurum veya kuruluşu tarafından ödenecek (112.m/a).
Böylece, kamu kurum ve kuruluşlarında ihale ile iş alan alt işverenlerin değiştiği ve fakat işçinin sabit kaldığı problemli alana ilişkin kıdem tazminatı konusu açıklık kazanıyor. Eğer, alt işverenler değişmiş ama işçi her alt işverenle aynı kamu kurum veya kuruluşunda hizmet vermeye devam etmişse, bu işçinin haketmesi halinde kıdem tazminatını, kendilerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı üzerinden kamu kurumu veya kuruluşu ödeyecek.
Farklı kamu kurumlarında aynı alt işveren işçisi olarak geçen hizmetlerde sorumluluk
Asıl işveren alt işveren ilişkisinde işçilerin özlük hakları açısından 6552 sayılı yasayla getirilmiş önemli bir düzenleme ise, esasen hukuken bir sorun yaşanmasa da, aynı alt işverenin işçisi olarak farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalışan işçinin kıdem tazminatından da, kamu kurum veya kuruluşları sorumlu tutuldu.
Esasen, farklı zamanlarda farklı kamu kurum veya kuruluşlarında ihale kazanmış alt işverenin sürekli olarak istihdam etmiş olduğu işçisinin, hakedilmesi halinde kıdem tazminatından iş sözleşmesinin devam etmiş olduğu süre üzerinden sorumlu olması gerekir. Bu konuda uygulamada bir sorun da bulunmuyor. Sonuçta, farklı kamu kurum veya kuruluşlarından ihaleyle alınan işlerde çalışılmış olsa da, alt işveren konumundaki işverenle yapılmış iş sözleşmesi devam ediyor. Yani yükümlü alt işverendir. Bu nedenle de kıdem tazminatının hesaplanmasında ve ödeyecek işveren konumunda bir problem bulunmuyor.
Ancak, yasa koyucu 6552 sayılı düzenlemede bu konumdaki işçilerin kıdem tazminatı açısından da kamu kurum veya kuruluşlarını sorumlu tuttu. Buna göre, aynı alt işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesi ile farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılmış işçilerin iş sözleşmesi, kıdem tazminatı almayı hakedecek şekilde sona ermesi halinde, çalışmış oldukları farklı kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak işçinin çalıştığı son kamu kurum veya kuruluşu tarafından ödenecek.
Kamu kurum ve kuruluşları yanında diğer işyerlerinde iş alan alt işveren işçilerinin hakları
Alt işveren ile yapmış olduğu iş sözleşmesi uyarınca, Devlet İhale Kanunu’na tabi kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinden sonra bunların dışındaki bir işyerinde çalışırken iş sözleşmesi kıdem tazminatı almaya hak kazanacak şekilde sona erdirilen işçiye, işçinin yazılı talebi olması halinde, kıdem tazminatının kamu kurum veya kuruluşlarında geçen süreye ait kısmı son kamu kurumu veya kuruluşu tarafından işçinin banka hesabına yatırılacaktır.
Bu durumda, kamu kurum veya kuruluşlarında geçmiş olan hizmet süreleri geride kaldığı için kıdem tazminatının hesaplanmasında dikkate alınacak ücret, kamu kurum veya kuruluşlarında çalışırken ödenmiş ücretin, geçen zaman içinde yasal asgari ücretteki artış oranları dikkate alınarak güncellenmiş (arttırılmış) miktarı üzerinden olacak.
Ayrıca, yasal asgari ücretteki artış oranı ile güncelleştirilmiş ücret üzerinden hesaplandığında kıdem tazminatı miktarı eğer, iş sözleşmesi sona erdiğinde alt işverenden alınmakta olan son ücret üzerinden hesaplanan miktardan az kalıyorsa, o zaman aradaki fark alt işverenden istenebilecek. (m.112/b-2)
İşçinin ya da kanuni mirasçının başvuru koşulu
6552 sayılı Kanundaki düzenlemeye göre sadece, kamu kurum ve kuruluşları dışındaki bir işyerinde aynı alt işverenin işçisi olarak çalışmaya devam ederken iş sözleşmesi kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona eren işçinin, kamu kurum ve kuruluşlarında geçmiş süreye ait kıdem tazminatının ödenmesini isteme amacıyla yazılı olarak başvurması gündeme getirilmişken, konuya özel düzenlenmiş 08 Şubat 2015 tarihli Yönetmeliğe göre, yukarda tanımlanan her üç konumda da alt işveren işçisinin, kıdem tazminatının ödenmesini kamu kurum veya kuruluşlarından yazılı olarak istemesi gerekiyor.
Buna göre, kıdem tazminatının ödenmesini isteyen işçi veya kanuni mirasçısının, banka hesap/IBAN numarasıyla birlikte yazılı olarak başvurması gerekiyor. Yani, uygulamanın başlatılabilmesi için işçinin veya kanuni mirasçısının bizzat yazılı dilekçeyle çalıştığı kamu kurum veya kuruluşuna(birden fazla kamu kurum veya kuruluşunda çalışmışsa, çalıştığı son kamu kurum veya kuruluşuna) başvurması gerekiyor. Başvuru sırasında, alt işveren işçisi olarak çalışılmış olan kamu kurum veya kuruluşların isim listesi ile iş sözleşmesinin hangi nedenle sona ermiş olduğunu gösteren alt işverenden alınmış yazı da dilekçeye eklenecek. Alt işverenin bu belgeyi vermemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları esas alınacak. Alt işverenin vermiş olduğu belgede yer alan bilgiler açısından uyuşmazlık doğarsa mahkemenin vereceği karara göre işlem yapılacak. (Yön.m.9)
Uygulama başlangıcı
Yine yönetmeliğe göre, alt işveren işçilerine karşın asıl işveren konumunda olan kamu kurum ve kuruluşlarının kendilerinde geçmiş hizmetler üzerinden doğan kıdem tazminatlarını ödeme yükümlülüğü, 6552 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden sonra başlayacak, bu tarihten önce iş sözleşmesi feshedilmiş olan işçilere bu düzenleme uygulanmayacak. (Geçici Madde) (DK/HK)