Üsküdar Burhan Felek Lisesi'nin Milli Güvenlik dersi öğretmeni Albay Sinan Öz, 24 Nisan haftasında okulun tüm 10. Sınıf öğrencilerini konferans salonuna topladı. Ceset fotoğraflarının bolca kullanıldığı bir slayt gösterisi eşliğinde Albay Öz, Ermenilerin ve Kürtlerin nasıl hain ve düşman olduklarını anlatarak başladı sözlerine.
"Ermeniler tarafından katledilen Türk çocukları"nın görenin kanını donduran fotoğrafları eşliğinde küfür ve hakaretlerle süren konferansa dayanamayan bazı öğrenciler salondan çıkmak istese de Albay'ın 'İsteyen çıkabilir ama yok yazılır ona göre' tehdidiyle şaşkına döndüler. Kimisi gözünü kapayıp, kulaklarını tıkayıp oturmayı tercih etti...
"Türkiye'de sadece Türk ve Müslüman olanlar yaşar" sözlerine bazı öğrenciler 'ama...' diyecek olsalar da ne çare... Dersin amacı geçmişi ya da geleceği tartışmak değildi ki... Birilerine gelecekte kullanmak üzere yeni tetikçiler lazımdı. Kendisine verilen 'vur emri'ne itaat edecek 18 yaş altı tetikçileri devşirmekti amaç. Gerisi ise teferruattı...
Albay, okul müdürünün kendisine sorduğu soruya 'Müfredat sınırları içinde bir ders oldu' demekte haklı mıydı? Bunun cevabını Milli Eğitim Bakanlığı'ndan sormak hakkımız. Nefret aşılamak Milli Güvenlik dersinin müfredatına dahil mi, değil mi? Yoksa bu sorunun yanıtını bulmak için de yeni bir Milli Eğitim Şurası'nın mı toplanması gerekiyor?
Üsküdar Burhan Felek Lisesi'nde 24 Nisan haftasında Milli Güvenlik Dersi hocası Albay Sinan Öz, öğrencilere Ermeniler ve Kürtlerle ilgili 'dersler' verdi.
20 Nisan Çarşamba günü Albay Öz, kendi dersinden sonra okuldaki bütün 10. sınıf öğrencilerini konferans salonuna toplayarak öğrencilere Ermeniler ve Kürtler konulu 'ders' verdi. Kendi ders saati olmamasına rağmen öğrencileri toplayan Albay Öz, öğrencilerin ders yoklamalarının konferans sırasında alınacağını söyleyerek katılımı zorunlu kıldı.
Küfür eşliğinde ders
Derse giren öğrenciler, slayt gösterisi eşliğinde konuşan Albay Öz'ün, ceset fotoğraflarının yer aldığı slaytları "Ermeniler tarafından öldürülen Türk çocukları" diye anlattığını, Ermenilerin ve Kürtlerin "hain ve düşman" olarak tanımladığını ifade etti. Ermenilerin Ruslar ve İngilizlerle işbirliği yaparak Türklere saldırıda bulunduğunu ve Türk çocuklarının Ermeniler tarafından öldürüldüğünü söyleyen Öz'ün küfür ve hakaretler eşliğinde devam eden dersinden çıkmak isteyen öğrencilere ise engel olduğu iddia edildi. Kimi arkadaşlarının gözlerini ve kulaklarını kapatarak derste kaldıklarını söyleyen liseliler, Milli Güvenlik öğretmenlerinin "izlemek istemeyen çıkabilir" dediğini ancak ders sırasında çıkmak isteyenlere engel olduğunu ifade etti. Öğrenciler, "Öğretmenimiz üç sınıfın yoklama defterlerini istedi. Oradan tek tek tespit etti. Öte yandan çıkmak isteyen öğrencilere izin vermedi. Bu bizim tarihimiz, öğrenmeniz gerekiyor diyordu" dediler.
"Hrant Dink neden öldürüldü?"
Nefret ve düşmanlık ifadelerinin bolca kullanıldığı ders sırasında kendilerinin "Peki hocam Hrant Dink Ermeniydi, gazeteciydi. Onu öldürenler kimler? Hrant Dink neden öldürüldü?" şeklinde sorular sorduklarında ise susturulduklarını anlatan öğrenciler, "Biz Hrant Dink dediğimizde öğretmen hemen konuyu değiştirdi, bizi susturdu" şeklinde konuştu.
Kürtlerle ilgili de konuşmalar yaptığı iddia edilen Albay'ın, Kürtlerin milli düşman olduğunu söyleyerek küfürler savurduğu ve ardından Türkiye'de sadece Türklerin ve Müslümanların yaşadığını söylediği kaydedildi.
Konuya ilişkin olarak Agos'a konuşan Eğitim-Sen Genel Sekreteri Zübeyde Kılıç, okullarda din, dil, ırk ve cinsiyet konusunda ayrımcılık ve nefret içeren söylemlerin halen yaygın olduğunu söyleyerek Milli Güvenlik derslerinin tamamen kaldırılması gerektiğini ifade etti "Milli Güvenlik derslerine askerlerin giriyor olması başlı başına problemdir. Öte yandan bu dersler militarizmi öven içeriği nedeniyle tamamen kaldırılmalıdır" dedi.
Hakaret müfredata dahil!
Konuya ilişkin bilgi aldığımız Burhan Felek Lisesi Müdürü M. Sami Tural, konuyu çıkan haberlerden duymasının ardından Albay Öz ile bir görüşme yaptığını söyleyerek "Öğretmenimizle yaptığım görüşmede dersin müfredat sınırları içerisinde işlendiği bilgisini aldım. Ayrıca bu konuda bana gelen ne veli ne de öğrenci şikâyeti oldu" dedi. Devlet memuru olduğu için herhangi bir açıklama yapamayacağını söyleyen Tural, bir soruşturmanın da söz konusu olmadığını belirtti.
"Darbelerden kalan bir uygulama"
İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Şerafettin Turan ise, dersi veren öğretmenin TSK tarafından atandığını ve bu konuda yapılan herhangi bir şikâyetin ancak TSK tarafından incelemeye alınabileceğini belirtti. Milli Eğitim Müfettişleri'nin görevlerinin de sınırlı olduğunu belirten Turan "Milli Güvenlik dersleriyle ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığı sadece kaç öğretmene ihtiyaç duyduğunu belirten bir talep de bulunur. Öğretmenler TSK tarafından atanır. Bu konuda daha öncede yaşanan sıkıntılardan ötürü geçtiğimiz yıl Milli Eğitim Şûrası tarafından "Derslerin Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı öğretmenler tarafından verilmesi konusunda bir tavsiye kararı mevcuttur ancak bu karar görüşülerek henüz uygulamaya konmamıştır" dedi.
Konuya ilişkin şikâyetin TSK'ya aktarılacağını ve inceleme isteneceğini kaydeden Turan, derslerin askeri personel tarafından verilmesinin darbelerden kalma bir uygulama olduğunu da sözlerine ekledi.
Geçen yıl gerçekleştirilen Milli Eğitim Şûrası'nda da Milli Güvenlik derslerinin müfredatının değiştirilmesi ve derslere giren öğretmenlerin Milli Eğitim'in kadrolu öğretmenleri tarafından yapılması karar altına alındı. Şûra kararında "Milli Güvenlik Bilgisi dersi müfredatı diğer derslerin program mantığına paralel olarak yenilenmeli ve bu dersin kadrolu öğretmenlerce okutulması ile ilgili yasal düzenleme yapılmalıdır" deniliyor.
Üniversitede zor soru!
Dicle Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü bahar dönemi sınavında yöneltilen soruda Ermeniler 'hain', 'işbirlikçi' olarak tanımlandı. DİHA'nın haberine göre, Dicle Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yılmaz Polat'ın 15 soruluk sınavında "Osmanlı Devleti Ermeni Soykırımı yapmamıştır. Ruslarla işbirliği yapan ve Osmanlı ordusunu arkadan vuran Ermenilerden bir kısmı hainlikleri sırasında, bir kısmı da Almanların teklifi ile icra edilen tehcir sırasında açlık, hastalık ve soğuktan ölmüştür, bir kısmı da hainlik ettikleri için Ruslarla gitmiştir ve Türkiye'de Ermeni nüfus böylelikle azalmıştır" sorusu dikkat çekti. Polat'ın sorusunda iki cevap şıkkı vardı: a) Doğru b) Yanlış.
Nefret lise panolarında
Milli Güvenlik derslerinde işlenen nefret suçlarıyla ilgili olarak TSK personeline soruşturma açamayacağını söyleyen Milli Eğitim Bakanlığı, kendi kadrolu öğretmeninin işlediği suçu da görmezden geldi. 15 Nisan tarihli Agos'ta 'Dededen toruna bitmeyen nefret' manşetiyle duyurduğumuz Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey'in anmasında ırkçı bildiriler dağıtan Kağıthane Lisesi Müdürü Aytekin Çınar hakkında inceleme başlatacağı açıklaması yapan İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün konuya ilişkin bugüne kadar hiçbir somut bir adım atmadığı ortaya çıktı.
Anma etkinliğini okula taşıyan Çınar'ın nefret söylemi içeren bildirisi Kağıthane Lisesi'nin 'Ermeni Meselesi' başlığıyla hazırladığı panoda yerini aldı. Kağıthane Lisesi'nin resmi internet sitesinde yer alan panoda "gadre uğramış insanlar pozundaki Ermeniler"in talan ve soygun işlerine giriştikleri ifadesi yer alıyor.
Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey için Kadıköy'de düzenlenen anma toplantısında şovenist ifadelerle bezediği bir el kitabı dağıtan Çınar'ın "Açina Türk Otağına Hoşgeldiniz" ifadesiyle açılan internet sitesinde ise MHP'nin propagandası yapılıyor. (UG/ŞA)
* "Albayım Tetikçi Yetiştiriyor" haberini Agos gazetesinin 13 Mayıs 2011'de yayımlanan 788. sayısından aldık.
