2013 yılının başlarıydı. Mülkiyeti Emek İnşaat’ın olsa da yürek tapusu ben dahil Ankaralıların ve Ankaracıların da olan bu iki sahnenin bulunduğu binanın toptan satılacağına ilişkin haberleri okuyunca; uzak ya da yakın belleğimdeki yaşantılara, bitmek –ve doymak- bilmeyen rant iştahının getirisiyle saldırılıyor diye düşünüp bianet’e içimi dökmüştüm.
Kent belleğine sahip çıkan sanat emektarları ve sanatseverlerin kurduğu “Şinasi ve Akün Halkındır Platformu’ ile “Başkent Dayanışması” bileşenlerinin verdiği örgütlü mücadelenin etkisiyle – ve sair nedenler- Emek İnşaat’ın açtığı üç ihale olumsuz sonuçlanınca ve “işte budur” diyerek rahatlayıp sevinmiştik.
Üç gün önce kapıldığımız rehavet halinden “Akün ve Şinasi Sahneleri Gizlice satıldı” haberiyle sıyrıldık.
Binanın son ihalede 33 milyon 200 bin TL + KDV’ye satıldığı, tapu devir işlemleri sonrası kiracıların bir yıl daha kalabileceği ancak yeni bina sahibiyle anlaşma sağlanırsa bu sürenin uzayabileceği, Emek İnşaat’ın “Akün ve Şinasi Sahnelerini değil o iki sahnenin bulunduğu kendi binamızı sattık” dediği, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının “satışta bilgim ve dahlim yok” dediği yer alıyordu konuya ilişkin haberlerde.
*****
1970’li yılların ikinci yarısı itibarıyla önce Ankaralı oldum, süreç içerisinde de Ankaracı oldum. Herkesin Ankarası kendine, benzemez kimsenin ki bir diğerine, biliyorum. Bu kentin belleğimde kapladığı alan kocaman ve kaydettiğim tüm yaşantılar benim kıymetlim. Belleğime ve yaşadığım kentin belleğine yapılan her tür sataşkan tavır bu nedenle çok incitiyor beni.
*****
Atatürk Bulvarı’ndaki yüksek şaşaalı Akün Sineması’nda ilk kez Hababam Sınıfı filmini izlemiştim ve taşra kasabasında büyümüş biri olarak salonun şıklığından seyircinin zarafetinden çok etkilenmiştim. Akün Sineması ile aynı binada ancak Tunus caddesine bakan tarafında Çağdaş Sahne vardı, 75’li yıllarda. Pek çok etkinliğe katıldığım bu mekân sayesinde de bence değerli yaşantı kaydettim belleğime.
Süreç içerisinde Çağdaş Sahne ve Akün Sineması kapandı. Ankara Devlet Tiyatrosu bu iki mekânı Emek İnşaat’dan kiralayıp “Şinasi Sahnesi” ve “Akün Sahnesi”ni açtı. Güzellikler kaydetmeye devam ettim bu iki sahnede de.
*****
Benim Ankaramın sınırları esnek; bazen çok dar, bazen de çok geniş. Ama her zaman ve her türlü durumda sanat ve kültür mekânlarını içeriyor bu sınırlar.
Ankarama, yaşadığım yere uygulanan -rant amaçlı- saldırgan müdahaleler yüzünden ken(d-t)ime yabancılaşmak istemiyorum. Belleği hasar almış bir kentte yaşamak istemiyorum.
Ve hiç olmazsa o güzelim iki sahnenin bulunduğu bina AVM ve/veya otel olmasın istiyorum. (ŞD/HK)