Türkiye ile coğrafya, kültürel yapı, toplumsal muhafazakarlık ve yakın dönemde demokratikleşme gibi ortak özellikler taşıyan bazı Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde Birliğe üyelik sürecinde kadın hakları konusunda yaşanan dönüşümü incelemek, karşılaştırmalı bir çalışma yapmak açısından anlamlı olacaktır.
Bu çalışma için Avrupa Topluluğu'na (AT) 1973'de üye olan İrlanda, 1981'de Topluluk'a katılan Yunanistan ve 1986'da AT üyesi olan Portekiz ve İspanya seçilmiştir.
Portekiz
Portekizli kadınlar cumhuriyet rejimi altında kazandıkları hakları 1926'da kurulan Salazar diktatörlüğü döneminde büyük ölçüde kaybetmişlerdir. Bu dönemde çıkartılan 1933 Anayasası herkes için kanun önünde eşitlik öngörmüş, ancak "doğalarından kaynaklanan farklar ve ailenin çıkarları için" kadınları bu hükümden istisna etmiştir.(1)
Bu hüküm, 1971'de "aile çıkarları" referansı kaldırılarak yumuşatılmış, ancak faşist, otoriter rejimin sona ermesine kadar kadınlar anayasal olarak erkeklerle eşit kabul edilmemişlerdir.(2)
Portekiz'de evli kadınlar eşlerinin izni olmaksızın pasaport alarak yurtdışına çıkma hakkına ancak 1969'da sahip oldular. Kadın-erkek eşitliği anayasal garantiye ilk kez 1976 yılında kavuştu. 1997'de yapılan Anayasa reformu ile kadın-erkek eşitliği ilkesi güçlendirildi, bu eşitliği sağlamak devletin temel görevleri arasında sayıldı. (3)
Portekiz'de, kadınlara karşı ayrımcı düzenlemelerin kaldırılması, çalışma yaşamında kadın-erkek eşitliğinin sağlanması, çalışan kadının analığının korunması, kadın istihdamının arttırılması ve aile içi şiddetle mücadele konusunda atılan adımlarda 1986 yılında kazanılan Avrupa Birliği üyeliğinin önemli katkısı olmuştur. (4)
Ancak, kat edilen önemli ilerlemelere rağmen, bazı noktalarda sorunlar devam etmektedir. Bunlardan ilki kadınların siyasete aktif katılımıdır. Portekiz kadınına, 1931 yılında en az orta öğretim diplomasına sahip olmak şartıyla oy hakkı tanınmıştır. 1968 yılında yapılan değişiklik ile genel seçimlerde oy hakkına ilişkin cinsiyet ayrımcı hükümler kaldırılmış, yerel seçimler de dahil bütün cinsiyet temelli sınırlamalar ancak 1976 Anayasası ile ortadan kalkmıştır. Portekizli kadınların siyasete aktif katılımı halen diğer AB üyesi ülkelerle karşılaştırıldığında düşüktür. (5)
Kadınlara karşı şiddet Portekiz'de varlığını sürdüren bir diğer önemli sorundur. 1998 yılında ceza kanununda yapılan bir değişiklikle kadına karşı şiddet konusunda polis soruşturması zorunlu hale getirilmiş ve işyerinde cinsel taciz, tanımındaki bazı eksikliklere rağmen suç olarak yasaya girmiştir. Bununla birlikte özellikle aile içi şiddet konusunda faillere yönelik kovuşturma ve mahkumiyet sayıları son derece düşüktür. (6) Ensest ceza yasasında halen suç olarak kabul edilmemektedir.
Çalışma yaşamına ilişkin olarak, özellikle özel sektörde eşit işe eşit ücret prensibinin uygulanmasıyla ilgili sorunlar yaşanmaktadır.(7) AB'ye üye ülkeler içinde kadın-erkek arasında en büyük ücret farkı bulunan ülke Portekiz'dir.(8)
Kürtaj hakkı ile ilgili yasal sınırlamalar halen devam etmektedir. Hamileliğin ilk 10 haftasında kürtaj hakkı tanıyan bir yasa 1998'de yapılan referandumda reddedilmiştir. Kürtajın yasaklanması kürtaj yapılmasını engellememekte ancak kadınların bu operasyonu illegal ortamlarda ve sağlıksız koşullarda yaşamasına sebep olmaktadır. Planned Parenthood Fedcration'un rakamlarına göre her yıl Portekiz'de 20 bin - 40 bin kadın illegal şekilde kürtaj yaptırmakta ve bunlardan her yıl yaklaşık 10 bini yapılan operasyon sonucu yaşadığı komplikasyonlar sonucu hastaneye başvurmak zorunda kalmaktadır. (9)
İspanya
Otoriter Franco rejimi döneminde açık bir şekilde ayrımcı yasalar ile İspanyol kadını eş ve anne rolüne hapsedilmeye çalışıldı.(10) Permiso marital (kocanın izni) olmaksızın kadınların hemen hiçbir ekonomik faaliyette bulunması, mülk sahibi olması veya seyahat etmesi mümkün değildi.
Demokrasiye geçiş dönemi kadın hareketinin de yükseliş dönemi oldu. Permiso marital koşulu 1975 yılında kaldırıldı. Zina konusunda cinsiyet ayrımcı hükümler 1978 yılında yasadan çıkarıldı. 1981'de yapılan bir değişiklik ile erkeğin aile reisliği tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırıldı, boşanma hakkı tanındı. Franco döneminde doğum kontrolü üzerinde sıkı bir yasak uygulanmaktaydı. Doğum kontrol haplarının satışına 1978 yılında izin verildi, kürtaj ise 1985 yılında bazı durumlarla sınırlı olmak üzere yasallaştı.
İspanya, 1986'da katıldığı AT'nin kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasına ilişkin mevzuatına uymaya büyük özen gösterdi. 1988'den itibaren, büyük ölçüde "Kadınlar için Fırsat Eşitliği Planları" çerçevesinde önemli yasal reformlar gerçekleştirildi. 1990'larda kadın-erkek eşitliğinin sağlanması amacıyla Ceza Yasası ve Medeni Yasa'da değişiklikler yapıldı. Kadın hakları konusunda sivil toplum programları ve kuruluşları desteklendi. (11)
Kadınlar İçin Fırsat Eşitliği Planları'nın somut gelişmeye neden olduğu alanlardan biri siyasi katılım olmuştur.(12) 1975'de yüzde 6 olan kadın milletvekili oram sürekli olarak yükselmiştir. Sosyalist partinin zaferiyle sonuçlanan son seçimlerin ardından Başbakan Zapatero, Nisan 2004'te açıkladığı yeni İspanyol kabinesinin yarısını kadınlardan oluşturarak bir ilke imza atmıştır. (13)
Yapılan yasal değişikliklere ve yapısal düzenlemelere rağmen uygulamada bazı sorunlar devam etmektedir. Öncelikle, kadına yönelik şiddet İspanya'da halen önemli bir problemdir. Şiddet mağduru kadınları korumak üzere oluşturulmuş mekanizmaların uygulanmasında aksaklıklar yaşanmaktadır.(14) Çalışma yaşamına ilişkin olarak da sorunlar göze çarpmaktadır. Genel İşçi Sendikası'nın 2001 tarihli raporuna göre kadınların ücretleri erkek meslektaşlarına göre yüzde 28 daha düşüktür. Kanunla yasaklanmış olmasına rağmen işyerinde kadınlara karşı ayrımcılık sürmektedir.(15) Kadın işsizlik oranı (yüzde 17.3) erkeklerinkinin iki katıdır.
İrlanda
İrlanda'da oy hakkına ilişkin cinsiyet temelli ayrımcı düzenlemeler 1972 yılında kaldırılmış, Parlamento'daki kadın oranı özellikle son on yılda ciddi şekilde artmıştır. 1997 yılında üst üste ikinci defa bir kadının cumhurbaşkanı seçildiği ülkede kadının siyasete aktif katılımı AB ortalamasına göre halen düşüktür.
Son yirmi yılda kürtajla ilgili dört referandum yapılan ülkede kürtaj çok özel koşulların varlığı hali dışında halen yasadışıdır. Her yıl yaklaşık 7 bin kadın kürtaj yaptırmak için İngiltere'ye gitmektedir.
1990'larda diğer ülkelerdeki kürtaj imkânlarının tanıtılması veya bu ülkelere kürtaj yaptırmak amacıyla seyahat edilmesini yasaklayan mahkeme kararları yoğun tartışma yaratmıştır. (17) 1995'de kabul edilen Abortion Information Bill ile denizaşırı kürtaj klinikleriyle ilgili sözlü veya yazılı bilgi sunumuna belli kurallar dahilinde imkân tanınmıştır.(18)
Son 25 yılda İrlanda'da, kadın-erkek arasında yasal ve uygulamada eşitlik anlamında çok büyük ilerleme kaydedilmiştir. Bunun en önemli sebeplerinden biri AB üyeliği ve buna bağlı olarak Birlik mevzuatını hayata geçirme yükümlülüğüdür.(19)
İrlanda'da kamu sektöründe çalışan kadınlar için evlendikleri takdirde, eşlerinin çalışıp çalışmadığına bakılmaksızın, işlerini bırakmak zorunluluğu Avrupa Ekonomik Topluluğu'na girilen 1973 yılında kaldırılmıştır. Boşanma yasağının kaldırılması, 1995'te yapılan bir referandumda az bir farkla kabul edilmiştir. Referandum ile ilgili tartışmalar yargı önünde de devam etmiş ve boşanma ancak 1997'de yasal hale gelmiştir.
AT üyeliği ertesinde yaşanan ekonomik patlama kadınların işgücüne katılımı önündeki engellerin aşılmasında önemli bir rol oynamıştır.(20) Bu konuda yapılan yasal düzenlemelere rağmen iş yaşamında kadınlar sadece belli alanlarda ve bu alanların alt kademelerinde yoğunlaşmış durumdadır. Kadınlar toplam işgücünün sadece yüzde 35'ini temsil etmektedir.21
Çalışan kadınların analığının korunmasına ilişkin yasal düzenlemelerin pratikteki ihtiyaçlara uygun olmadığı İrlanda'da analık ödentileri AB ülkeleri arasında en düşük düzeydedir. Aile içi şiddet ve genel olarak kadın hakları ile ilgili olarak İrlanda bir geçiş dönemindedir. Anayasada ayrımcı hükümler halen varlığını korumaktadır. (23)
Yunanistan
Yunanistan'da askeri cuntanın devrilmesinin ardından kabul edilen 1975 anayasası ile kanun önünde kadın-erkek eşitliği sağlanmıştır. 1981'de PASOK'un iktidara gelmesini takiben aile, eğitim, çalışma hayatında kadına karşı ayrımcılığı önlemeye yönelik çok sayıda yasal düzenleme gerçekleşmiştir. Bu düzenlemelerde önemli itici güç AB üyeliği ve Yunan iç mevzuatını AB düzenlemelerine uygun hale getirme çabası olmuştur.(24)
Sosyal haklar, çalışma hayatında kadın lehine ayrımcılık ve yaygın tutum ve zihniyetlerin değiştirilmesi yönünde belirlenen stratejiler çerçevesinde 1980'lerin sonunda yerel düzeye kadar örgütlenen bir yapı oluşturulmuştur. (25)
1980'li yıllarda kadın ücretleri ve kadın istihdamı artmış, çalışma alanları tarım ve el sanatlarından hizmetler sektörüne kaymış ayrıca kadının meslek içindeki pozisyonunda iyileşme gerçekleşmiştir.(26)
Çalışma yaşamında kadının konumuna ilişkin önemli iyileşmelerin kaydedildiği bu dönemde, kadın istihdamında artış olmakla birlikte Yunanistan'da kadın işsizliği halen erkek işsizliğinin iki katından fazladır. (27)
1981'de kadınlar erkek mevkidaşlarına göre yüzde 30-43 daha düşük ücret alırken 1993'de bu oran yüzde 21-28'e gerilemiştir.(28) Bununla birlikte kadın-erkek ücretleri arasındaki fark halen bir sorun olmaya devam etmektedir.(29)
Kadına karşı şiddet Yunanistan'da halen devam eden bir problemdir. Aile içi şiddet, evlilik içi tecavüz ve iş yerinde cinsel taciz ile ilgili özel kanuni düzenleme yapılmamıştır.(30) Bunun yanı sıra mevcut mekanizmaların uygulamaya geçirilmesinde sorunlar yaşanmakta, polis şiddet mağduru kadınları kanuni yollara başvurmaktan vazgeçirerek uzlaşma yoluna gitmeye teşvik etmektedir. Sendikaların verdiği bilgilere göre iş yerinde cinsel tacize ilişkin hukuki takibat yoluna çok nadiren gidilmektedir. (31)
Yunanistan'da kadınlara, 1924 yılında bazı koşullarla ve yerel seçimlerle sınırlı olarak oy hakkı tanınmıştır. Oy hakkı ile ilgili cinsiyetçi sınırlamalar yasalardan 1952'de kaldırılmıştır. Kadınların siyasete, karar alma süreçlerine katılımı halen çok yetersizdir.(33) Avrupa Konseyi 2002 rakamlarına göre parlamentoda kadın milletvekili oranı AB üye ülkeleri içinde en düşük olan ülke yüzde 8.67 ile Yunanistan'dır.
Sonuç
Yunanistan, İrlanda, Portekiz ve İspanya'da kadının yasal ve toplumsal statüsü konusundaki tarihsel gelişim incelendiğinde, demokratikleşme sürecinde kadına karşı ayrımcı düzenleme ve uygulamaların ortadan kaldırılması yönünde kapsamlı ve sistemli reformlar gerçekleştirildiği görülmektedir. Özellikle üretim hakları, çalışma yaşamında eşitlik ve siyasete aktif katılım konusunda bazı sorunlar devam etmekle birlikte, yapılan yasal değişiklikler ve yapısal reformlar ile kadın hakları konusunda önemli bir dönüşüm gerçekleştiği görülmektedir. Bu dönüşümde demokratikleşme süreci ile hemen eş zamanlı gelişen Avrupa Topluluğu üyeliği ve Topluluk mevzuatına uyum çalışmalarının çok önemli etki ve katkısı olmuştur.
AB'ye katılım süreci aday ülkelerde kadın-erkek eşitliğinin sağlanması konusunda atılan pek çok adımının itici gücü olmuştur. Bu ülkeler 1990'ların başından beri geçirdikleri ekonomik, siyasal ve toplumsal dönüşüm sürecinde daha geleneksel toplumsal yaşam biçimlerine dönme eğiliminin arttığı dönemlerden geçseler de toplumsal cinsiyet rollerinin belirlenmesi ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanması konularında önce yasal uyum sonra da uygulamada AB'nin yol gösterici rolünden büyük fayda sağlamışlardır, istihdama erişimde eşit muamele, eşit ücret, kadın-erkek eşitliğini sağlamaya yönelik kurumların oluşturulması, cinsiyete dayalı ayrımcılık davalarında kanıt yükünün işverene ait olması, ebeveyn izninin getirilmesi ve kadınlara yönelik ayrımcılığa sebep olan özel koruyucu hükümlerin kaldırılması ve AB tarafından fırsat eşitliğine yapılan vurgu, ülke toplumlarında kadın-erkek eşitliğine dair bir bilinç artışına sebep olmuştur.(34) (BB)
1 US Library of Congress, Country Studies: Portugal, http://countrystudies.us
2 Şirin Tekeli - Meryem Koray, Devlet - Kadın - Siyaset, Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı, 1991, s.54.
3 Committee on the Elimination of Discrimination Against VVomen, Fifth Periodic Reports of Portugal, 15 Haziran 2001.
4 Committee on the Elimination of Discrimination Against VVomen, Fourth and Fifth Periodic Reports of Portugal, Examined by the Committee at the 26. Session, 14 Ocak-1 Şubat 2002.
5 Avrupa Konseyi rakamlarına göre Portekiz Parlamentosu'nda kadın milletvekili oranı yüzde 19.75'tir (Council of Europe, Women in po/itks in the Council of Europe Member States, Information document, 2002).
6 Concluding Comments of the Committee, aynı yerde.
7 Aynı yerde.
8 Eurostat, Earnings of men and women in the EU, Statistics in Focus, Theme 3, 5/2001.
9 Eleanor Donne, "Aboıtion rights under attack in Ireland and Portugal", Sodalism Today, Is-sue 63, Mart 2002.
10 Şirin Tekeli - Meryem Koray, Devlet - Kadın - Siyaset, Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı, 1991, s.51.
11 Committee on the Elimination of Discrimination Against Women, Third, Fourth and Fifth Pe-riodic Reports of Spain.
12 Şirin Tekeli - Meryem Koray, Devlet Kadın - Siyaset, Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı, 1991, s.54.
13 16 bakandan oluşan İspanyol kabinesinde 8 kadın bakan bulunmaktadır, İspanya'nın tarihinde ilk olarak başbakan yardımcısı da bir kadındır.
14 The VVorld Organisation Against Torture (OMCT), Violence Against Women in Spain, Report submitted to the UN Committee Against Torture, 2003.
15 US Department of State, Country Reports on Human Rights Practices - Spain, Mart 2003.
16 Şu anda Meclis'in iki kanadında kadın milletvekili oranı yüzde 12.5 ve yüzde 15 (Women in politics in the Coundl of Europe Member States, Information document, 2002).
17 X Case ve Open Door Case. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Open Door Counseling v. Ireland kararı ile İrlanda'nın ifade özgürlüğü ihlal ettiğine hükmetmiştir. (Open Door Counseling v. Ireland, 246 European Court of Human Rights (Serie A) 1992.
18 Human Rights VVatch VVomen's Rights Project, The Human Rights Watch Global Report on VVomen's Human Rights, 1995.
19 Women's Anti-Discrimination Committee - 2 - Press Release VVOM/1142 440th Meeting (AM)21 Haziran 1999.
20 Committee on the Elimination of Discrimination against VVomen, Ireland's combined second and third report.
21 The World Bank, Database of Gender Statistics 2000 yılı rakamlarına göre.
22 Irish Council of Civil Liberties (ICCL), Examination of Ireland's Repon under CEDAW, Sub-mission by the Women's Committee of the ICCL, 21. Session of the Committee on the Eli-mination of Discrimination Against Women.
23 Örneğin, İrlanda Anayasası'nın 41.maddesine göre, devlet kadının ev içindeki hayatı ile genel yararın sağlanması için vazgeçilmez bir destek verdiğini kabul eder. Bu nedenle de annenin ekonomik gereklilik sebebiyle çalışma hayatına girmesi ve evdeki yükümlülüklerini ihmal etmemesini sağlamaya çalışır.
24 Creece - Secretariat General for Equality, Legislatlve provisions for the elimination ofdiscrimi-nation against women in a/l sectors ofpolltical, sodal and economk life, www.isotita.gr
25 Şirin Tekeli - Meryem Koray, Devlet - Kadın - Siyaset, Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı, 1991, s.50.
26 Committee on the Elimination of Discrimination Against Women, Consideration of Reports Submitted by States Parties, Yunanistan, Kasım 1996.
27 World Bank, Database of Cender Statistics verilerine göre 2000 yılında Yunanistan'da kadın işsizlik oranı yüzde 16.5'tir.
28 Committee on the Elimination of Discrimination Against Women, Consideration of Reports Submitted by States Parties, Yunanistan, Kasım 1996.
29 Committee on the Elimination of Discrimination Against Women, Consideration of Reports Submitted by States Parties, Yunanistan, Ağustos 2002.
30 Committee on the Elimination of Discrimination Against Women, Consideration of Reports Submitted by States Parties, Yunanistan, Ağustos 2002.
31 US Department of State, Country Reports on Human Rights Practices, 2001.
32 European Database: Women in Decision-Making.
33 Committee on the Elimination of Discrimination Against Women, Consideration of Reports Submitted by States Parties, Yunanistan, Ağustos 2002.
34 Open Society Foundation Romanla ve Netvvork VVomen's Programme of the Öpen Society Foundation Romania, Report on the Equal Opportunities for Women and Men in the European Accession Programme (2000-2002).
* Bu yazı Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği'nin (KA.DER) "Türkiye'de ve AB'de Kadının Konumu: Kazanımlar, Sorunlar, Umutlar" kitabından özetlenerek alıntılandı. Vurgular bianet'e aittir.