Yerli sinemamız Yeşilçam’ın vazgeçilmez parçası; hiç kuşkusuz neşeyi de hüznü de içinde barındıran müzikleridir. Erotik film kuşağından aile komedilerine, Yılmaz Güney sinemasından arabesk dönem filmlerine kadar hayatın tüm tınılarını içinde barındıran Yeşilçam Sineması; bu tınılarını ezgilerine de taşımıştır.
70’li yılların Yeşilçam filmleri, müzikleri ile hafızalarımıza kazınmıştır. Film müziği bestecilerinin ve paralelinde özgün film müziklerinin artışına sahne olmuştur 70’ler. Neşe, keder, hüzün… Bir filmde yaratılmak istenen tüm duygular müzik ile kullanılır bu dönemde.
60’lardan miras, Yeşilçam’ı Yeşilçam yapan fakir ama gururlu genç kızlar, zalim fabrikatörler, tek bir kılıçla orduları dize getiren efsanevi kahramanlar 70’lerde yine rollere can vermeye devam ederler sinemamızda. Şarkıcı filmleri ve bol oyunculu aile komedilerinin Yeşilçam’a can simidi olduğu bu yıllarda, sinemamızın yüzünü ağartan sosyal temalı yapımlara da imza atılır. 1970 yılını; Yeşilçam için bir milat, umutlu bir başlangıç olarak tarihe yazdıran Yılmaz Güney imzalı Umut (1970), bu yapımların başında gelir. Otomobiliyle atına çarpan zenginden davacı bile olamayan, önce piyango biletinde sonra meçhul bir definede umut arayan faytoncu Cabbar’ın trajik hikayesidir Umut. Bu trajediyi iliklerimize kadar hissetmemizde Arif Erkin’e ait Altın Koza ödüllü müziğinin de payı yüksektir.
Umut 1970
Yeşilçam’ın çirkin kralı ve döneminin devrimci sinema lideri Yılmaz Güney; hapis ve sürgün hayatı yaşadığı 70’lerin ilk yarısında önemli yapımlara imza atar ve bunlardan bazıları oyuncularından, konularından daha çok müzikleriyle öne çıkar. Tıpkı Umutsuzlar (1971) ve Arkadaş (1974) filmleri gibi… Balerin sevgilisi ve elinden bırakamadığı silahı arasında kalan kabadayı Fırat’ın hikayesini anlatan Umutsuzlar, 60’larda onlarca filme besteleriyle hayat veren Yalçın Tura’nın müziğiyle yerleşir hafızalarımıza. İki eski arkadaşın yıllar sonra karşılaşması ekseninde sınıfsal eşitsizliği ve toplumsal yozlaşmayı anlatan Arkadaş da bir Atilla Özdemiroğlu ve Şanar Yurdatapan bestesi olan müziği ile ününü katlar.
Umutsuzlar(1971)
Arkadaş (1974)
Günden güne artan sansüre rağmen, kırsal kesim sorunları, göç ve gecekondulaşma olgusu, işçi sorunları, sendikal mücadele gibi sosyal konuların işlendiği nitelikli yapımlara da imza atılır. Yurt dışına hurda bir otobüsle götürülen ve Stockholm’un bir meydanında kaderlerine terk edilen 9 Türk işçisinin hikayesinin anlatıldığı Tunç Okan imzalıOtobüs (1974) dönemin tartışmasız en iyi göç filmlerinden biridir. Filmin müziği, ünlü yazar yönetmen ve besteci Zülfü Livaneli’ye aittir. Film müziği besteciliğine iddialı bir giriş yapan Livaneli, bir aşiretin kırdan büyük kente geçişi ve giderek çöküşünü anlatan Türk sinemasının diğer bir başyapıtı Sürü’nün (1978) müziklerine de imza atar. Zeki Ökten’in yönettiği ve senaryosu Yılmaz Güney’e ait olan film, Sinema Yazarları derneğinden Livaneli’ye En İyi Film Müziği ödülü getirir.
Otobüs (1974)
Sürü (1978)
Yeşilçam müziği denilince akla gelen ilk isimlerden birisi de Cahit Berkay’dır. Atıf Yılmaz imzalı Selvi Boylum Al Yazmalım (1978) tüm dönemlere damgasını vuran ününü; eşsiz hikâyesi ve yıldız oyuncuları kadar Berkay imzalı ezgisine de borçludur.
Selvi Boylum Al Yazmalım (1978)
Anadolu’daki yoksulluğun, çaresizliğin ve ülkedeki siyasal çatışmaların anlatıldığı 70’lerde, acısıyla tatlısıyla günlük yaşantımız da beyazperdeye yansıtılır. Televizyonun eve kapattığı seyirciyi beyazperdeye çekmek amaçlanır. Başrollerinde Tarık Akan, Halit Akçatepe ve küçük oyuncu Kahraman Kıral’ın yer aldığı Canım Kardeşim (1973) filminde yoksul iki kafadar, kan kanserine yakalanmış küçük Kahraman’a bir televizyon alabilmek için kendilerini seferber ederler. Ertem Eğilmez’in imzasını taşıyan Canım Kardeşim’in trajik hikâyesini güçlendiren ise Cahit Oben’e ait buruk ezgisidir.
Canım Kardeşim (1973)
Döneme damgasını vuran bir diğer isim ise zulme, haksızlığa, çaresizliğe ve yoksulluğa isyan eden şarkılarıyla varoşların sesi hâline gelen Orhan Gencebay’dır. Osman Seden imzalı Batsın Bu Dünya (1975) arabesk filmler furyasının sembolü haline gelir.
Batsın Bu Dünya Film Müziği (1975)
Türk seyircisini Yeşilçam’a tutkuyla bağlayan Adile Naşit’i, Münir Özkul’u, Şener Şen’i, ve Kemal Sunal’ı beyazperdede bir araya getiren Ertem Eğilmez filmleri olmuştur. Yeşilçam aile sineması ve Eğilmez komedileri dediğimiz zaman ilk akla gelen isim hiç kuşkusuz Melih Kibar’dır. 70’lerin güldüren yüzleri; o sanki hepimizin annesi, babası kardeşi, sevgilisi olan sıcacık insanlar, Melih Kibar’ın besteleriyle hafızalarımıza yerleşir.
Gülen Gözler (1977)
* Bu yazıyı filmhafizasi.com'da yayınlandı. (YK/EKN/HK)