2025 bütçesi TBMM’ye sunuldu ve çok boyutlu bir şekilde Aralık ayı sonuna kadar tartışılacaktır. Ancak Türkiye’de yaşayan 10 milyon engelli ve ailesi için bu bütçede “dişe dokunur, elle tutulur, bir yaraya melhem olur” bir düzenleme yok maalesef.
Geçen yılın bütçe teklifinde bu yıl için bütçedeki engelli payının yüzde 1,3 oranında bir payı olacağı ifade edilmişti ama Meclis’e sunulan teklifte bu payın 2025 için yüzde 1,2 oranında olduğu görülmektedir. Bu da 192 milyar 206 milyon TL'ye tekabül ediyor. Yani 16 trilyonu aşan merkezi bütçe içerisinde engelli nüfusun toplumsal sorunlarını çözmek amacıyla kapsamlı bir düzenleme yapılmamıştır.
2025 bütçesi kapsamında "Engellilerin Toplumsal Hayata Katılımı ve Özel Eğitim Programı (ETHKÖEP)" için sadece iki başlıkta düzenleme yapılmıştır. Bu başlıkların ilki “Kamu kurumlarında istihdam edilen engelli memur sayısının arttırılmasını” ve “özel eğitim alan birey sayısının (örgün eğitim) arttırılmasını” hedeflenmektedir.
Yüzbinlerce yoksul, eğitimli ve işsiz engellinin iş aradığı bu süreçte 2025’te sadece 1.000 engellinin işe alınacağı bir bütçe düzenlemesi basit bir ifadeyle ciddiyetsizliktir. Geçen yıl teklif edilen 4 bin 350 kişilik işe alımın da altında kalan bu teklif AKP iktidarının ‘tasarrufa’ engelli hizmetlerinden başladığını göstermektedir.
Engellilerin kamudaki istihdamı sadece bir iş ve istihdam politikası olarak ele alınmamalıdır. Engellilerin kamudaki istihdamı hem izolasyon altındaki engelli nüfusun daha görünür olmasını hem de engelliler hakkında kamuda alınan kararların daha çok engellilere danışılarak alınmasını sağlayacaktır.
Kamuda halen onlarca kurumda yasal istihdam kotalarının gereği yerine getirilmediği gibi, işe alınmış engellilere yönelik de devam eden mobing, ötekileştirme ve dışlama kültürünün aşılamadığı da bilinmeli ve konu hakkında acil önlemler alınmalıdır.
Özel eğitimde 5 bin kişilik artış yetersiz
“Özel eğitim alan birey sayısının” da sadece 5 bin kişi arttırılmasını hedefleyen 2025 bütçesinde engelliler için ayrı bir bütçe programı düzenlenmiş değil. Engellilerin sosyo-ekonomik sorunları göz önüne alındığında bu iki başlıkta kısıtlı bir bütçenin düzenlenmesi engelliler için gerekli bütçesel yaklaşımın olmadığını göstermektedir.
Buradan hareketle 2025 yılı bütçesi engellilerin eğitim, istihdam, ulaşım ve erişilebilirlik sorunu çözme perspektifi ile hazırlanmadığı ifade edilebilir. 2025 bütçesini hazırlayanlar Türkiye’de yüzde 90’ından fazlası yoksul ve işsiz olan engelliler için bir çözüm programı sunmamaktadır.
Çünkü bu bütçeleri hazırlayan, sunan ve onaylayan süreçlerde engellilerin, ailelerinin, ilgili STK, dernek ve kuruluşların görüş ve önerilerini esas alan bir işleyiş yoktur. Engellilere yönelik ayrımcılık ve şiddet uygulamalarının ortadan kaldırılması, erişilebilirliğin sağlanması, temel yaşam ve sağlık haklarının korunması gibi başlıklarda kapsamlı bir bütçe programı oluşturulmadan engelliler için eşit bir yurttaşlık imkanı sunulmuş olmayacaktır.
10 milyon engelli ve ailesinin temel toplumsal sorunlarına çözüm sunacak bir bütçeleme için gerekli altyapı ve kurumsal hazırlığa gecikmeksizin başlanması gereklidir. Engelli hizmetlerine duyarlı kamu bütçelemesi amacıyla konu hakkında uzmanlaşmanın altyapısı sağlanmalıdır. Yine temel toplumsal talepleri karşılayacak bir bütçeleme için ilgili STK ve Derneklerle bütçe hazırlık süreçlerinde güçlü bir müzakere yürütülmelidir. Engellilere sunulacak hizmetler için yerel yönetim bütçelerinde ve merkezi bütçedeki pay net olmalı ve engellilerin nüfus oranı olan yüzde 10’un altına düşmemelidir.
(SO/HA)