Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası toplantıları için İstanbul'a gelen HSBC Yönetim Kurulu Başkanı Stephen Green, "bankacılık sektörünün mali kriz nedeniyle dünyaya bir özür borcu" olduğunu söylemiş (Birgün, 8 Ekim, s.5).
Bu gerçekten kayda değer bir haber. Türkiye'deki bankacıların özür dilemesini gerektiren büyüklü küçüklü o kadar çok 'marifet' varken, acaba bu özür bankacılar için bir esin kaynağı olabilir mi?
Saldırgan bankalar, uysal müşterile
Banka marifetleri birden ortaya çıkmadı. 12 Eylül ve Özal tarafından inşa edilen vahşi düzen acımasızlaştıkça bankalar daha da saldırganlaştı. Gidişatın acımasızlaşması için toplumun uysal olması gerekiyordu. Öyle de oldu. Bu sarmalın içinde varılan aşırı uygulamalara ve sessizliğe şaşırmamak elde değil.
Bankalar artık hesap işletim ücreti adıyla korumasız müşterilerin hesabından altı ayda bir 25 TL kesiyor. Yani yılda 50 TL. Reklamlara Atatürk çıkaracak denli köklü ve iddialı İş Bankası'nın bu dahice fikrini diğer bankalar da hemen benimsedi. Çoğu, müşterilerini uyandırmamak için onlara bu uygulamaya geçildiğini haber vermedi.
Tüketimi teşvik etmek için sms, e-posta ve bulabildiği her araç ile reklam yağdıran Garanti Bankası, bu konuda müşterilerine hiç bilgi vermedi. Bu yolla bankalar yüksek olduğu tahmin edilebilecek haksız kazançlar sağladılar. Bu oyuna toplumdan ciddi bir tepki gelmedi.
Özel günler
Tüketim pompalandıkça dar gelirliler arasından borçlanmaya heves edecekler çıkmakta. Bankalar bunu gayet iyi biliyor. Yoksulluk arttıkça, borçlandırılabilecek kişi sayısı daha da yükselecek; bu da bariz. Kredi kartları bu amaçla bol bol kullanıldı. Ama kart borçlarının meclise bile gündem olmasının ardından banka kredisi ile borçlandırma yarışı başladı.
Bankalar 2009'da "özel" günleri tüketimi pompalamak ve insanları borçlandırmak için kullandı. ABD'den ithal Sevgililer Günü öncesinde "kolayca borçlanın ve sevgilinize armağan alın", "para harcayın; sevgilinizle harika bir akşam geçirin" vb. kısa mesajlar gönderdiler.
12 Eylül sonrasında türetilen Öğretmenler Günü de unutmadılar: "Gün öğretmenlerin günü! İster faizli ister faizsiz seçeneklerle, 1 Yıllık Hayat Sigortası hediyeli, öğretmenlere özel kredi İş Bankası'nda. Bilgi: Şubelerimiz." (13 Kasım).
Kredi bayramı
Özel günlerin en kitleseli dini bayramlar olduğu için, bankalar birkaç senedir bayrama doğru saldırıya geçmekte. İş Bankası birkaç senedir "Geleneksel Bayram Kredisi" diye bir mit kullanıyor:
"Geleneksel Bayram Kredisi 10.000 TL ve 36 aya kadar, faizli veya faizsiz seçeneklerle İş Bankası'nda! Son gün 4 Aralık! Bilgi: Şubelerimiz, isbank.com.tr." 1 Eylül'de bir sms daha: "Geleneksel Bayram Kredisi, 10.000TL ve 36 aya kadar, faizli veya faizsiz seçeneklerle İş Bankası'nda. Vade ve tutarı yazarak SMS'i cevaplayın. Son gün 30 Eylül."
Garanti Bankası ise cep telefonlarına "açık büfe kredi" gönderdi: "Garanti'den bayrama kadar açık büfe kredi. İster masrafsız, ister düşük faizli, bonus veya taksit hediyeli kredi seçenekleri. Üstelik kefilsiz. 02123733900." (3 Eylül)
On kat kredi
Bankalar özel günler bitince borçlanmanın bitmesini elbette istemiyorlar: "Fırsatı kaçırmadınız! Garanti'nin düşük taksitli, uygun koşullu bayramlık kredi kampanyası yoğun istek üzerine bayramdan sonra da devam edecek. İyi bayramlar. (26 Kasım)
Borçlanmaya heveslenenlere maaş engel olmamalı: "Açık Büfe Kredi Kampanyası büyük indirimle devam ediyor! Üstelik maaşınızın 10 katına kadar kredi ile! Mutlaka arayıp indirim ile ilgili bilgi alın." (1 Ekim)
Bankalar istiyorlar ki, kredi her zaman, her olanakta kullanılabilsin: "Yeni yıla özel faiz indirimi! Garanti'nin uygun taksitli, cazip koşullu yeni yıl kredilerini diğer kampanyalarla karşılaştırın, fırsatı kaçırmayın! (10 Aralık)
Kredi ihtiyaçtır
Kredinin olağanlaşması için, her istenen bir ihtiyaç, her ihtiyaç da kredi almaya neden gibi görülmeli: "Yapı Kredi'den kredi şimdi! İhtiyaç kredisi için yapikredi.com.tr'yi tıklayın veya bireysel boşluk TCKN boşluk net gelirini yazıp 4411'e sms gönder, cevabı gelsin. (22 Ekim). Kredi kolay, kredi bir ihtiyaç, kredisiz olmaz. 2009 belki de bir kredi yılı oldu.
Oyun sürüyor
Bankalar krediyi, faizi, parayı benimseyen insanlar istiyorlar. Onlar için faizleri uçuyorlar: "Mevduat faizlerini uçuruyoruz. Size özel 2 aylık mevduat oranı %9.50. Detaylı bilgi için HSBC Bank şubeleri ve 444 0 111." (2 Ekim). Onları ev sahibi yapmak istiyorlar: "Ekinoks Beylikdüzü Rezidans'ta 15 bin TL peşinat ile dairenizi hemen alın, kalanı Denizbank'tan. Size özel oranlar ile kira öder gibi ödeyin. Bilgi 8722900." (27 Ekim). Onları her şeye karşı sigortalamak istiyorlar. İş Bankası İşsizlik Sigortası bile satıyor: "Hayatın size bir oyunu varsa, sizin de bir oyun planınız olsun."
Cep telefonlarına gönderilen kısa mesajlar durmuyor. Bankaların oyunları sürüyor. Madem bankaların topluma epey oyunu var, toplumun da bir oyun planı olması gerekmez mi? (SD/EÖ)