Düşmanımızı Sevmek İçin Bir Çok Neden...!
"Komplocular" ise Beninli hakem, rakip Kosta Rika ve Türkiye'yi yenen Brezilya. Rivayete göre Kosta Rika ile Brezilya anlaşmış, Beninli hakemi ayarlamış, hakem maçı Kosta Rika'ya verecek. Veremezse, Brezilya " "Latin dayanışması" yaparak Kosta Rika'ya "yatacak". Böylece Türkiye 48 yıl sonra bir kez daha hüsrana uğrayacak.
Oysa biz oraya final oynamaya gitmiştik!
Ne tuhaf, bir spor turnuvasında değil "Üçüncü Dünya Savaşı"ndayız sanki. Her yanımız düşmanlarla sarılı, "komplolar" ve "Türk'e karşı" kurulmuş "ittifaklar"dan geçilmiyor. Ama bu kez düşmanlarımızı tanımıyoruz. Oysa eskilerin "ciğerini bilirdik".
Duvar çökmeden önceki "düşmanlarımız" "Doğu Bloku"ndaydı. Kaybedilen her spor karşılaşması ister güreş, ister futbol, ister tenis olsun, "Doğu Bloku" hakemlerinin "oyunlar"ına, Ruslar'ın Bulgarlar'a "yatması"na, Türk'e karşı, mesela, "Yunan-Bulgar" ittifakına bağlanırdı.
Duvar çöküp, Galatasaray Avrupa Kupaları'na çıkmaya başladığından beri "düşmanlar"ımız coğrafya değiştirdi. Bütün Batı Avrupalılar, ister istemez, düşmanımız oldu. "İngilizler"in "iğrenç oyunları"na, "UEFA komplosu"na, "İsviçre tezgahı"na, "İtalyan faşizmi" ve "Alman Nazizmi"ne karşı nice savaşlar verdik.
Ama ne tuhaf, şimdi bütün eski "düşmanlar"ımız dost, eski "dostlar"ımız düşman oldu ve hiç yoktan "yeni düşmanlar" kazandık. "Uğruna kan döktüğümüz" ezeli dostumuz kalkınma modeline "solcu"larımızın bile hayran kaldığı Güney Kore'den bir hakem çıktı ve "maçı çaldı". Eski "sevgilimiz" Brezilya'dan "gözdemiz" Rivaldo'dan nefret ettik. İtalyan'ı, Alman'ı Fransız'ı, İspanyol'u bütün eski düşmanlarımız "Türk'e yapılan haksızlık"a karşı ayağa kalktı.
Ama "ürperten şüphe"ye bir faydası yok bunların. Şüpheler içindeyiz. Kosta Rika'dan şüpheliyiz, Brezilya'dan şüpheliyiz, Benin'den şüpheliyiz...
Düşmanımızı tanıyalım
İşte bu anda iyi ki Bianet var...Bianet, Türk'ün "yeni düşmanlar"ını Türk'e tanıtarak bir ilki gerçekleştiriyor. Varan 1: Kosta Rika!
Araştırmalarımız, şüphelerin ne kadar haklı yerinde olduğunu gösteriyor. Her şeyden önce adamların ordusu yok sayın seyirciler. Türkiye "milleti olan bir ordu" iken bunlar "ordusu olmayan bir millet". Düşünebiliyor musunuz, hayal edebiliyor musunuz ordusuz bir ülkeyi? Tabii bunların MGK'si de yok...Ordusu olmayan bir ülke... Çok garip, çok şüphe uyandırıcı.
Şimdi bunlar kendilerine "Tico" diyorlar. Bu Ticolar'dan 3,773,057 tane var ve bunlar Orta Amerika'da Panama ile Nikaragua arasında oturuyor ve bunlara Latin Amerika'nın İsviçresi deniyor. CIA araştırmış yılda kişi başına 6,900 Dolarlık bir gayri safi hasılaları var.
Bunlar kahve olayıyla meşgul, dört milyon nüfusun yarısı işçi. Tabii işçi olunca komünizm olayı da oluyor haliyle. Bütün sendikaları komünistler ele geçirmiş. Bunların bir Komünist lideri varmış: Adı Manuel Mora. Şimdi bu Mora da ordunun 1948'de ortadan kaldırılması işine ortak. Fakat bu Ticolar, çok tuhaf, bu adamı sevmişler çok...1994'te öldüğünde herkes arkasından ağlamış.
Bunların bir de Oscar Arias diye bir başkanları vardı son yıllara kadar. Onun da "şüpheler"imizi azdıran davranışları var: Bu kişi bütün paraları eğitim sağlık ve sosyal güvenlik olayına yatırmış...Bütçenin neredeyse yarısı bu olaylara gidiyor. Şimdi neresinden baksanız "bize" karşı bunlar...Biz ne yapıyoruz onlar ne yapıyor. Amerika bunlara durmadan bastırıyor "ordu kurun, parayı bu işlere harcamayın diye" fakat dinleyen olmadığı anlaşılıyor. Cahil insanlar da değiller oysa: 15 yaş üstündeki kadınlarının yüzde 95'i erkeklerinin yüzde 94.7'si okur yazar...
Bu "Ticolar" biraz "hafif" takılıyor gibi sanki. Durmadan gülüyor, dans ediyor ve futbol oynuyorlarmış. Ağır insanlar değiller bizim gibi. "Yağmur Ormanları" denilen ormanlarda eğlenip kuşları dikizliyorlar...Kuş cenneti diye herkes buraya akın ediyormuş.
Şimdi bunların Brezilya ile bize karşı bir komplo kurmaları için her türlü sebep var ama imkan var mı orası şüpheli? Çünkü bunlar birincisi bu "casusluk", "komplo" işlerinden pek anlamıyor. Orduları olmadığından "istihbarat" teşkilatları da beş para etmez. Bir de tabii dil mevzuu var. Bunlar İspanyolca konuşuyor. Brezilyalılar Portekizce...Nasıl anlaşacaklar kim bilir?
Araştırmalarımız derinleştikçe "ürpertimiz" artıyor...Bu "Ticolar"dan düşman icat etmek gitgide daha da şüpheli hale geliyor...
Bir de çıkıp takır takır futbol oynarlarsa. O zaman kötü işte...Kosta Rikalıları sevmek zorunda kalırız ki, araştırmalarımıza göre bunun için az neden yok hani. (EK)