Hatay’da dün geceden itibaren Suriye sınırına doğru askeri konvoyların geçişi yaşandı. Askeri birliklerin geçişi sabah saatlerinde de devam etti.
Anadolu Ajansı’nın (AA) servis etiği fotoğraflarda askeri araç, komando birlikleri, zırhlı personel taşıyıcıları, iş makineleri ve askeri ambulansların Hatay’ın Suriye sınırındaki Reyhanlı ilçesine doğru ilerlediği görülüyor. AA geçtiği haberde “Reyhanlı-İdlib arasındaki Cilvegözü Sınır Kapısı'ndaki hoparlörlerden de İstiklal Marşı'nın yanı sıra Çanakkale türküleri ve çeşitli kahramanlık şiirleri seslendirildiği” bilgisine yer verdi.
Habere göre bu hareketliliğin nedeni “İdlib'deki çatışmasızlık bölgesine gerçekleştirilecek intikal”
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da, Afyonkarahisar’da 26. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda “İdlib'de ciddi bir harekat var ve bu devam edecek” dedi. Gazetecilerin soruları üzerine Türkiye ordusunun henüz sınırı geçmediğini konuşmasında söz ettiği harekatın Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) tarafından gerçekleştirildiğini söyledi.
İdlib’te neler oluyor?
Kaynak: syria.liveuamap.com
Savaş boyunca İdlib’i kontrol eden gruplar, Suriye Şam yönetiminin elinde bulunan iki önemli merkez olan güneyinde Hama ve batısındaki Lazkiye’ye saldırılar düzenledi.
Savaşın geldiği noktada İdlib, bugün Suriye Şam yönetiminin elinde olmayan tek eyalet ve etrafı kuzeyinde Kürt Demokratik Birlik Partisi'nin (PYD) denetimindeki Afrin Kantonu, kuzeydoğusunda Halep var. Halep’i ve tüm güneyin Suriye ordusunun kontrol ediyor. İdlib’in batısında ise Hatay bulunuyor.
İdlib eyaletini 2015 yılında, farklı isyancı güçlerin kurduğu, bünyesinde cihatçı gruplar Nusra Cephesi ve Ahrar'uş Şam'ı da barındıran çatı örgütü Fetih Ordusu ele geçirmişti. İki yıldır İdlib’te bu gruplar arasında çatışmalar yaşanıyor. Nusra Cephesi bir süre önce El Kaide’den ayrıldığını duyurdu ve Heyet Tahrir el-Şam adını aldı.
Ahrar'uş Şam ise Astana sürecinde ÖSO ve Türkiye ile iyi ilişkiler kurma politikasını benimsemişti. İki cihatçı grubun çatıması sonucunda Ahrar-uş Şam İdlib merkezinden çekilmek zorunda kaldı.
Heyet Tahrir el-Şam'ın İdlib ve Hama'da hem Suriye ordusuyla hem de hem de ılımlı muhalif olarak gördüğü gruplarla savaşıyor.
Suriye'deki ateşkesin garantörü olan Rusya, Türkiye ve İran Astana görüşmelerinde Suriye'de güvenli bölgeler kurulmasına ilişkin Mayıs 2017’de imzaladıkları memoranduma göre, İdlib dört çatışmasızlık bölgesinden biri.
Türkiye ve Rusya operasyonda beraber mi?
Rusya'nın İdlib ve çevresine yönelik hava saldırıları sürüyor.
Moskova, hafta içinde düzenlediği bir hava operasyonuyla Nusra Cephesi'nin 12 komutanını öldürdüğünü, örgütün lideri Culani'nin ise ağır yaralandığını açıklamıştı.
Erdoğan ise İran gezisi dönüşü İdlib'deki çatışmasızlık bölgesinde çatışmasızlığı nasıl sağlayacaklarını şöyle açıklamıştı:
"Rusya Devlet Başkanı Putin, Türkiye'deydi. Üçlü mekanizmayı nasıl çalıştıracağımızı görüştük. Bu konuda yol haritamız var. Çatışmasızlık bölgesinin sınırları konusunda, içeride ve dışarıda, görev paylaşımı yapıldı. Dışarıyı Rusya, içeriyi Türkiye güvence altına alacak. TSK, İdlib sınırları içinde, Rusya Silahlı Kuvvetleri sınırların dışında görev yapacak".
Anadolu Ajansı'nın yorumu
AA’nın haberinde İdlib’in Türkiye için neden önemli olduğu ve askeri harekat için neden hazırlanıldığı beş maddede açıklanmış.
AA’ya göre “ateşkesin korunamaması durumunda suriye ordusu, İran destekli güçler ve Rusya’nın yakın dönemde İdlib’e yönelik büyük bir şiddet dalgası başlatmasına kesin gözüyle bakılıyor”. Yeni bir göç hareketine karşı önlem olarak yorumlanabilecek gerekçelerin sıralandığı haberde “sınıra sıfır sayılabilecek kuşakta halihazırda 1 milyondan fazla kişinin” kamplarda barındığı bilgisine yer veriliyor. İdlib nüfusu için ise verilen bilgi şöyle: Yerel sivil idare kayıtlarına göre İdlib’de 2 milyon 400 bin civarında yerli nüfus, yaklaşık 1,3 milyon da iç göçle gelmiş Suriyeli yaşıyor.
AA’ya göre diğer gerekçe ise Afrin Kantonu’nun yayılmasını engellemek. (HK)
Fotoğraf: Cem Genco - Hatay/AA