Türkiye Yayıncılar Birliği (TYB) tarafından her yıl verilen Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülleri, yazılar ve kitapları nedeniyle yargılanan Nedim Şener'e, yayımladığı kitapları toplatılan Su Yayınları sahibi Recep Sahip Tatar'a ve kitapçı Sadullah Gökgiyas'a verildi.
Taksim Hill Otel'de dün gece düzenlenen ödül töreni, 1995 yılından bu yana "Umarız gelecek sene böyle bir ödül vermeyiz" temennisiyle başlıyor.
Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Çetin Tüzüner'in elinden ödülünü alan Milliyet Gazetesi muhabiri Nedim Şener, şunları söyledi:
"Ben Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları adlı kitabımı yazarken, özellikle Dink'e yakınım diyen gazeteciler, istihbaratın oyuncağı haline geldiler. Olayı yalnızca emniyetle sınırlandırdılar. Oysa bu cinayette istihbaratın da emniyetin de Ergenekon'un da bir parçası var. Ben Dink'i yaşarken tanımadım. Ama ölüsü, hepimizin acısı. Bugüne kadar söylemedim ama bugün söylüyorum. 'Ben de Hrant Dink'im demek istiyorum" diye konuştu.
"Siyasiler de hukuka uymak zorunda"
Tüzüner de, "düşünce ve ifade özgürlüğünün önünü tıkayan yasalardaki gerekli değişiklik ve düzenlemelerin yapılması" gerektiğini dile getirerek, şunları söyledi:
"Birey, Düşünce İfade ve Yayınlama özgürlüğünü kullanırken yasaların kendisine tanıdığı sorumluluğa ve sınırlamalara uymak zorunda ise, siyasilerimiz de yasalarımızda, uluslar arası hukuka, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne uymayan maddelerin düzenlenmesinde, Düşünce İfade ve Yayınlama Özgürlüğü'nün sınırlarının genişletilmesinde üzerlerine düşeni yerine getirmek zorunda ve sorumluluğundadır."
"Bize ulaşan bilgilere göre, 2008-2010 dönemi içinde 27 yayıncı yargı önüne çıktı. 30 kitap hakkında mahkûmiyet kararı verilirken, 8 kitap hakkında beraat kararı çıktı. 8 kitap yasaklanarak toplatıldı. 24 kitap hakkında açılan davalar halen sürmektedir."
"Bu ödül Çayan'a verildi"
Yayıncı ve yazar Recep Sahip Tatar da ödülünü Yapı Kredi Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Raşit Çavaş'dan aldı. Çavaş, "Mahir Çayan'ın yazılarını eskiden gizlice okumuştum. Bugün bile bu kitap yine gizlice okunuyor. Bu ödülü artık kitapların özgür bırakılması ümidiyle veriyorum" dedi.
68 gençlik hareketlerinin 40. yıldönümü nedeniyle hazırladığı "Devrimci Marşlar, Türküler, Ağıtlar" isimli derlemesi ile Mahir Çayan'ın "Toplu Yazılar" adlı yayımlandığı gün toplatılan kitapların yayımcısı Tatar da, "Bu ödül bana değil Pir Sultan'a, Karacaoğlan'a, Mahir Çayan'a verildi. Ben yalnızca onlar adına alıyorum. Bize cezaevi kapıları kapanırken özgürlüğün kapılarının açılmasını diliyorum" dedi.
Bir diğer ödül de kitapçı Sadullah Gökgiyas'a verildi. Ödülünü Tüzüner'in takdim ettiği Gökgiyas, teşekkür konuşmasında ders kitaplarının artık kitapevleri tarafından dağıtılmadığı için "kitapevi erozyonu" yaşandığını söyledi.
2 bin 407 soruşturma
Türkiye Yayıncılar Birliği Yayınlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Ragıp Zarakolu ise, şunları söyledi:
"İfade ve yayın yasaklarının artık marjinal olmasını bekliyoruz ama bu mümkün olmuyor. BİA, TGC raporlarında da yasakların kümülatif olarak arttığını görüyoruz. Taraf, Günlük, Azadiye Welat gazeteleri hakkında davalar açılıyor, mahkumiyetler veriliyor. Açılımlardan söz edildiği bir dönemde bunların yaşanmaması gerekiyor."
"Raporlara göre, Haziran 2007'de başlatılan Ergenekon Soruşturması ile ilgili yayınlardan dolayı Bakanlık verilerine göre, Nisan 2009'a kadar gazete, muhabir, köşe yazarı ve gazete yöneticisine TCK'nin 285. maddede düzenlenen 'gizliliğin ihlali' ve 288. maddede düzenlenen "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs"ten 2 bin 407 soruşturma açıldı. Bu rakamın 2009 sonu itibariyle 4 bine yaklaştığı sanılıyor. 1990'lardan beri cezaevinde olan ilk yayıncı olan Aram Yayıncılık'ın sahibi Bedri Adanır'ın da serbest bırakılmasını istiyoruz. Haklarında soruşturma açılan gazetecilerden bazıları ise şöyle; Ahmet Altan, Yasemin Çongar, Nevzat Çiçek, Mehmet Baransu, Bahar Kılıçgedik, Başar Arslan, Sibel Hürtaş, Adnan Keskin, Adnan Demir, İsmail Saymaz, Şamil Tayyar, Cevheri Güven, Ertuğrul Mavioğlu, Ahmet Şık..."
Kürtçe şarkıya eşlik de suç!
Yargılamalarda gerekçe gösterilen suçlamalardan bazıları ise şöyle; "Kürtçe şarkıya eşlik ve slogan atmak", "Yasadışı örgüt propagandası", "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret", Hayata Dönüş Operasyonu döneminde Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü olan Ali Suat Ertosun'u eleştirmek", "Cenaze törenine katılmak", "Mezar taşı ile propaganda", "Agos gazetesinde yazmak", "Sayın demek", "Sakıncalı renkler kullanmak"...
BİA raporu okundu
Bağımsız İletişim Ağı (BİA) Medya Gözlem Masası'nın Ocak-Şubat-Mart 2010 Medya Gözlem Raporu'nda yer alan bilgilerin de aktarıldığı gecede, şunları söylendi:
*"Rapora göre bu yılın üç aylık döneminde 69'u gazeteci olmak üzere toplam 216 gazeteci, yazar, yayıncı, karikatürist, siyasetçi ve yurttaşın düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilecek davalardan yargılandığını ortaya koyuyor. Geçen yıl aynı aylarda ise (Ocak-Şubat- Mart) 60 gazeteci olmak üzere toplam 110 kişi yargılanmaktaydı."
Ödül töreninin ardından hatıra fotoğrafı çekildi ve kokteyle geçildi.(BT/EÖ)
* BİA Gözlem Raporuna http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/121708-216-sanikla-basin-ozgurlugu-gununu-kutlamak linkinden ulaşabilirsiniz.