TİHV: Busha Gösterilen Tepki Haklı Tepkidir

28 - 29 Haziran'da İstanbul'da yapılacak NATO Zirvesi nedeniyle bir açıklama yapan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Bush'a kamuoyunda gösterilen tepkinin "haklı bir tepki" olduğu ifade etti.

TİHV basın açıklamasında "Türkiye'de ve dünyada işkencenin siyasi muhalifleri yok etmek, caydırmak, sindirmek ve onlardan bilgi almak amacıyla sistematik olarak uygulanmasının baş sorumlusu ABD'dir" dendi.

"Türkiye'deki savcıları bu insanlık suçu sorumluları hakkında gerekeni yapmaya davet ediyoruz" diyerek çağrı yapan TİHV, NATO zirvesine ve ABD Başkanı Bush'a tepki gösteren duyarlı kamuoyunun tepkilerini doğru ve haklı bulduğunu bildirdi.

TİHV'nin basın açıklaması şöyle:

İşkencenin Türkiye'de ve dünyada ortadan kaldırılması ve bu uygulamanın kişilerde ve toplumlarda yarattığı fiziksel ve ruhsal hastalıkların ortadan kaldırılması uğraşını veren Türkiye İnsan Hakları Vakfı, İstanbul'da yapılacak NATO Zirve Toplantısı nedeniyle aşağıdaki değerlendirmelerini kamuoyuyla paylaşmayı gerekli görmüştür.

* NATO zirvesine 40 kadar ülkenin başkan veya en üst düzey yöneticileri katılırken Türkiye'de kamuoyundan en büyük tepkiyi ABD Başkanı G.W. Bush almaktadır.

* Bu haklı bir tepkidir. Zira ülkemizde ve dünyada işkencenin siyasi muhalifleri yok etmek, caydırmak, sindirmek ve onlardan bilgi almak amacıyla sistematik olarak uygulanmasının baş sorumlusu ABD'dir.

* ABD askeri okullarında, NATO'da görevli subaylar ile otoriter rejimli ülke subayları eğitilmiştir. Bu okullar dünya çapında büyük bir işkenceci kadro yaratmıştır.

* ABD ve müttefiki gelişmiş ülkeler işkence teknolojisi geliştirerek işkence aletleri üretimini uluslararası bir sektör haline getirmişlerdir, yeni işkence yöntemleri geliştirmişlerdir.

* ABD'nin bu sorumluluğu Bush dönemiyle de sınırlı değildir. Siyasi muhaliflere karşı işkence, işkence altında ölümler, faili meçhul cinayetler, yargısız infazlar, kaçırmalar, kaybetmeler vb yöntemler soğuk savaş döneminin ABD patentli uygulamalarıdır.

* Bu uygulamalar 1970'li yılların başından beri Türkiye'de de yaşanmıştır. Bu, Şili'den Guantanamo'ya Afganistan'dan Irak'a ve Filistin'e uzanan bir süreçtir.

* ABD bu insanlık suçu oluşturan eylemlerinin uluslararası mahkemelerce sorgulanması ve yargılanmasından kaçmaktadır.

* Yurttaşlarının yargılanması için Birleşmiş Milletler (BM) tarafından oluşturulan Uluslararası Ceza Mahkemesi rejimini kabul etmemektedir. (YS/BB)