Tasarı Toplumsal Uzlaşıyı Yaratmaktan Uzak

İçişleri Bakanlığı'nın hazırladığı "Topluma Kazandırma Yasası”nın detayları belli oldu. Hazırlanan tasarıya göre, örgüt yöneticileri yasadan yararlanamıyor. Aynı zamanda yasada örgüt hakkında bilgi verenlerle bilgi vermeyenler arasında ayrım yapılıyor. Tasarıya göre örgüt hakkında bilgi verenler hemen serbest bırakılacak, bilgi vermek istemeyenlere ise kademeli ceza indirimi öngörülüyor.

KADEK lideri Abdullah Öcalan'ın avukatı Doğan Erbaş, yasanın içeriğini eleştiriyor ve "Eğer amaçlanan Türkiye'de demokrasiyi getirmek, geçmişin yaralarını sarmak ise bu yasa bu içeriğiyle bunu sağlamaktan uzak" diyor.

Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu da yasa hazırlanırken hiçbir sivil kuruluşun görüşlerine gerek duyulmamasını eleştiriyor.

1998'de yakalanarak Türkiye'ye getirilen PKK'nin önceki liderlerinden Şemdin Sakık'ın kardeşi Sırrı Sakık da yasanın öncekilerden farklı bir sonuç yaratmayacağını savunuyor.

Yasa hakkında Bianet'e konuşan Erbaş, Tanrıkulu ve Sakık'ın görüşleri şöyle:

Erbaş: ABD planına benziyor

* Yasa tasarısı, Türkiye'nin karar verdiği bir düzenlemeden çok ABD ile işbirliği içinde hazırlanmış bir tasarıya benziyor. Bunu söylememizin nedeni belirtilen gerekçede Ortadoğu'daki örgütlerin zayıflatılması yönündeki ifadeler. Bu nedenle bir ABD planına benziyor daha çok. Eğer amaçlanan Türkiye'de demokrasiyi getirmek, geçmişin yaralarını sarmak ise bu yasa bu içeriğiyle bunu sağlamaktan uzak.

* Yasada hâlâ örgüt üyelerine bilgi vermesi zorunluluğu dayatılıyor. Bu açıdan kriminal bir bakış yaklaşım görüyoruz. Önceki deneyimlerimizin de gösterdiği gibi örgütle ilgili bilgi vermek pratikte tam bir kaosa yol açacaktır. Bilgi vermek istemeyenler bilgi vermek için zorlanabilir.

Tanrıkulu: Sivil inisiyatiflere başvurulmadı

* Bu tür yasaların toplumun geniş kesimleriyle görüşülerek oluşturulması gerekiyordu.

* Tasarıda, örgüt üyelerine örgüt hakkında bilgi verme zorunluluğunun getirilmesi şartı önceki yasaları çağrıştırıyor. Bu zorunluluk uygulamada çok fazla soruna yol açacaktır. Örneğin "bilgi"den bahsedilirken hangi bilgiyi isteyecekler? Bu bilgiyi nasıl isteyecekler vs. konularda zorluklara yaşanacaktır. Bu yasanın da örgüt liderlerini kapsamaması beklentilerden uzak.

* Bizim ve diğer sivil örgütlerinin görüşlerine başvurulmadı. Biz bir ay önce dokuz baro ile birlikte bir tasarı hazırladık ve Adalet Bakanlığına gönderdik, onlar da İçişleri Bakanlığına göndermiş, ancak bir aydır bize herhangi bir yanıt verilmedi.

Sakık: Bunu hak etmiyoruz

* Öbür yasalara göre, söylemde bir yumuşama var ancak, toplumsal bir uzlaşı aranıyorsa bu ancak genel siyasi af ile mümkün olabilir. Böyle bir yasayı hak etmediğimizi düşünüyorum. Tasarıda öncekiler gibi çekinceler konuluyor. Çekincelerle olumlu bir sonuca varılamaz.(HA/BB)