Sinter İşçileri Patrona, Hükümete ve Hukuksuzluğa Karşı Yürüdü

"Direnişte olduğumu sekiz aylık süre boyunca gördük ki ne iktidar ne de muhalefet işlerin yanında. İşçiysen tüm kapılar yüzüne kapanıyor. Yargının adalet kapıları bile..."

Kriz gerekçesiyle işlerine son verilmesinin ardından 18 Aralık 2008'den bu yana direnişe geçen ve tek kadın olan Sinter Metal işçilerinden Lale Balta dün (4 Ağustos) görülen işe iade davasının 13 Kasım'a ertelenmesini eleştirdi. "Haklarımızı alana kadar direnmeye devam edeceklerini" bianet'e söyledi.

"Direnişin dünkü duruşmaya kadar güzel ilerlediğini, ancak dünkü duruşmanın morallerini bozduğunu" ifade eden işçilerden Hasan Avcı da "kolay değil. Zorlu bir mücadele ama sonuna kadar gideceğiz" dedi ve ekledi:

"Çünkü Sinter işçilerinin mücadelesi aslında Ümraniye Dudullu Organize Sanayi Bölgesi'ndeki tüm işçilerin mücadelesi. Biz kazandığımızda oradaki tüm işçiler kazanmış olacak."

"Köle değil işçiyiz, örgütlüyüz güçlüyüz"

Bugün saat 12.00'de Taksim meydanında bir araya gelen Birleşik Metal-İş üyesi Sinter işçilerine Genç-Sen, atv-Sabah grevcileri, DİSK, SDP, Sosyalist Parti, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, Genel-İş ve Deri-İş sendikalarının yanı sıra Hakan Tahmaz, Tayfun Görgün ve ÖDP Genel Başkanı Alper Taş ve Avrupa Metal İşçileri Federasyonu Politik Danışmanı Tony Murphy (EMF) de katıldı.

"Sinter işçisi direnişin simgesi", "AKP yasanı al başına çal", "Yaşasın sınıf dayanışması", "Geç gelen adalet adelet değildir", "yılgınlık yok, direniş var" sloganlarıyla Galatasaray Lisesi'nin önüne yürüyen kitle işten çıkartılan 380 Sinter işçisinin geri alınmasını istedi.

Burada konuşan Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, işe iade davasıyla birlikte hukuk sisteminin nasıl işlediğinin görüldüğünü belirterek mahkemeyi eleştirdi. Serdaroğlu, konuşmasında hükümete seslendi: "Sinter işçilerinin mağdur edilmesin."

"Patronlar işçi haklarını gasp ediyor, hükümet seyrediyor"

Örgütlenmenin önüne konulan 12 Eylül yasalarına vurgu yapan DİSK'ten Görgün ise siyasi iktidarın emekçilere yönelik saldırılarının arttığını belirtti.

"Patronlar hukuku işçilerin haklarını gasp etmek için kullanılıyor ve hükümet de buna seyirci kalıyor."

"Dünkü duruşmanın tam bir saçmalık olduğunu" ifade eden EMF'den Murphy konuşmasına şöyle devam etti:

"Duruşmadaki tavır işçi sınıfına yapılan saldırıların göstergesidir. Toplu sözleşme ve örgütlenme hakkı uluslararası çapta kabul edilmiş ve altına imza atılmış haklardır. Avrupa Birliği'ne (AB) girmek isteyen Türkiye'nin işçi hakları konusundaki tavrı düşündürücü."

Murphy, "Sinter işçilerinin mücadelesini ve uğradıkları hak ihlallerini hem AB komisyonlarında hem de diğer ülkelerdeki işçi toplantılarında anlatacaklarını" sözlerine ekledi.

Eyleme yaklaşık 200 kişi katıldı.(BÇ)