Sinop Nükleer Karşıtı Platformu: ÇED Başvurusu Eksiklerle Dolu
.jpg)
Nükleer santralin yapılmasının planlandığı İnceburun mevkiinin denizden görünüşü.
Sinop'a yapılması plananlanan nükleer santrali ile ilgili Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) başvuru raporu ortaya çıktı. Proje sahibinin EÜAŞ International ICC, proje mevkiinin ise Sinop ili, Merkez ilçesi, Abalı Köyü, İnceburun mevkii olarak gösterildiği başvuru raporu Sinop Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü sitesinde yayınlandı.
TIKLAYIN - Nükleerde Son Durum: Sinop'ta 'ÇED' Bilmecesi, Akkuyu'da Lisans Aşaması
ÇED Halkın Katılım Toplantısının ise 6 Şubat 2018 tarihinde yapılacağı duyuruldu.
"Atıkların nereye gideceği belli değil"
Sinop Nükleer Karşıtı Platform Sözcüsü Murat Şahin, bianet'e yaptığı açıklamada "Bu başvuru formunda başta atıkların nereye gideceği konusu eksik" diyor ve ekliyor: "Orada ormanlık alan olmadığından bahsediliyor ki bu doğru değil. Sinop ile ilgili süreç Akkuyu'dan da hızlı geliyor. Oldu bittiye getirilmeye çalışılıyor. 279 sayfalık bir rapor var ama tesislerin ne kadarı santral ne kadarı atık alanı net değil.
"Peşini bırakmayacağız"
"Her şey yuvarlak olarak belirtilmiş. Başvuru dosyasında ne kadar deniz suyu kullanılacağı bile net ifade edilmiyor. Ayın 6'sındaki bilgilendirme toplantısına gidip sorularımızı soracağız. Ancak ne hikmetse bu toplantıyı şehir dışında, ulaşımı zor bir bölgede, sadece 180 kişilik bir salonda yapıyorlar. Tabii ki peşini bırakmayacağız."
NGS proje alanında arazi kullanımı
Başvuru raporunda arazi kullanımıyla ilgili "İnceburun Orman İşletme Şefliği tarafından sağlanan ÇED İnceleme Değerlendirme Formunda yer aldığı üzere, Sinop NGS Projesi için tahsis edilen alanın tamamı Devlet Ormanı (endüstriyel orman) olup, 10.104.000 m² (1.010,4 ha)'dir (bkz. Şekil I.2) ve bu alanın yaklaşık olarak 1.025.100 m²'sinin (102,5 ha) Santral alanı olarak kullanılması planlanmaktadır" ifadeleri yer alıyor. Ancak, Nükleer Karşıtı Platform'a göre 'devlet ormanı' olarak geçen alanın da dahil olduğu alanın nükleer santralin getireceği en büyük kayıplardan biri olacağını söylüyor.
TIKLAYIN - Almanya 2018'e Nükleer Reaktör Kapatarak Girdi
4 ana reaktörden bahsediliyor
ÇED başvuru raporunda "Sinop NGS, her biri Nükleer Ada (NA), Türbin Adası (TA), yardımcı tesisler ve diğer birimleri kapsayacak dört (4) nükleer üniteden oluşacaktır" ifadeleri yer alıyor. Ancak Nükleerle Mücadele Platformu'na göre bu tesislerin içindeki dağılım da net değil.
TIKLAYIN - ÇED Başvuru Raporunun Tamamı
Projeyle ilgili sunum kısmında ise "Japonya ile ülkemizin ikinci nükleer güç santrali projesi hayata geçirilecek ve aynı zamanda ülkemizde nükleer güç sanayisinin geliştirilmesi de sağlanacaktır" denilerek şu ifadeler yer alıyor:
İlk reaktör için 2025'i planlıyorlar
"Türkiye ve Japonya arasında imzalanan Hükümetlerarası Anlaşma'nın eki olan Ev Sahibi Hükümet Anlaşması'na göre Ülkemizde her biri net 1.140 MWe elektriksel kurulu güce sahip toplam dört (4) adet ATMEA1 Reaktörü tipi nükleer güç ünitesi kurulacaktır. Reaktörler Mitsubishi Heavy Industries Ltd. ve AREVA yatırım ortaklığı olan ATMEA Firması tarafından geliştirilmiştir.
"Sinop Nükleer Güç Santrali, ısı kaynağı olarak kısmen zenginleştirilmiş uranyum dioksit ile gerçekleştirilen nükleer reaksiyon sonucu açığa çıkan enerjinin kullanıldığı bir termik güç santralidir. Proje alanının kaplayacağı toplam arazi, yaklaşık 1.010,4 hektarlık Devlet Ormanı olarak sınıflandırılmış alandır.
"Sahada kazı çalışmalarına 2019 senesinde başlanması ve ilk reaktörün 2025 senesinde devreye alınması planlanmaktadır. İnşa
edilecek her bir reaktörün kullanım ömrü işletmeye alınmasından itibaren 60 yıldır."
TIKLAYIN - Ural Dağları'nda Nükleer Alarmı: Radyoaktif Seviye Bin Kat Arttı
"Avrupa'nın enerji çöplüğü olmayacağız"
Nükleer Karşıtı Platform, kamuoyuna yaptığı son açıklamada "Biz, Nükleer Santraller ve Termik santrallerle ülkemizin güzelliklerini kirleterek Avrupa'nın kalorifer bacası ve kirli enerji çöplüğü olmayacağız. Buna izin vermeyeceğiz. Kim ne derse desin söz konusu bölgeye o kirli teknoloji kurdurtmayacağız. Kamuoyuna duyururuz. Nükleere inat yaşasın hayat!" demişti. Şahin, açıklamanın arkasında olduklarını ve 6 Şubat'tan sonra yeni bir değerlendirme yapacaklarını da kaydetti. (PT)
