Silahlanmaya Değil Memura Kaynak

Kamu Emekçileri Sendikası'na bağlı (KESK)Eğitim ve Kültür Emekçileri Hatay Şube Sekreteri Meryem Kılıç yaptığı basın toplantısında, Eğitim-Sen'in taleplerini anlattı.

Kılıç, taleplerimiz karşısında bütçe yok diyenlere kaynak gösterelim" dedi.

Hükümet tarafından 'Kaynak yok, fedakarlık' lazım önerisini eleştiren Kılıç basın toplantısında şunları söyledi:

"Kamu emekçisi yoksul bile değil"

* Bugün ortalama 400 milyon ücret alan kamu emekçisi yoksul bile değil.

* Son 5 yılda ücretlerimiz yüzde 51 oranında eridi, ücretlerdeki adaletsizlik büyüdü.

* Diyorlar ki; 'Kaynak yok fedakarlık lazım' o halde bırakın bütçeyi biz hazırlayalım, kaynakları size gösterelim. Bütçeyi biz emekçiler hazırlarsak fedakarlığı vurguncudan isteriz, fedakarlığı sermayeden isteriz.

* Kaynak sermayenin vergilendirilmesidir, kaynak faiz ve silahlanma giderlerinin küçültülmesidir, kaynak üretim ve istihdamı esas alan politikalardır. Kaynak, yolsuzluklara darbe vuracak açık, denetlenebilir ve demokratik bir kamu yönetimindedir.

"İMF'den yana olana oy yok"

* Kamu emekçilerine ve sendikalarına yönelik idarecilerin taraflı uygulamaları bir an önce son bulmalı, sendikal faaliyetler güvence altına alınmalıdır.

* Toplu sözleşme ve grev hakkı içermeyen, sendikal alana yasaklar ve sınırlar getiren 4688 sayılı yasa taleplerimiz doğrultusunda değiştirilmeli, kamu çalışanlarına siyaset yasağı derhal kaldırılmalıdır.

* Seçimler yaklaşırken bütün partilere sesleniyoruz: Uluslararası Para Fonu'ndan (İMF) yana olan, kamunun tasfiyesinden yana olan, ücretlerin erimesinden yana olan, anti demokratik yönelimden yana olan, baskıcı olan, gericilikten yana olan, emek ve demokrasiyi eksenine almayan hiç bir partiye oy vermeyeceğiz.

* Komik rakamlarla bordromuzu işgal eden sosyal yardımlar yükseltilmelidir.

* Aylığımız tutarında yılda 4 kez ikramiye ödenmeli.

* İşverenin yaptığı yasal soygun son bulmalı, gasp edilen zorunlu tasarruflarımız reel kayıplar karşılanarak derhal, nakden ve bir defada ödenmeli.

* Sadece ücretlerimiz değil çalışma koşullarımız da insanca yaşanır olmalı! Kamu hizmetlerini tırpanlayan zihniyet, çok işi az sayıda kamu emekçisi ile görmeye çalışıyor.

* Bizleri devletin sırtında kambur gibi göstermeye çalışıyor. Saatlerce çalıştığımız yetmezmiş gibi günlerimiz fazla mesai ve nöbetlerle geçiyor, angarya yaptırılıyor.

"İş güvencesinden yanayız"

* Günlük çalışmamız 7 saati aşmamalı, yıllık ve mazeret izinlerimiz uzatılmalı.

* İş güvencemize göz dikenlere, esnek çalışmayı, taşeronlaştırmayı, norm kadroyu, performans sistemini, toplam kalite yönetimini dayatanlara, tek yanlı uygulamalara ve keyfiliğe karşı "tarafız" diyoruz.

* Sağlığımızı tehdit eden, bizleri meslek hastalıkları ve iş kazalarıyla yüz yüze bırakan koşullara karşı önlem ve yaptırım istiyoruz.

* Çalışma yaşamını ilgilendiren bütün komisyon ve kurallarda eşit katılım sağlanmalı.

* Doğum izinleri ücretli 18 haftaya çıkarılmalı, anne ve baba dönüşümlü 1 yıl ücretsiz izin kullanabilmeli. (NK)