Son günlerde yaşanan terör, şiddet ve gerilime ilişkin gelişmeleri değerlendirmek üzere, 10 Nisan 2006 Pazartesi günü, Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun Ankara'daki genel merkezinde bir araya gelen Emek Platformu Başkanlar Kurulu, dün (11 Nisan) bir sonuç bildirgesi yayınladı.
Emek Platformu, kitlelerin sindirilmesi için yaygınlaştırılan korkunun ve paranoyanın egemen olduğu çözümler yerine, hukukun, demokrasinin ve özgüvenin etkin olduğu sağlıklı çözümlere ihtiyaç olduğunu belirterek, "Sadece silahların konuştuğu yerde sivil ve demokratik çözümler gündeme gelemez" dedi.
Çatışan bir etnik milliyetçilik yerine, kolektif dayanışma
Herkesin, tartışmalara şiddetten uzak özgür bir zeminde ve özgür bir zihinle katılması gerektiğine ifade eden Emek Platformu özetle şu görüşlere yer verdi:
"Çok yönlü, acil ve öncelikli çözümler üretmek, herkesin onurlu bir yaşam sürme özgürlüğünü sağlayacak siyasi çözümlere ve yaklaşımlara ihtiyaç vardır.
'Öteki' üzerine kurulu, nefretten beslenen, dışlayıcı, çatışan bir etnik milliyetçilik yerine, farklı görüş, düşünce, öneri ve kolektif, ortak bir coşku ile toplumumuzu birlikte ve dayanışma içerisinde tutmak asıl olmalıdır."
"Şiddetin Sonu Çözümsüzlük"
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (TÜRK-İŞ) bağlı 44 sendika şubesi, Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB), İstanbul Tabip Odası ve Türkiye Yazarlar Sendikası'nın da içerisinde bulunduğu 47 kurum, Türk ve Kürt halkında gerginlik yaratan provokasyon ve şiddet karşısında barış ve sağduyu çağrısı yaptı.
İstanbul Mimarlar Odası'nda 47 kurum adına basın açıklamasını okuyan KESK şubeler Platformu dönem sözcüsü Gürsel Ümitsever, "Otobüslerin yakılması, çocukların ve kadınların öldürülmesi kabul edilemez. Masum insanların ve askerlerin ölmesine yol açan bir sertlik politikasının varacağı yer çözümsüzlük, daha çok acı, toplumun terörize edilmesi, demokrasinin rafa kaldırılması ve güvenlik tedbirlerinin sertleştirilmesi olacaktır" dedi.
Çözüm tartışmalarına fırsat tanınmalı
Ümitsever, hükümetin, talepte bulunan Kürt vatandaşına terör örgütü suçlamasıyla yaklaşmaması, seçilmiş temsilciler üzerinde baskı oluşturmaması ve halkın acılarını giderecek bir sahiplenme içinde olması gerektiğini belirterek, "Kürt sorununun çözümü için tartışmalara fırsat tanımalıdır" diye konuştu.
Terör ve şiddetin yükselmesinden her zaman olduğu gibi en çok zararı işçiler ve emekçilerin göreceğini kaydeden Ümitsever, şöyle devam etti:
"Gelişmeleri bir fırsat olarak değerlendiren egemen güçler, hemen terör yasalarının çıkarılması ve sertleştirilmesi tartışmaya açmaktadır. Medya halkın birliğini, Türk ve Kürt kardeşliğini tahrip eden kışkırtıcı yayınlar yapmaktan vazgeçmelidir.
Diyarbakır'da tutuklanan sendikacılar serbest bırakılsın
Şiddeti ortadan kaldırmanın yolu, terörle mücadale yasasındaki hükümleri artırmak, demokratik hakları baskılamak değil; barışı geliştirecek bir açılım sergilemekten geçer."
Ümitsever ayrıca, Diyarbakır olaylarından sonra tutuklanan Tes-İş Diyarbakır Şube Başkanı Ali Öncü ve Tüm-Bel Sen Diyarbakır Şube Başkanı Edip Yaşar'ın serbest bırakılmasını isteyerek, tutuklama ve göz altıların son bulmasını istedi. (KÖ)