"Başbakanının kandırılması hiç hoşumuza gitmedi. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'ndan aldığını tahmin ettiğimiz bilgiler ile SEKA İzmit hakkında açıklamalar yapan Başbakan, kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesine aracı oldu".
Destek veren 16 kişiye gözaltı
SEKA İzmit İşletmesi'nin kapatılmasına karşı fabrikaya kapanan işçilere destek vermek amacıyla fabrika önünde nöbet tutan Haklar ve Özgürlükler Cephesi'ne mensup 2'si kadın 16 kişi, polis tarafından gözaltına alındı.
20 Şubat Pazar gününden itibaren fabrikanın önünde çadır kurup nöbet tutan 16 kişinin, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşlerini düzenleyen 2911 Sayılı Kanuna muhalefet ettikleri gerekçesiyle gözaltına alındığı bildirildi.
Erdoğan: "Siyasi şov yapıyorlar"
Başbakan Erdoğan, Afrika gezisi sırasında bir televizyon kanalında katıldığı canlı yayında SEKA'daki 750 işçinin istismarın kurbanı olduğunu iddia etti.
SEKA'nın siyasi şov merkezi haline dönüştürüldüğünü öne süren Erdoğan, "Artık daha fazla tahammül edemeyiz. Yasal merciler kararlarını vermiştir, yürütme gerekli uygulamayı da yapmak durumundadır, yapacaktır" dedi.
Erdoğan, bu tesislerin ekonomik ömrünü doldurduğunu, devlete yük olmaktan başka yararı bulunmadığını savundu.
Tesislerin, her yıl asgari 30 trilyon lira civarında sübvanse edildiğini anlatan Erdoğan, "Türkiye'nin kağıt ihtiyacını zaten özel sektör karşılıyor. Niçin biz burada hala bunu yapalım" dedi. Kapatma kararı verilince işçilere çeşitli iş alternatifleri önerildiğini ifade eden Erdoğan, bunun olumlu yaklaşım görmediğini söyledi. Erdoğan şöyle dedi:
"Biz bu zararları kalkıp vatandaşımıza ödetemeyiz. orada direnenler bilsinler ki 30 trilyonu, iş bulamayanların hakkından alıyorlar. Buna kimsenin hakkı yok. bu hükümet, oradaki 750 kişinin karşısında, onlara düşman değildir."SEKA işçileri: "Başbakan kandırılmış"
SEKA işçilerinin Başbakan Erdoğan'a açıklamalarına yönelik www. sekaizmit.com adlı İnternet adresinden yayınladıkları yanıtın tamamı şöyle:
R.T.E: "Türkiye'nin kağıt ihtiyacını zaten özel sektör karşılıyor. Niçin biz burada hala bunu yapalım"
S.İ.: Kağıtta Üretim Daralıyor, İthalat hızla artıyor
R.T.E.: "SEKA gibi tesislerin devlete yük olmaktan başka bir yeri yok"
S.İ.: SEKA'ya 1980'li yıllardan bu zamana yenileme adına yatırım yaptırılmadığı için SEKA bu hale geldi. Bu haldeyken bile 6 miyon $ kendini bir kaç ayda amorti edebilecek yatırımlarla kar edebilir hale gelmesi raporlarla sabittir. Yıllarca makineler bilerek durdurulmuş, siparişler geri çevrilip müşteriler özel sektöre yönlendirilmiştir. Üretim yaptırılmayan bir fabrika nasıl kâr yapabilir ki?
R.T.E.: "Oradaki çalışanları başka tesislere aktarmak istedik kabul etmediler"
S.İ.: Bizlere sunulan öneri 4-C maddesi. Alacağımız ücret genelde 460 YTL. Türkiye'de açlık sınırı 523 YTL (Şubat 2005). Teklif ortada.
R.T.E.: "Şu anda aylık 2 milyara yakın ellerine geçen para var."
S.İ.: Tablo No: 1
OCAK 2005 İTİBARİYLE
(VERGİ DİLİMİ EN DÜŞÜK SEVİYEDE İKEN %15)
|
R.T.E: "Şu anda ortalama 40 milyar tazminatları yatırılmış durumda"
S.İ.: SEKA'da son iki yıl içerisinde emekliliği dolan 600'e yakın işçi emekli edildi. (Zarar olarak gösterilen onlarca trilyonun içinde bu işçilerin tazminatları da var) Bu demektir ki en çok 24 senelik işçi var. Bunun yanında asker dönüşü olup hiç tazminat haketmeyen arkadaşlarımız da var. Ortalama 185 yıl diyelim. Yıllık kıdem tazminatı ne kadar; 1.639.000.000 TL . Hesabı siz yapın. En eski işçinin bile 40 milyar alamadığını göreceksiniz. (Tablo No: 1)
R.T.E.: "Büyükşehir Belediyesine devasa bir park kazandırmak istedik"
S.İ.: Kocaeli Büyükşehir.Belediyesi'nin(KBB) elinde böyle yerler var. Bildiğimiz kadarı ile daha yeni Bekirpaşa sınırları içinde yer alan Doğu Kışla ve Cephanelik mevkiini K.B.B.'nin kullanımına açıyorsunuz. Bu araziler SEKA arazisinden daha küçük değil.
R.T.E.: "30 trilyonu bilsinler ki başka fakirlerin hakkından alıyorlar"
S.İ.: SEKA işçisinin kimsenin parasında gözü yok. Kaldı ki yatırım teklifi değerlendirildiği takdirde o fakirlerden 300- 400 kişi daha iş sahibi olup evine ekmek götürür.
R.T.E.: "Bu 750 kişi istismarın kurbanıdırlar"
S.İ.: İş hakkını feshettiğiniz işçi sayısı 750 değil 587 . Size nasıl bir bilgi geldi bilmiyoruz. Ancak işçiler bu eylemlerin 14 Aralık'tan önce başlaması için sendikalarına baskı yaptı. Sizin bakan ve milletvekillerinizin verip tutmadığı sözler sebebiyle geç bile başlandı. Biz işçiler sendikamızın kararlarına saygı duyduk ve bu gecikmeyi sorun yapmadık. Şu anda sendikacılarımız bir kişiyi bile zorla burada tutmamaktadır. Şunu da bilin ki bu saatten sonra sendikacılarımız "Haydi arkadaşlar çıkıyoruz" derse onlardan da hesap sorarız.
R.T.E.: "Çalışacak olan arkadaşlara iş bulmak için gerekirse ben bile devreye girerim. Ancak bu 2 milyar maaş olmaz."
S.İ.: Elbette bu kadar olmaz. Bu bizim maaşımıza %100 'den fazla zam yapmanız demek. Bize iş için yardımcı olmanıza da gerek yok. Şu anda zaten 4-C kapsamında çalışmak istesek (ki istemiyoruz) buna kanuni olarak hakkımız var.
R.T.E.: "Gerekirse onları 4-C denilen statüye sokabiliriz. Bunun dışında birşey yapamam."
S.İ.: Böyle bir uğraşa gerek yok. (Yukarıdaki paragraf)
R.T.E.: "Orayı siyasi rant merkezi yaptılar. Buna artık daha fazla müsade edemeyiz. Yürütme gerekli olan uygulamayı da yapmak durumundadır ve yapacaktır."
S.İ.: SEKA'nın siyasi rant merkezi yapılmasının suçlusu kesinlikle biz değiliz. Kararın iptali için açılan dava Ankara 9. İdare mahkemesinde esastan görüşülürken, bizim iş akitlerimizin feshedilmesine, mahkemede olan bir kararın uygulamasında bu kadar acele edilmesine sebep nedir? Yoksa Balıkesir SEKA'daki gibi mahkemenin kararı iptal etmesinden mi çekindiniz? Yürütmenin başlangıcı yargının bittiği yer değil midir? (Sİ/KÖ/TK)