Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İzmir Şubesi Cezaevi Komisyonu, Şakran Cezaevi’nde Çocuk ve Gençlik Ceza İnfaz Kurumu’nda çocuklara işkence yapıldığına dair bir rapor yayımladı.
Çocukların tek başına karanlık hücrelere kapatıldığı, sünger odada dövüldüğü, gerekli durumlarda hastaneye götürülmediği ve ikinci müdür tarafından hortumla dövüldüğü yönündeki iddiaları ilettiğimiz cezaevinden ismini vermek istemeyen bir memur, iddiaların yalan olduğunu söyledi.
“Hani beş yıldızlı otel derler ya, biz burada çocuklara 10 yıldızlı otel koşulları sunabilmek için çalışıyoruz” diyen memur, tüm tutuklu ve hükümlü çocukların rahatsızlandıkları zaman ring araçlarının durumuna bağlı olarak mutlaka hastaneye sevk edilmeye çalışıldığını ifade etti.
Raporu hazırlayanlardan Avukat Serdar Gültekin ise bianet’e yaptığı değerlendirmede bahsedilen otel konforunun kesinlikle gerçeği yansıtmadığını ve Şakran Cezaevi’nde açıldığı günden bu yana sistematik işkence olduğunu söyledi.
Gültekin: Alenen işkence var
ÇHD İzmir Şubesi Cezaevi Komisyonu’ndan görüştüğümüz Serdar Gültekin, gelen başvurular çerçevesinde İzmir çevresindeki cezaevlerine mümkün olduğu kadar rutin ziyaretler gerçekleştirdiklerini, Şakran’a dair de iki ayrı başvuru gelmesi üstüne cezaevinde gittiklerini ve çocuklarla görüştüklerini söylüyor.
“Cezaevinin içini gezmemiz ve kontrol etmemiz mümkün olmuyor ama çocuklarla yüz yüze sohbet edebiliyoruz. Bu gidişimizde iki ayrı çocukla ayrı ayrı görüştük.
“Cezaevi çalışanları size süngerli oda ya da işkence uygulaması olmadığını ileri sürmüş. Ancak biz olduğunu biliyoruz. Bize süngerli oda olduğunu söyleyen kişilere orayı ayrı ayrı tarif ettiriyoruz. Birbirinden habersiz iki ayrı çocukla yaptığımız görüşmelerde çocuklar süngerli odayı da hücreleri de aynı şekilde tarif ettiler.
“Dolayısıyla orada süngerli oda da var, hücre de var, ikinci müdür çocukları hortumla da dövüyor.
“Mesela ben o hortumu da birbirinden habersiz çocuklara tanımlattım. Aynı şekilde, aynı renkte ve aynı uzunluktaki hortumu tarif ettiler. Hortumla dövüldüklerini söyleyen çocuklardan hortumun yarattığı izleri tanımlamalarını istedik. İçi boş bir plastikle insan vücuduna vurduğunuz zaman iki mor çizgi çıkar, ortasında beyaz bir iz kalır. Çocukların ikisi de dayak yedikten sonra kalan izleri bu şekilde tanımladılar.
“Bahsedilen otel konforu falan kesinlikle yalan ve yapılanlar tek kelimeyle işkence. Bu işkence uygulaması sadece bir iki çocuğa da değil, sistematik olarak tüm çocuklara yapılan bir uygulama.
“O cezaevinde kalan ve uyku hapı almadan uyuyabilen çocuk sayısı üç dört kişi. Diğerleri hap almadan uyuyamadıklarını söylüyorlar. Çoğunun psikolojisi bozuk. Deterjan yutup intihara kalkışan var. Üstelik bu cezaevindeki uygulamalar sadece bugüne ait değil. Bu cezaevi açıldığından beri aynı uygulamalar var.
“Çocuklar normalde üç kişilik odalarda kalıyorlar ama ceza aldıklarında tek kişilik hücrelere konuluyorlar. Mevzuat açısından çocukların değil hücre, tek başına karanlık odaya konması dahi yasak. Kelepçe, zincir ya da sınırlayıcı hiçbir bağ takılmaması gerekiyor ama bu cezaevinde bunların hepsi yapılıyor.”
ÇHD: Sorumlular yargı önüne çıkarılsın
ÇHD’nin hazırladığı raporda cezaevinde suç işleyen, suça karışan veya suç işlenmesine göz yuman her kim varsa, açığa çıkartılması ve yargılanması talep edilirken, tüm sorumluların yargı önüne çıkartılarak cezalandırılmalarının sağlanması konusunda kararlılık dile getirildi.
Ailelerinden ayrılan çocukların ulusal ve uluslararası mevzuat ve kurallar çerçevesinde koruması ve kollamasının, devlet görevlileri bakımından yasal bir zorunluluk olduğunun hatırlatıldığı raporda cezaevine ilişkin sorunlar şöyle sıralandı:
* Hekime Erişim ve Tedavi Hakkının Engellenmesi
* İşkence ve Onur Kırıcı Muamele/Süngerli Oda
* Tecrit İşkencesi
* Başvuru ve Şikâyet Hakkının Engellenmesi
* Sosyal Etkinliklerden Faydalanma Hakkının Engellenmesi (EKN)
* Raporun tamamı için tıklayınız.
