PIT: Irakta Herkesin Soydaşı Var!

Esas olarak New York'taki Türkiyelilerin oluşturduğu PIT, Türkiye ve dünyadaki barış aktivistlerini, etnik veya dini kökenine bakılmaksızın kime yönelik olursa olsun Irak'ta (ve her yerde) yaşanan her tür ayrımcılığa, insan hakları ihlaline ve işgale karşı çıkmaya çağırdı.

"Etnik kökenine bakmaksızın bütün insanları, sırf insan oldukları için ‘soydaşımız’ olarak görmedikçe ve milliyetçiliğin/ırkçılığın her türlüsüyle hesaplaşmadıkça, yalnızca ‘savaşa hayır’ demek ne yazık ki yeterli olmayacaktır."

Türkmenleri öne çıkarmak

PIT, "Türkiye medyası ve devletinin yeniden Irak'ta yaşayan Türkmenlere odaklanması, Türkiye ve gönüllü 'dış temsilcilikler' kanalıyla yurtdışında çeşitli yürüyüşler yapılması ve Türkiye'de yaşayan insanların Irak'taki yegane ‘soydaşı’ sayılan Türkmenlerin haklarının ihlali durumunda güvenliklerinin sağlanması için gerekirse Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bölgeye girmesi taleplerine" dikkat çekiyor.

PIT'e göre; Iraklı Türkmenlerin de, Kürtler, Asuriler ve Şii Araplar gibi Saddam Hüseyin rejiminde iktidardan dışlanan etnik/dini gruplardan biri olduğu ve bu yüzden çeşitli baskılara uğradığı ve haklarının çiğnendiği doğrudur.

"Ancak Türkiye'nin Irak'ta yıllardır baskı altında yaşayan çok geniş ve çeşitli nüfus içinde 'soydaş' gerekçesiyle Türkmenleri diğer gruplar aleyhine öne çıkarması en azından manidardır."

PIT, tespitini şöyle açıklıyor:

* Türkiye Cumhuriyeti devleti kendi çıkarları için ve "soydaşlık" durumunu bir bahane olarak kullanarak Türkmen sorununa eğiliyor. Türkmenlere yapılan haksızlıklar yıllardır milliyetçi cenahta dillendirilen Musul-Kerkük'ün "Türk yurdu" olması arzusu için bir mazeret olarak gösteriliyor.

* Türkiye Cumhuriyeti devleti yıllardır süregelen Kurt paranoyasının son gelişmelerle daha da depreşmesi yüzünden bölge üzerinde söz sahibi olmaya çalışıyor.

* Devlet bölgede oluşması muhtemel federatif bir Kürt Devletini kendi topraklarında yıllardır çöz(e)mediği bir sorun açısından tehlike olarak görüp, bunun çözümünü kendi topraklarını demokratikleştirmek yerine "soydaşlara yardım" bahanesiyle milliyetçi-ırkçı bir refleksle diğerine müdahalede ve çözümsüzlüğün devamında aramaktadır.

* "Soydaşlık" meselesine dar ve yüzeysel bir şekilde bakılsa bile Türkiye'de yaşayan insanların Irak'taki yegane "soydaşı" Türkmenler olamaz. Türkiye'de Kürtler ve Araplar da yaşamaktadır ve bu anlamda herkesin Irak'ta "soydaşı" bulunuyor.

PIT, Türkmenlerin yegane soydaş grubu olarak tanımlanmasını, Türkiye'deki rejimin kendi yurttaşları arasında Türk olmayanları nasıl dışladığının ve kendilerini Türk olarak ilan etmedikçe toplumun "asli" unsuru olarak kabul etmediğinin bir göstergesi olarak yorumluyor.

Önce yıktılar, şimdi yapacaklar!

PIT, 10 Nisan sonrası Irak'taki işgalin yeni bir aşamaya girdiğini söylüyor ve "koalisyonu" oluşturanların Irak'ın yeniden inşasında söz sahibi olamaya çalışacakları değerlendirmesi yapıyor.

Açıklamada; yeniden inşa, "bombalarıyla yıktılar, yıkanların şirketleri yıkılanı yapacak, petrol ve bölgenin kontrolü için de yeni bir idari yapılanma" şeklinde açıklanıyor.

İşgal derhal sona ermeli

PIT, Irak'taki durumla ilgili taleplerini şöyle sıralıyor.

* Öncelikle Irak'taki ABD-İngiliz işgali bir an önce sona ermeli ve savaş suçlularını yargılayıp cezalandırmanın yolları aranmalıdır.

* Iraklılara savaşın her türlü tahribatını ortadan kaldırabilmeleri ve tüm politik, dini, etnik çeşitliliklerini kucaklayan bir düzen kurabilmeleri için karşılıksız destek sunulmalı.

* Bölgeden çıkar sağlamaya yönelik herhangi bir dış müdahaleye karşı çıkılmalıdır.

Türkiye Etnik grup mühendisliğinden vazgeçmeli

PIT'ın Türkiye'ye yönelik çağrıları şöyle:

* Irak'ta etnik grup mühendisliği yapmaktan vazgeçmeli ve kendi vatandaşlarına yaklaşımını gözden geçirmelidir.

* Bütün korkularının, paranoyalarının önde gelen nedenlerinden biri olan Kurt sorununu kendi topraklarında asıl olarak kendisinin kangren haline getirdiğini görmeli ve bunun bir benzerini Irak'ta da yaratmamak için hiçbir sebeple bu ülkeye müdahaleyi düşünmemelidir.

* Demokrasiyi önce kendi topraklarına getirip, kendi vatandaşlarına yaptığı her türlü ayrımcılık ve insan hakları ihlalini önlemeye çalışmalıdır. (NM)