Nasuh Mahruki AKUT Başkanlığından İstifa Etti
AKUT Arama Kurtarma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nasuh Mahruki, görevinden istifa etti.
AKUT’tan yapılan açıklamaya göre, hem başkanlıktan hem de AKUT Yönetim Kurulu’ndan istifa eden Mahruki, 29 Kasım 2016’daki Genel Kurul’da AKUT Onursal Başkanı seçildi.
Doğan Haber Ajansı'nın (DHA) haberine göre Mahruki görev değişimini “Dernekte bundan sonra imza yetkim yok. Onursal başkan olarak görevime devam edeceğim. Benim muhalif söylemlerim yüzünden AKUT'a çok baskı geliyordu. Bu sürecin sonunda böyle olmasını uygun gördüm. Başkanlığa Saygun Gökşin devam edecek" diye değerlendirdi.
Mahruki’nin istifasının ardından Genel Sekreterlik görevini sürdürmekte olan Saydun Gökşin Yönetim Kurulu Başkanlığı, Yönetim Kurulu üyesi Ebru Atalay Alp Genel Sekreterlik, AKUT Kocaeli Ekip Lideri ve eğitmen Recep Şalcı ise Yönetim Kurulu üyeliğine getirildi.
Saygun Gökşin hakkında1964 Almanya doğumlu. Öğrenim hayatının büyük kısmını Türkiye’de geçirdi. İngiltere’de bulunan University of Leicester’da kimya eğitimi aldı. 1998 yılından beri AKUT gönüllüsü. Nasuh Mahruki hakkında1968’de İstanbul’da doğdu. 1992 yılında Bilkent Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden, 2004 yılında Milli Güvenlik Akademisi’nden mezun oldu. Milli Sporcu, profesyonel dağcı, yazar ve fotoğrafçı olan Mahruki dağcılık, mağaracılık, yamaç paraşütü, aletli dalış, motor sporları, yelken ve bisiklet sporları yapıyor. Everest Dağı’na tırmanan ilk Türk ve Yedi Zirveler projesini tamamlayan dünyanın en genç dağcısı oldu. Türkiye, İran, Pakistan, Hindistan, Nepal, Sıkkım, Tibet, Bhutan, Moğolistan ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde motosiklet yolculukları yaptı. AKUT Kurucu Üyesi olan Mahruki, aynı zamanda Ulusal Güvenlik ve Stratejik Araştırmalar Derneği, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi, Sualtı Araştırmaları Derneği, Gezginler Kulübü Derneği üyesi ve Ortak İdealler Derneği kurucu üyesi ve Türkiye’deki ASHOKA Vakfı’nın Yönetim Kurulu üyesi. Sözcü’de yazıları yayımlanan Mahruıki’nin “Yeryüzü Güncesi”, “Everest’te ilk Türk”, “Asyo Yolları, Himalayalar ve Ötesi”, “Bir Hayalin Peşinde”, ”Bir Dağcının Güncesi”, Kendi Everesti’nize Tırmanın”, “Vatan Lafla Değil Eylemle Sevilir” ve “Bir Hayalin Peşinde” kitapları bulunuyor. |
Ne olmuştu?
Mahruki’nin A Haber’de katıldığı A Politik programında “Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı vatana ihanetten yargılanacak” sözleri Takvim, Habervaktim gibi çeşitli medya organları tarafından “Cumhurbaşkanına hakaret” diye haberleştirilmişti.
Hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” soruşturma başlatılan Mahruki tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmiş, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Bu sürecin ardından İstanbul valiliği AKUT’un 49 yıllığına kiraladığı ve 15 yıldır da merkez olarak kullandığı binayı 15 gün içinde boşaltmasını istemişti.
Valilik yazısının ardından Mahruki, Sözcü’deki köşesinde şunları yazmıştı:
“AKP’li bazı yerel yönetimler, Orhan Karakurt’un baskısıyla ve yönlendirmesiyle kendi bölgelerindeki AKUT ekiplerine binbir zorluk çıkarıyor, söz verdikleri destekleri iptal ediyor, yıllardır kullandığımız yerleşkelerimizden çıkmamızı, kendimize yeni yer bakmamızı istiyor, bize ihtiyaç duydukları operasyonları bile haber vermiyorlar. Kazazedelerin ve kayıp kişilerin hayatlarını tehlikeye atıyorlar.”
Baskılar nedeniyle Onursal Başkanlığı geçmeye karar verdiğini açıklayan Mahruki, Medyatava’ya da şu açıklamayı yapmıştı:
“Onursal Başkanlığa geçeceğim. Nedeni ise siyasi baskılar. Çok açık olarak bize "Nasuh Mahruki AKUT'un başında olduğu sürece sizi hiçbir operasyona çıkartmayacağız. Hiçbir destek vermeyeceğiz" gibi bir sürü tehditler savuruyorlar. Bunu zaten yıllardır yapıyorlar ancak son süreçte çok artırdılar baskıyı. Biz de oturduk, düşündük taşındık ve kendi içimizde bu kararı aldık. Sonuçta tamamen etik dışı bir uygulama ama AKUT'un da daha fazla bununla uğraşacak hali kalmadı. AKUT'u rahatlatmak için böyle bir şey deneyeceğiz. Bakalım bundan sonra ne değişecek ben de çok merak ediyorum açıkçası. İş inatlaşma noktasına geldi ve bizim derdimiz hayat kurtarmak neticede. Sonuç olarak bunu denemekten başka da çıkar yol bulamadık." (EA)