Amerika'nın en saygın üniversitelerinden biri olan Cornell Üniversitesi'nin yaptığı araştırma, kendilerini ileri derecede dindar sayan Amerikalı Cumhuriyetçilerin, dindar olmayanların ve Demokratların değil ama Müslümanların sivil haklarının sınırlandırılmasından yana olduklarını ortaya çıkarıyor.
Araştırma aynı zamanda Amerikalıların, televizyon kanallarındaki terör korkusu içeren ve Müslümanların haklarının kısıtlandırılmasını işleyen programları daha dikkatle izlediklerini de ortaya koyuyor.
Kamuoyu araştırması sonucuna yönelik olarak "Üzücü, rahatsız edici fakat beklenmedik değil" diyen Müslüman Amerikan Derneği Yöneticisi Mahdi Bray "ülke alışıldık bir savaş olmasa da, bir savaş yaşıyor. Biz ihtiyatlı olmalı ve ilişkileri sürdürmeye devam etmeliyiz" sözleriyle tepkisini dile getiriyor.
Katılanların yüzde 44'ünün Müslüman Amerikalıların sivil haklarının bir şekilde sınırlandırılmasından yana olduğu araştırma sonucuna göre, yüzde 48 hakların korunması gerekliliğini savunuyor.
Katılımcıların yüzde 27'si, bütün Müslüman Amerikalıların nerede yaşadıklarını devlete bildirmeleri gerektiği görüşünü desteklerken, yüzde 22'si terör konusunda potansiyel suçlu aranırken kişinin ırkının şüphe yaratan öğe olmasını doğru buluyor.
Amerikalıların yüzde 29'u, sivil ajanların Müslüman organizasyonların içine sızarak, bu organizasyonların aktiviteleri ve toplanan bağışlar hakkında bilgi elde etmesini destekliyor.
Cornell Üniversitesi araştırmacıları, Müslümanların haklarının kısıtlandırılması yönündeki sonuçların sürpriz olmadığını belirtirken, asıl şaşırtıcı olanın din ile TV haberlerinin etkisi arasındaki ilişki olduğunu vurguluyorlar.
Araştırmayı yönlendiren profesörlerden biri olan James Shanahan "Bu çok önemli iki ifade kanalının karşılıklı anlayışı geliştirmek yerine neden korkuyu beslediğini sorgulamamız gerekir" diyor. (KB/YS)
* 4.Ocak.2005 tarihli Detroit Free Press'ten Kumru Bilici tarafından Türkçeleştirilmiştir.