Müftü Ne Derse, İmam Onu Yapar
Kadına karşı şiddet ve ayrımcılıkla ilgili olarak öğretmen ve din adamlarının hedef aldıklarını söyleyen Türesin, projenin alt yapısını hazırlamanın çok önemli olduğunu, organizasyon ve uygulamanın en kolayı olduğuna dikkat çekiyor.
Türesin, bianet'e yaptığı açıklamada,"Milli Eğitim ve Diyanet'le işbirliği yapmadan böyle bir eğitim yapılamazdı. Yapılsa bile etkisi az olurdu" diyor ve öğretmenlerle gerçekleştirilen eğitimlerde Talim ve Terbiye Kurulu ile ortak çalışıldığını söylüyor.
İmamlara yönelik insan hakları eğitimleri için de Diyanet İşleri Başkanlığıyla çalışıldığını belirten Türesin, şunları söyledi:
"Diyanet İşleri Başkanlığında, bu projenin isminden çok rahatsız oldular. 'Neden imam da, müftü değil' diye sordular. Gerekçeleri, kadına yönelik şiddeti imamlar yapıyormuş gibi bir sonuç çıktığı konusundaydı. Bana, müftü ne derse imamlar onu yapar, dediler."
Türesin, insan hakları eğitim çalışmasıyla ilgili olarak Diyanet İşleri Başkanlığı'nda görüşmeye gittiklerinde, onların da bu yöndeki çalışmaları olduğunu öğrendiğini söylüyor:
"İmam ve müftü konusunun dışında projemiz Diyanet İşleri Başkanlığın da çok ilgi gördü. Onların bu konudaki çalışmalarını öğrendik. Kadın vaizelerle ilgili olarak çalışmaları hakkında bilgi aldık. Kadın vaizeler onların çalışmalarına bir örnekti. "
Türesin, UAÖ'nün hazırladığı bir takım eğitim programlarında, insanların duyarlılığını artırmaya, düşünceye, farkındalığı artırmaya yönelik uygulamaları içerdiğine dikkat çekiyor:
"Eğitimlerdeki senaryolar içersinde problemler ortaya atılıyor ve tepkiler atölye çalışmalarıyla anlatılıyor. Sonuçta kimse ders dinlemekten hoşlanmıyor. Oyunların yanı sıra teorik olarak İnsan Hakları Evrensel Bildirgeleri, uluslararası bölgesel bildirgeler hakkında genel bilgiler veriliyor.
"İki günlük atölye çalışmalarına Ankara, İstanbul, Diyarbakır ve İzmir'den 20 öğretmen katıldı. 8 grup halinde eğitimler yapılıyor. Katılan öğretmenlerin geri bildirimleri değerlendirilerek, uygulamaların Türk toplumunda kabul edilir hale gelmesi için çaba sarf edilecek."
Türesin, öğretmenlerle yapılan eğitim çalışmasıyla, imamlarla gerçekleştirilecek insan hakları eğitimlerinin farklı olacağını belirtiyor:
"Öğretmenlere genel insan hakları konularında eğitim alırken, imamlar için hazırlanacak eğitim programında kadına karşı şiddet yoğunluklu olacak. Diyanet İşlerinin uzmanlarıyla, Uluslararası Af Örgütü'nün uzmanlarıyla tartışarak eğitimlerdeki atölye çalışmalarını ortaya koyacağız."
Türesin, bunun nedeni olarak da muhtemel tabu konularını gösteriyor:
"Dini anlayış nedeniyle, imamlar için tabu konular olabilir, o konuları onları rencide etmeden sunmak istiyoruz. 2005 bitmeden bu konuda din adamlarıyla, ortak ne yapabiliriz, diye bir toplantı yapacağız." (AD)