Memurlara Referandum Rüşveti mi?

Hükümetle kamu emekçileri sendikaları arasında 2011'e dair toplu görüşmeler bugün (pazar) başladı.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) referanduma sunulacak anayasa değişikliğiyle de memurlara toplu sözleşme hakkı getirildiğini hatırlatarak bu sene referandumdan bağımsız olarak doğrudan toplu sözleşme yapılmasını önerdi.

Önerinin reddedilmesi üzerine toplantıyı terk eden KESK heyeti, devlet bakanı Hayati Yazıcı'nın yeniden değerlendirme sözü üzerine geri döndü.

Yazıcı toplantının ardından yaptığı açıklamada "Biz bu önerinin hukuksal olarak mümkün olup olmadığını sendikaların bu konuya yaklaşımlarını kamunun hukuksal işleyişi bakımından görüşleri de dikkate alınarak her iki taraf hem memur sendikalar hem kamu işveren tarafının bu konuya ilişkin hukuksal görüşünün hazırlamak ve bu konuyu karara bağlamak üzere toplantıyı kapattık. Bu konuyu karara bağlarsak bu mutabakat zaptı olacak" dedi.

Yazıcı, referandum sonucundan bağımsız olarak toplu sözleşme yapılmasınınsa hukuka uygun olmayacağını iddia etti.

"Biz idare olarak yapacağımız tüm tasarrufları kanunlara, anayasaya ve bu konuda ikincil düzenlemeye uygun olmasını gözeteceğiz. Ahmet Mehmet istedi diye onun özel isteklerini tasvip edici cevap vermek zorunda değiliz.”

Sendikaların değerlendirmeleri

KESK başkanı Sami Evren “Anayasa referandumu nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın buna bağlı kalmaksızın toplu sözleşme yapılsın önerisini sunduk” dedi.

“Çarşamba gününe kadar hükümet toplu sözleşme yapmak için karar alırsa toplu görüşme sürecine son nokta konmuş olacak. Yıllardır bizim temennimiz toplu sözleşme yapmaktı. Bunun kuralları, nasıl olabileceğiyle ilgili tartışmaları sürdüreceğiz. Referandumla ilgili bir bağlantı kurularak değerlendirilmesi doğru değildir. Çalışanların hak ve çıkarlarını adına bunu değerlendirmelidir. Çarşamba günü sadece toplu görüşme meselesi değerlendirilecektir.”

KAMU-SEN başkanı Bircan Akyıldız “Toplu sözleşme hakkının referanduma bağlı kılınarak, gündeme taşınması  kamu çalışanlarının referandumda baskı altına alınmasına yol açabilecek bir uygulamadır" dedi.

"Bu konudaki gelişmeyi şimdiden reddediyoruz. Eğer kamu çalışanları adına toplu sözleşme yapma hedefleniyorsa bir samimiyet varsa 12 Eylül’den sonra yapılacak bir toplu sözleşmeyle şimdi yapılacak bir toplu sözleşme arasında ne fark vardır."

MEMUR-SEN başkanı Ahmet Gündoğdu'ysa “Toplu sözleşme yapmak ve istemek 2,5 milyon memurun hayrınadır. Memurun hayrına olan bir şey neden baskı olsun” dedi.

Anayasa paketi memura toplu sözleşme hakkı getiriyor ancak grev hakkı vermiyor; dolayısıyla hükümetin toplu sözleşmede taleplerini kabul etmesi için emekçilerin zorlayacak bir aracı yok.

Öte yandan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları, Uluslararası Çalışma Örgütü gibi Türkiye'nin taraf olduğu sözleşmeler kamu emekçileri için de grev ve toplu sözleşme hakkını tanıyor. (EÜ)