Mahkemeden Son Karar: “Baret” Tutuklama Delili Olamaz
“Gaz maskeleri, deniz gözlükleri, yüz kapatma bezleri, baretler, kasklar, eldivenler, sapan, puşi, patlamış fişek kapsülü, sargı bezleri, yara bantları ve kompres bezleri.”
Bu eşyalar delil gösterilerek haklarında yakalama ve tutuklama kararı çıkan yedi Gezi direnişçisi hakkında İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapılan itiraz kabul edildi.
Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Mustafa Erdoğan, bu sayılan delillerle verilen tutuklama kararını bozdu. Kararda, tutukluluk için gerekli koşulların oluşmadığı belirtildi:
“Yeni Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 100. maddesinde sınırsız takdir hakkını ve keyfiliği önlemek amacıyla tutuklama yönünden birçok yeni kriter getirilmiş olup, bu kriterlerden en önemlisi doktrin ve uygulamada katalog suçlar olarak adlandırılan bir kısım suçların getirilmesi ve belirtilen suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde tutuklama nedeninin varsayılabileceği ifade edilmiştir. Şüphelilere yüklenen suçun katalog suçlardan olmadığı açıktır.”
“Kaldı ki dosya kapsamına nazaran şüphelilerin kaçma şüphesine dair somut olgular soruşturma makamı tarafından dosyaya konmuş değildir.”
“Kamu düzen ve barışının bozulması ve bu durumun süreklilik arz etmesi de tutuklama nedeni değildir. Şüphelilerin serbest bırakılması kararının verilmesinin ardından delil durumunda da bir değişiklik olmadı. Bu nedenlerle tutuklama kararı çıkarılmasını yerinde görmüyoruz.”
Nöbetçi mahkemenin dün akşam verdiği kararla, yedi kişi hakkındaki tutuklama ve yakalama kararı kaldırıldı.
Ne olmuştu?
Gezi Parkı ve Taksim çevresinden gözaltına alınan Alper Merdoğlu, Emre Horasanlı, Emre Güzel, Gökbey Gül, İsmail Işık Sapmaz, Murat Tözen ve Özkan Ekinci, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefetten 18 Haziran’da tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edildi.
İstanbul 4. Sulh Ceza Mahkemesi, “suçun mahiyeti, sabit ikemetgah sahibi olmaları, delillerin karartılma imkanı bulunmaması” sebepleriyle hepsinin serbest bırakılmasına karar verdi.
Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, 21 Haziran’da bu karar itiraz etti, mahkeme 26 Haziran’da itirazla ilgili hükmünü açıkladı.
İçlerinde doktor, mühendis, heykeltraş ve öğrencilerin bulunduğu yedi kişinin hakkında yakalama kararı çıkarıldı ve tutuklanmalarına karar verildi.
Karar metninde, “suç delilleri” olarak şunlar sıralandı:
“Gaz maskeleri, deniz gözlükleri, yüz kapatma bezleri, baretler, kasklar, eldivenler, sapan, puşi, patlamış fişek kapsülü, sargı bezleri, yara bantları ve kompres bezleri.”
Kararda, Gezi direnişi protestoları da “kamu düzenini ve barışını bozan nitelikte boyutlara ulaşan…” diye tanımlandı.
Avukatları, mahkemenin kararına dün itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, “mahkemenin somut delille desteklemeden tutuklama kararı verdiği, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın direktifleri doğrultusunda bağımsızlığını kaybettiği” ifade edildi. (AS)