Konsere Çağırandan Sabıka Kaydı mı İstenmeli?

Almanya'da 13 Eylül'de düzenlenen 11. Kürt Kültür Festivali'ne katıldıkları gerekçesiyle, gözaltına alınan Demokratik Halk Partisi (DEHAP) ve Özgür Parti başkanları ile sanatçı Haluk Levent Ankara 1 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Yedek Hakimliğine sevk edildi.

Tuncer Bakırhan, Ahmet Turan Demir ve Haluk Levent ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldılar.

Birand: Korkmayın ki...

Mehmet Ali Birand'ın Manşet programını izliyorum. Sayın Birand, Haluk Levent'e "Siz de yürekli olun. Korkmayın ki; bu uyum yasaları uygulama olanağı bulsun," diyor.

Levent'ten çıt yok. Bir başka televizyon kanalında ise; "Sahneye çıkar çıkmaz o ortamı görünce siyah gözlüklerimi çıkarmadım, yerimden kalkmadım ve beş şarkı söyledim. Oysa, beni dinleyenler iki saat sahnede kaldığımı bilirler," diyordu.

Ertaş: Çağrılınca giderim

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) kabul edilen ve cumhurbaşkanınca onaylanan 6. ve 7. uyum paketlerinin kabul edilmesinin yeterli olmadığını uygulama ile önem kazanacağını defalarca yazdık. Gerçekten bu tür yasal değişiklikler uygulama ile yaşam bulur.

Bir Ankara akşamında Neşet Ertaş'la buluştuk. Ankara-Keçiören belediyesinin çağrılısıydı. Bir soru üzerine özgüvenli, profesyonel bir yanıt verdi: "Ben çağrı aldığım her dinletiye giderim. Belediye başkanının siyasi görüşü, duruşu beni ilgilendirmez. Ben türkülerimi söyler, dinleyenlerimle buluşur, özlem gideririm. Yıllarca bunu böyle yaptım. Sevenlerim beni bilir. Halkın sanatçısı böyle olur "

Bizim bazı sanatçılarımız, "Kandırıldım " ya da "Okumadan imzaladım," türünde sözlerin ardına sığınmayı yıllardır sürdürüyorlar.

Korkmak insanca da

Bunu sadece yüreksizlikten değil biraz da bilgisizlikten yapıyorlar. Korkuyu çok insanca buluyorum. İnsan korkabilir. Kimse, onları korkuyor diye kınayamaz. Ama insan kendini tanımalı, eylemlerini ve söylemlerini ona göre yapmalıdır.

Oysa bir sanatçı çağrılı olduğu dinletilere gitmeli. Onun için önemli olan şarkılarını, türkülerini kitlelere söylemektir. Çünkü sanatçı kendisini dinletilere çağıranlardan sabıka kaydı isteyemez.

Onun işlevi türkülerini, şarkılarını kitlelerle paylaşmak, kitlelerle buluşmak, duruşundan şarkılarından ödün vermemektir. Gerçek sanatçılar kitlelerle buluşmak için çağrı aldıkları dinletileri kimlerin düzenlediğini, sponsorları sormaz.

Kendisini dinlemeye gelenlerin haklarına saygılı olur, profesyonel olmanın gereğini yapar... YS/NM)