Koçali yaptığı yazılı açıklamada, Geçen salı günü yapılan MGK toplantısının sonuç bildirisinin, 150 aydın girişimi sözcülerinin, Başbakan'ın ve Kongra Gel'in ortaklaşa yarattığı olumlu gelişmeleri tam tersine çevirdiğini belirterek, DEHAP yöneticilerinin gözaltına alınmasını ve DTH hakkında soruşturma açılmasını eleştirdi.
Türkiye'nin, devlete egemen.çevreler tarafından yürütülen sözde "terörizme karşı savaş" politikaları nedeniyle "yurttaş savaşına" dönüşme tehlikesiyle yüz yüze olduğuna dikkat çeken Koçali, Türkiye'nin değişik illerindeki linç olaylarının bu durumun tehditkar işaretleri olduğunu ifade etti.
Sorunun çözümünde sorumluluğun TBMM'ye ve hükümete ait olduğunu hatırlatan Koçali, "Seçimle oluşan politik irade isyana müzakereler yoluyla son verme yoluna gitmedikçe, hiç kimse askerin isyanı silah yoluyla bastırmasının sorumluluğunu, 'biz Kürt sorununu tanıyoruz' diyerek üstünden atamaz" dedi.
Koçali, PKK'ye karşı askeri yöntemlerle çözüm arayışının Türkiye emekçilerinin, bölge halklarının çıkarlarıyla bağdaşmadığını belirterek "PKK'nin silahlı yoldan, silahsız yola yönelmesi savaşla değil, barışçı müzakereler yoluyla gerçekleştirilebilir" dedi.
"Kongra Gel ya da PKK'nin, programından, mücadele biçim ve yöntemlerinden bütünüyle bağımsız olarak değerlendirildiğinde, istikrarlı ve bütünlüklü bîr yönetim altındaki örgütsel birliği yalnız Türkiye için değil, tüm bölge için büyük bir şanstır.
"Çünkü şu andaki silahlı çatışmaların denetimden çıkmasını, politik perspektifini yitirmiş yüzlerce silahlı grubun bölgede bir 'iktidar' yarışı içinde kör bir şiddet girdabına sürüklenmesini ve şimdiki isyanın yozlaşarak, sözcüğün gerçek anlamında 'şiddet için şiddet' uygulayan bir terör hareketine dönüşmesini, sorunun, PKK dışındaki örneğin "korucuları" da içine çeken ve Türkiye dışında Irak Kürdistanı'nı da içine alan, sonuçta bölgesel çatışma sorununa evrilme tehlikesini önleyen biricik, temel ve en kesin etken budur."
Koçali, müzakere yolunu açmak ve Türkiye'de sosyo-psikolojik ön koşulların yaratılmasında medyaya da büyük bir sorumluluk düştüğünü söyledi. (KÖ)