"Kıbrıs'ta Özgürlük Deyip Sağcılık Yapan CTP Seçimi Kaybetti"

Kuzey Kıbrıslı gazeteci Hüseyin Yalyalı "Özgürlükçü, demokratik, sol, sosyalist bir açıdan baktığınızda, dünyada halktan bu kadar destek alıp da bu desteği bu kadar çabuk kaybeden bir başka parti yoktur" diyor.

Kast ettiği parti, Kuzey Kıbrıs'ta dün (19 Nisan) düzenlenen seçimlerde iktidarı kaybeden Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP).

Yüzde 29,1 oyla, 50 sandalyeli mecliste 15 milletvekilliği kazanan CTP, 2005'teki erken seçimde yüzde 44,51'lik oyla birinci parti olmuştu. Dünkü seçimde yüzde 44 oy alan Ulusal Birlik Partisi (UBP) de 26 milletvekiliyle iktidar oldu.

Yalyalı, "Halk CTP'nin sözüyle özü arasındaki farkı gözardı etmediğini gösterdi" diye konuşuyor ve açıklıyor:

"Sosyalist bir partiye uymayacak ekonomik, politik uygulamaların  sonucu bu. CTP özellikle kendini iktidara taşıyan sendika ve sivil toplum örgütleriyle sürekli kavga etti. Emekçilerin kazanımlarını geriye götüren yasal değişiklikleri yapmakta ısrarlı oldu."

Yalyalı CTP'nin hatalarını şöyle sıralıyor.

Emeklilik yasası ve sosyal güvence: Neoliberal yasalar daha Türkiye'de geçmeden Kıbrıs laboratuar olarak kullanıldı. Tipik merkez parti anlayışıyla, CTP ısrar edip emeklilik yaşını yükselten, Türkiye'deki Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasası'nın benzeri olan yasayı geçirdi. "Tek çatı" yasasını geçirdi. İşçi, işveren ve devlet kesintileriyle 1976'da oluşturulan Sosyal Sigortalar Fonu'ndaki kesintileri artırdı; devleti bu mekanizmadan çıkardı; devletin borçlarını sıfırladı.

Demokratikleşme ve sivilleşme: Söz verdiklerini yerine getirmedi. Polisin TSK'ye değil İçişleri Bakanlığı'na bağlanması konusunda adım atmadı. Kuzey Kıbrıs'ın iç ve dış güvenliğini TSK'ye bırakan Anayasa'nın geçici 10. maddesini değiştirmekle de ilgili adım atmadı.

Kutlu Adalı cinayeti: Ergenekon'a kadar gitmeye gerek yok. CTP, gazeteci Kutlu Adalı cinayetinin aydınlatılması için hiçbir şey yapmadı.

Ayrılıkçı politika: Kıbrıs sorununun çözümü için de atılan adımlar hep göstermelik oldu. CTP ayrılıkçı politikayı sürdürdü. Oysa Kıbrıslıtürkler ayrılıkçı politika istemiyor.

UBP: UBP, CTP'nin uyguladığı politikaları sürdürecek. Ama UBP'nin bunu yapması sınıfsal tabanı açısından normal. CTP'nin yaptığı değil. Bu arada, UBP'nin son 30 aylık dönemde yaklaşık 5 ay parlamentoya gelmediğini de söyleyeyim.

"Türkiye'deki sosyalistlerin Kıbrıs'ı iyi incelemesi gerek"

Yalyalı, CTP'nin halk desteğini bu kadar hızlı kaybetmesinin bütün sol hareketler açısından incelenmesi gerektiğini düşünüyor. "Türkiye'deki solun, sosyalistlerin Kıbrıs'ı iyi incelemesi gerek. Hem derin devlet hem sol mücadelenin performansı açısından."

Yalyalı'nın dikkat çektiği bir başka nokta da, bu seçim sonuçlarının "Kıbrıs Türk halkının iradesi" olarak algılanması. "Bu yanlış olur. 160 bin seçmenin yalnızca yarısı Kıbrıs kökenli. Diğer yarısı da Türkiye'nin nüfus aktarımıyla Kıbrıs'a yerleşenler. O yüzden, seçim sonucunu 'KKTC coğrafyasında yaşayanların iradesi' olarak değerlendirmek gerekir." (TK)