Kara: Devletin Derdi Oldum

Davalara gazeteci isyanı

Bu gerekçeyle Basın Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca yargılanacak olan gazeteci hakkında, toplam 27 dava açıldı, 18 davadan toplam 8 yıl 9 ay hapis cezası ve 34 milyar lira para cezasına çarptırıldı. Gazeteci Sinan Kara, son olarak "Kaymakam'a gazete göndermediği için" 30 milyar lira para cezasına mahkum edilmişti. Ayrıca gazetecinin dört ayrı davada yargılanması sürüyor.

"Benimle uğraşılıyor"

"Datça'da devletin üst düzey temsilcileri olan Kaymakam ve Savcı bütün

işlerini bırakmış benimle uğraşmaya devam ediyorlar" diyen gazeteci Kara, açılan davalar ve yapılan uygulamalara şu tepkiyi gösterdi:

* Şu an hakkımda yağmur gibi açılan dava sayısını gerçekten bende unuttum. Açılan davalarda her nedense kanaat üzerinden yola çıkılıyor ve savcılıkça iddianame hazırlanıyor. Bu trajikomik olayı duymayan sanırım kalmamıştır.

Kanaati ne olabilir ki?

* Datça Kaymakamı'nın hakkımdaki kanaati ne olabilir ki? Kaymakam oturduğu yerden yargıyı yönetmeye devam ediyor. Kaymakamın başvurusuyla açılan bu yeni davada Datça Cumhuriyet Başsavcısı Bestami Tezcan daha önceleri de bir çok kez yaptığı gibi resmen suç işlemektedir.

İfade almadan dava

* Savcı hazırlık aşamasında olayın gerçek tanığı olan işyeri sahibi Cem avşar'ın ifadesini dinlemeden direkt olarak dava açma yoluna gidiyor. Halbu ki ben Savcıya bizzat verdiğim ifadede Cem Avşar'ın dinlenmesini talep etmiştim.

* Çünkü "Hakikate aykırı" olarak beyanda bulunduğum iddia edilmektedir. Oysa ki işyerinin işletmecisi olan Cem Avşar ile aramızda burayı kiraladığıma dair bir anlaşma zaten var ve Savcıyı da bu durumdan haberdar ettim.

* Haklarında bir çok kez belgeli haber yaptım diye deyim yerindeyse tamamen taktılar.

* Ve haklarında çıkan hiçbir olumsuz, gerçek habere tahammülleri yok. Devlet ve milletin bütçesinden düzenledikleri ziyafet sofralarını bir çok kez haber yaptım hesap veremediler.

"İnsanların geleceğiyle oynuyorlar"

* Böylesine korkunç yetkiyi ele alan bu art niyetli bürokratlar, hem ülkenin kaderiyle hem de namuslu insanların geleceğiyle oynuyorlar.

* Davalarımla ilgili herkes bir şeyler yazıp çiziyor ancak değişen hiç bir şey yok çünkü baskılar ve haksız uygulamalar durmaksızın devam ediyor.

* Ve devlet yetkilileri de localarında izleyici pozisyonunda olmaya devam ediyorlar.

İnsanlara çağrı: Sahip çıkın

Bu ülkenin duyarlı insanlarına buradan tekrar ve tekrar sesleniyorum; Yapmaya çalıştığım tek şey onurlu bir gazetecilik.

* Nesli tükenmek üzere olan ben ve benim gibilere sahip çıkın çünkü ben ülkeme, geleceğime, onurlu yaşam adına hizmet etmeye çalışan bir taşra gazetecisiyim, her şeyden önce bir yurttaşım. (BB/NK)