"Kanser tanısı almak değil, Covid kapmaktan korkuyorlar"

Fotoğraf: AA

Antalya'da iki yıl önce sağlık raporu almak için gittiği hastanede lösemi tanısı konulan 15 yaşındaki Hilal, uygulanan tedavinin yanı sıra azmi sayesinde hastalığı yendi.

Anadolu Ajansı'nda yer alan haberde sağlık raporu almak için gittiği hastanede kan değerleri düşük çıkan Hilal, okuluna geçici olarak uzaktan devam etti ve zaman kaybetmeden tedaviye başladı. Kemoterapi ve ışın tedavisi alan Demir'i bu süreçte arkadaşları da yalnız bırakmadı.

Okuldaki mezuniyet törenine kemoterapi tedavisi aldığı için katılamayan Demir'e, arkadaşları cübbe sürprizi yaptı. Hastane bahçesinde mezuniyet cübbesi giyen Demir, iki yıl önce girdiği Liselere Giriş Sınavı (LGS) sonucunda Anadolu Lisesine yerleşti.

Bu süreçte saçlarının dökülmesinden çok etkilendiğini aktaran Hilal, şunları kaydetti:

"Kanser değil, ben güçlüyüm"

"Hemen kendimi toparladım. 'Hayatın sonu değil, yine çıkacak' diyerek kendimi motive ettim. Doktorlarım gibi arkadaşlarım da çok destek oldu. Hep hayallerimin peşinden koştum. Mezuniyet töreni için aldığım elbiseyi giyemedim. Ama arkadaşlarım törene katılamasam da beni mutlu etmesini bildi. Bundan sonraki mezuniyet cübbelerini sağlıklı şekilde tören alanında giyeceğimi hayal ediyorum. Kanser değil, ben güçlüyüm. Bir gün hastalıkla ilgili kontrollerim de tamamen bitecek. Ben de rahatça hayallerime kavuşacağım."

Hilal'in babası ise hastalığın tekrarlamaması için düzenli kontrollerin devam ettiğini anlattı ve "İki yıldır süren tedavi sonunda çok şükür hastalığı yendi. Tek başına başarılacak bir hastalık değil, herkesin desteği gerekiyor" dedi.

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alphan Küpesiz, AML lösemi grubunun ağır geçen bir tip olduğunu dile getirdi. Hilal'i kemoterapiyle tedavi ettiklerine değinen Küpesiz, "Lösemili hücreleri tamamen yok edip, sağlıklı hücrelerin vücutta tutunmasını sağladık" dedi.

 "Covid'li hastalarla ve personelle iç içe yatan riskli hastalar"

2 – 8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası nedeniyle açıklama yapan Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) Covid-19 sürecinden en olumsuz etkilenen kesimin Lösemili çocuklar ve kanser hastaları olduğunu bildirdi.

"Tedavilerini almak için hastanelere gitmekten çekinen, yollarda toplu taşıma araçlarını kullanmak zorunda olan, polikliniklerde kalabalık ortamlarda bekleyen genel hastanelerde Covid'li hastalarla ve personelle iç içe yatan riskli hastalarımızdır.

"Kendisinde kanser belirtilerini örneğin memesinde bir kitle ya da idrarında kan fark eden kişiler hastaneye, doktora gitmekten çekiniyorlar. Kanser tanısı almak değil, Covid kapmaktan korkuyorlar. Lösemi ve kanser nedeniyle kemoterapileri, ışın tedavilerini almaktan veya ameliyat olmaktan kaçıyorlar. Corona – Covitten ölmektense Lösemiden öleyim daha iyi diyorlar.

Bir lösemili çocuk kemoterapisini (ilaç tedavisini) tam gününde, saatinde alamazsa ne olur?

LÖSEV bununla ilgili şu bilgiyi paylaştı:

"Uluslararası tedavi protokolleri mükemmel planlanmış ve Lösemide kemik iliğindeki kötü huylu hücreleri (blast) tamamen yok etmek için programlanmıştır. Bir ilaç blastın hücre duvarlarını yıkarken diğeri çekirdek adını verdiğimiz hayati merkezini parçalıyor. Bir diğeri Lösemi hücresinin beslenmesi için gerekli maddeleri yok ederken, diğer ilaç çoğalmasını önlüyor.

"Burada oluşabilecek en küçük bir aksama kötü huylu Lösemi hücresinin yeniden canlanmasına, çoğalmasına ve en kötüsü direnç kazanmasına yol açmaktadır. Bu nedenle COVID süresince hastanelere gidemeyen, tedavileri aksayan, teşhis konulamayan veya hastanelerde Covid virüsü kapan bütün Lösemili çocuklarımız ile kanser hastalarımızın hayati tehlikesi bulunmaktadır."

(AÖ)