* Fotoğraf: Pexels
Uluslararası Af Örgütü bugün “Susturulmuş ve Yanlış Bilgilendirilmiş: Covid-19 Pandemisinde İfade Özgürlüğü Tehlikede” başlıklı raporunu yayımladı.
Raporda, hükümetlerin ifade özgürlüğüne yönelik saldırılarının, pandemi sırasında dünya çapındaki “yanlış bilgi seliyle” birleştiğinde, insanların küresel sağlık kriziyle başa çıkmalarına yardımcı olacak doğru ve güncel bilgiye ulaşmaları konusunda yıkıcı bir etki yarattığını ortaya koydu.
Rapor, hükümetlerin ve yetkililerin kriz boyunca sansür ve cezalandırmaya başvurmasının, insanlara ulaşan bilginin niteliğini düşürdüğünü ortaya koyuyor:
“Pandemi, hükümetlerin bağımsız haberciliği susturmak için yeni mevzuatlar çıkardığı ve hükümetin COVID-19’la mücadele tedbirlerini doğrudan eleştiren veya hatta incelemeye teşebbüs eden kişilere saldırdığı tehlikeli bir ortam yarattı.”
Uluslararası Af Örgütü, devletleri, bağımsız haberciliği susturmak için pandemiyi bir bahane olarak kullanmayı bırakmaya, ifade özgürlüğü hakkı üzerindeki tüm gereksiz kısıtlamaları kaldırmaya ve halkın pandemi hakkında tam olarak bilgilendirilebilmesi için güvenilir ve erişilebilir bilgiler sağlamaya çağırdı.
“Devletler, çevrimiçi ortamda yalan ve yanlış bilgilerin yayılmasının temel nedenlerinden biri olan büyük teknoloji şirketlerinin yıkıcı iş modelini gözden geçirmelidir.
“Sosyal medya şirketleri de başlarını kuma gömmeye son vererek yanlış bilgilerin hızla yayılmasına karşı önlemler almalıdır. İş modellerinin insan haklarını tehlikeye atmamasını sağlamak da buna dahildir.”
Uluslararası Af Örgütü Kıdemli Araştırma, Savunuculuk ve Politika Direktörü Rajat Khosla “Pandemi boyunca hükümetler, insanların haklarını ciddi şekilde kısıtlayarak ifade özgürlüğüne karşı benzersiz bir saldırı başlattı. İletişim kanalları hedef alındı, sosyal medya sansürlendi ve medya kuruluşları kapatıldı. Bu durum, halkın COVID-19 ile nasıl başa çıkılacağına dair önemli bilgilere erişimini ciddi şekilde etkiliyor” dedi.
“Pandeminin ortasında gazeteciler ve sağlık çalışanları susturulup hapse atıldı. Bunun sonucunda insanlar kendilerini ve topluluklarını nasıl koruyacakları da dahil olmak üzere COVID -19 hakkında bilgilere erişemedi. Beş milyon civarında insan COVID -19 sebebiyle hayatını kaybetti ve bu sonuca yol açan bir unsur bilgi eksikliği olabilir.”
Raporda, ifade özgürlüğüne getirilen kısıtlamalarla ilgili şu bilgiler yer aldı:
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz. [İngilizce]
(AS)