GDO Karşıtı Platform Üyesi Levent Gürsel Alev, "yerel türler tehdit altında" uyarısı yaptı.
Paneli, Antakya belediye Başkan yardımcısı Raci Coşkuner, Hatay Meslek Odaları Platformu yöneticileri, Antakya Çevre Koruma Derneği (AÇKD) Başkanı Nidal Özdemir, yönetim kurulu üyeleri, Antakya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Sever ve çevreye duyarlı vatandaşlar izledi.
Panele konuşmacı olarak, GDO Karşıtı Platform üyesi Levent Gürsel Alev, Hatay Tabip Odası Başkanı Mehmet Ali Edipoğlu ve İngilizce öğretmeni Meryem Sarı katıldı.
GDO'lar milyonlarca canlı türünü tehdit ediyor
GDO Karşıtı Platform'dan Levent Gürsel Alev, panelde yaptığı konuşmada, "GDO'larla geleceğimizi patentlemek istiyorlar. Yaşam bir bütündür ve gen halkalarındaki en küçük bir değişiklik beslenme zinciri yoluyla bütündeki diğer parçaları da etkiler" dedi.
Levent Gürsel Alev şu noktalara işaret etti:
* İnsan, hayvan, bitki, mikroorganizmalarda yapılan her bir değişiklik bütünün bir diğer parçası olan tarımsal biyoçeşitliliği yani sağlıklı beslenmenin temeli olan gıda çeşitliliğini de etkiler.
* Modern tarım yöntemlerinin yol açtığı etkiler yüzünden zaten yeteri kadar azalmış olan çeşitler, GDO'nun tehdidi altına girmiyor. Çünkü GDO'ların aktarılmış genleri, çevresinde geleneksel yöntemlerle üretilen ürünlere de geçebiliyor.
* Arılar, kuşlar, böcekler ve rüzgar gibi tozlaşmayı sağlayan etkenler GDO'lu polenleri alıp komşu tarlalara taşıyabilmekte, komşu tarlaya bulaşan genler oradaki üründe de genetik değişikliğe neden olabilmektedir.
* Gen kaçışı adı verilen bu çalışma sonucunda yaşamın sürdürülebilirliği açısından çok büyük önem taşıyan bitkiler giderek tek tipleşmekte doğal çeşitlilik azalmaktadır.
* 5-10 yıllık bir sürede yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmakta ve yeni oluşan deli bitki türleri ortaya çıkabilmektedir. Bu yüzden GDO yeryüzündeki milyonlarca canlı türün varlığını tehdit ve eko sistemi tahrip etmektedir.
Özdemir: Geleceğimizi patentlemek istiyorlar
AÇKD Başkanı Nidal Özdemir, de yaptığı konuşmada "Genetiği değiştirilmiş organizmaların canlı sağlığına, biyoçeşitliliğe, ülke tarımına ve tarımla uğraşan köylümüze verebileceği zararlara karşı uyarmak, bilgilenmek ve bilgiyi paylaşmak amacıyla etkinliklerimizi sürdürme kararlılığındayız" ifadelerini kullanarak; "Atom bombasından daha tehlikeli olduğuna inandığımız boyutunu kimsenin kestirmediği tehlikeli bir macerayı, geleceğimizi patentlemeye hazırlanan sermaye şirketlerine karşı duruşta herkesi yanımızda görmek istiyoruz" dedi.
Özdemir, hükümetten beklentilerini, "AB'ye giriş sürecimizde çevre ve insan sağlığını tehdit eden tarımımızı tehdit eden gen kaynaklarımızı tehdit eden GDO'lu kaynakların girişini engellemek veya tüketici hakları açısından etiketleme zorunluluğu getirilerek yasalarca geleceğimizin güvence altına alınmasını istiyoruz" diye ifade etti. (YS/BB)