Güneydoğu Ekspresle Bir Yıl

Bir yıl geçmiş Güneydoğu Ekspres Diyarbakırlıların hayatına gireli. İnsan ömründe bir yılın değeri nedir ki? Ama gazete söz konusuysa bu bir yıl belki bir asır gibi. Dile kolay tam 365 gün kış, yaz, soğuk, sıcak, bayram, tatil demeden ve bölgeye hitap ederek biraz da deneyerek başarmak.

Kolay olmasa gerek diyorum...

Geriye dönüp baktığımda sevgili dost Naci Sapan'ın hep hülyasıydı bir bölgesel yerel gazete çıkarmak. Hatta yıllar önce Ben ve Karınca kitap evinin sahibi Nurettin bir de Zafer matbaasının sahibi sevgili Zafer, Urfa'ya gitmiş, orada kurlu olan ofset tesisleri incelemiştik. Biz de Diyarbakır'da öyle bir matbaa kurabilir miydik? Projenin bir diğer ortağı da elbette Naci'ydi. Ama bütün çabamıza karşın paramız yetmemişti.

Yıllar sonra Naci bir çoğumuzun düşünü gerçekleştirdi. Ulusal gazetelerle yarışabilecek Güneydoğu Ekspres'le görücüye çıktı. İyi de etti.

Zordur yerel gazetecilik. Naci Sapan ile ortak dostumuz Cumhur Kılıççıoğlu hep der: Yerel gazeteci eğer doğru iş yapmak istiyorsa fincancı katırlarını elbette ürkütmeli. İyi et versin diye kasaba yağ çekmemeli. Çocuğuna iyi not versin diye öğretmene de methi senalar düzmemeli.

Bir başka gerçek de şu ki; yerel gazete iş dünyası ya da bir başka şekilde yerel güç odaklarının kontrolünde olmamalı. Yoksa örneklerini biliyoruz. Ortaya çok farklı modeller çıkıyor.

Benim tanıdığım Naci Sapan bu işi başarır demiştim. Bu işi becerir demiştim. Başardı ve becerdi...

Güneydoğu Ekspres'in bir yılı aslında birazcık da bu işin göstergesi gibi. Ben dahil bilebildiğim kadarıyla hiçbir yazarına bugüne dek yazıları anlamında müdahale gelmedi. Şöyle, ya da böyle yaz diye yönlendirme de olmadı. Bu da gazetenin bir yılını değerlendirirken önemli bir gösterge.

Ve bir gazetenin yaşamasının ayakları üzerinde durmasının bir başka oluru da okurun aktif olarak gazeteye sahip çıkması ve yerine göre gazeteyi yönlendirmesi ile mümkün. Sanırım önümüzdeki dönem itibariyle Güneydoğu Ekspres'in bir önemli çıkışı da bu olmalı. Okur ilişkileri açısından çok dinamik bir dönem başlıyor. En azından 17 Aralık sonrası AB politikaları belki de bölgeden dünyaya açılan pencereler haline dönüştürecek basını. Yerel gazetelerin yazdıkları, söyledikleri daha çok anlam ifade edecek.

Hadi bakalım kolay gelsin diyorum Güneydoğu Eksprese, hemen her platformda kendilerini gördüğüm ve artık akraba gibi olduğumuz tanıdığım tanımadığım tüm çalışanlarına, emekçilerine merhabalar olsun. Ve nice yıl kutlamalarına selam olsun. (ŞD/YS)