Gözboyamaya Yönelik, Avrupa da Farkında
Avrupa Birliği Genişleme uzmanı ve Galatasaray Üniversitesi öğretim görevlisi Cengiz Aktar, "mini demokrasi paketi"ni bianet için değerlendirdi:
* Uyum yasaları, yetersiz oldukları gibi demokratik açılımları menfi yönde etkileyecek şekilde gelişiyor.
Orada "lehte ayrımcılık" var
* 312. maddeden bahsederken, benzeri yasaların Avrupa Birliği (AB) üyeleri ve aday ülkelerde de olduğu söyleniyor. Bu teorik olarak doğru. Ama, oralarda lehte ayrımcılık var, yasa orada farklılıkları koruyor. Türkiye'de ise tersine işliyor, çark red üzerinden çalışıyor.
* Yani burada mantık oyunu var. Sözgelimi, yasa orada Yahudi düşmanlığına yönelik bir tarzda uygulanıyor. Türkiye'deki uygulamada, Jakoben yapıdan dolayı farklılıklar, ret üzerinden yorumlanıyor ve uygulanıyor. Kafa karışıklığı var.
Şark kurnazlığı
* Biçim olarak, bu şark kurnazlığıdır, Avrupa'nın gözünü boyamaya yönelik çabalardır. Avrupa da bunun farkında. Bu "ilişki" nereye kadar gidecek? İş nerede tavsayacak? Avrupa hangi noktada bırakacak belli değil.
* Ulusal Program'da RTÜK yasasının gözden geçirilmesi deniyor. Yuvarlak bir kavram. Ulusal Program'ın şark kurnazlığı zihniyetiyle kaleme alındığı söylenebilir.
* Biçimde de büyük sorunlar var. Şimdi "mini paket"le, "buyurun gözden geçirdik" deniyor.
Slovakya iki yıl kaybetti
* AB, Anayasa değişikliklerine "cesaretlendirici" ifadelerle karşılık verdi. Mini demokrasi paketi için ne karşılık verecek? Müspet tepki çok zor.
* Nitekim benzer bir durum, 1997'de Slovakya'da yaşandı. AB, Slovakya'ya bu kafayla gidilirse Slovakya'nın müzakerelerden men edileceğini bildirdi.
* Aynı yılın Aralık ayında, ekonomik kriterler yeterli olduğu halde siyasi kriterler nedeniyle, Slovakya müzakerelerden men edildi.
* Bu arada, başbakan düştü, hükümet değişti ve Aralık 1999'da AB'ye katılım müzakereleri yeniden başladı. Siyasi kriterlerde yol kat edildi. Şimdi, Slovakya, AB'ye ilk üye kabul edilecekler arasında. Arada, iki yıl kaybetti.
Yalapşap...
* Türkiye'de ise amaç kısa vadeli, içeriğe bakmadan, yalapşap göstermelik değişiklikler yapılıyor. 1 Yılın sonunda, "işte Kıbrıs için masaya oturduk, değişiklikleri de yaptık" denerek müzakerelere başlanması istenecek.
* İçerik konusunda ciddi olsalardı bu plan tutardı. Geriye dönüş var, bu yanlış hesap çarşıdan dönecek. Türkiye için siyasi kriterlerde ayrıcalıklı bir durum mümkün değil. Bu kısıtlar Avrupa'nın tartışılmaz ilke ve değerleridir. Bunun indirimi yok. (NU)