Gökkuşağı Rengi Bir Yürüyüş

İstanbul'da NATO zirvesine, savaşa ve Bush'a karşı eylemler devam ederken, Bush kendi memleketinde ve hatta kıtasında da protesto ediliyordu. Bir farkla, buradan yükselen sesler gökkuşağı rengindeydi.

Mexico City'den New York'a, San Francisco'dan Toronto'ya Amerika kıtası geçtiğimiz Pazar günü eşcinsellerin yürüyüşüne ev sahipliği yaptı. Sadece yeni kıta değildi eşcinsellerin yürüdüğü, Berlin, Brüksel, Sydney dünyanın bin bir yerinden rengarenk bir bayrak sallandı benzer taleplerle ve ortak sorunlarla.

Resmi adı Lezbiyen, Gey, Biseksüel ve Transseksüel Gurur Yürüyüşü (Lesbian, Gay, Bisexual and Transgender Pride March) olan mitingde kimler yoktu ki? Afrikalı eşcinsellerden, kilise birliklerindeki eşcinsellere, Asyalılara, AIDS ile savaş birliklerine, pusette çocuklardan, belediye başkanı Bloomberg dahil politikacılara kadar oldukça geniş katılımlı bir mitingdi.

Sloganlar ise, iki konu üzerinde yoğunlaşıyordu. Bush'dan kurtulmak ve bu yıl Massachusetts eyaletinde kazanılan eşcinsellerin evlenme hakkının ülke genelinde yaygınlaşması. Bush, diğer bütün marifetlerinin yanı sıra, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) anayasasına bir madde ekleyerek eşcinsellerin evlenmelerini tamamen yasaklamak istiyor. Kendi oylarının öneminin farkına varıldığına dikkati çeken katılımcılar, Demokrat Parti adayı John Kerry'i desteklediklerini de ortaya koydu.

Televizyonlardan gördüğüm ilginç görüntüleri bu seferden ilk elden, miting alanının kalabalık izleyici kitlesinin arasından gördüm. Müthiş renkli, esprili ve eleştirel bir yürüyüştü. Rengarenk kostümler, makyajlar, apartman topuklu ayakkabılar, akla hayale gelmeyecek kıyafetler içinde yaklaşık 300 bin eşcinsel (organizatörlerin verdiği sayı) coşkusunu paylaştı izleyenlerle New York sokaklarında.

Bu yürüyüş aynı zamanda 1969 yılında gey bar patronlarının polisin saldırısına direndikleri günün anısına düzenleniyordu. Aradan geçen 35 yıl içinde polisin eşcinsellere davranışında bir değişiklik var mı derseniz. Bazen evet bazen hayır. Benim bulunduğum yerde, polislerde neredeyse alkış tutup eğlenirken, diğer şehirlerde gerçekleştirilen eylemlerde polisin yürüyüşçülerle çatıştığı ve gözaltına alınanların olduğunu yazdı gazeteler. Herkesin söylediği üzere New York Amerika değil... (TS/BB)