Göç Mağdurları Köylerine Dönmek İstiyor

Göç Edenler Sosyal Yardımlaşma ve Kültür Derneği GÖÇ-DER üyeleri, Göç Haftası etkinlikleri çerçevesinde Cumhurbaşkanı'na ve diğer devlet kurumlarına taleplerini içeren bir mektup gönderdi.

Boşaltılan köylerin fotoğraflarını taşıyan çoğunluğu kadınlardan oluşan GÖÇ-DER üyeleri Galatasaray Postanesi önünde bir basın açıklamasıyla isteklerini sıraladı.

Dernek Başkanı Şefika Gürbüz, Güneydoğu bölgesindeki çatışmalı ortamın artmasından kaygı duyduklarını ve bir çok insanın köylerine dönmekten vazgeçtiğini belirtti. Gürbüz, Kürt sorununun diyalogla çözümü için hükümetin gerekli adımları atması ve göç sorununu dikkate alması gerektiğini ekledi.

GÖÇ-DER, 1998'den bu yana Haziran'ın ikinci ve üçüncü haftasında, göç mağdurlarının sorunlarını ve taleplerini kamuoyuna duyurma amacıyla Göç Haftası etkinlikleri düzenliyor.

GÖÇ-DER üyelerinin Cumhurbaşkanı, Başbakan, Adalet ve İç İşleri Bakanları, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı, ve Meclis İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış'a gönderdiği mektupta şu görüşler dile getirildi:

* Zorunlu göç sorunu insan hakları sorunu olarak ele alınmalıdır. Kürt sorunu çözülmeden düşünülen çözümlerin kısa vadeli çözümler olacağını düşünüyoruz.

* Köy boşaltmalarla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde bir çok dava Türkiye aleyhinde sonuçlanmıştır. Devlet güvenlik gerekçesiyle bile olsa köyleri boşalttığı zaman orada yaşayanların sorumluluğunu üstlenmek zorundadır.

Köye dönüşler güvence altına alınsın

* TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda olan "Terör ve Terörle Mücadelen Doğan Zararların Giderilmesi" yasa tasarısının ismi "Çatışmalı süreçte ya da düşük yoğunluklu savaşta zarar görenler" olarak değiştirilmelidir.

* Devlet kurumları bünyesinde bir sivil toplum kuruluşlarının da yer aldığı bir araştırma komisyonu kurulmalı ve zorla göç ettirilmiş Kürt vatandaşların uğradıkları kayıplar belgelenmeli ve telafi edilmelidir.

* Köye dönüşlerin güvence altına alınması, insanlık dramı olarak nitelenebilecek göçün yaşanmaması için Anayasa'nın dilsel, dinsel ve etnik farklılıkları temsil edecek şekilde değiştirilmesi gerekiyor.

* Koruculuğun lağvedilmesi, mayınların temizlenmesi, bölgedeki işsizliğin önüne geçilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır. (ÖG/YS)