14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinin hemen öncesiydi. Ülkü Ocakları Çanakkale İl Başkanlığı, binasına Kemal Kılıçdaroğlu ile Selahattin Demirtaş'ın, Meral Akşener ile de Figen Yüksekdağ'ın yüzlerinin birleştirildiği ve Millet İttifakı'na verilen oyların askere kurşun olarak döndüğünü ifade eden bir pankart astı.
Çan’dan Haber’in sahibi, gazeteci Muhammed Yavaş olayı “Ülkü Ocakları'ndan tepki çeken pankart” diyerek haberleştirdi. Bunun üzerine Ülkü Ocakları Çan İlçe Başkanı Hasan Dinç, Yavaş’ı çay içmeye diye çağırdı ancak darp etti.
ÜLKÜ OCAĞI BAŞKANINDAN GAZETECİYE SALDIRI
"Sinan Ateş gibi beni de mi öldüreceksiniz?"
Hastaneden darp raporu alan Yavaş, Dinç hakkında suç duyurusunda bulundu. İlk olarak dosya arabulucuya gitti. Anlaşılmayınca iddianame hazırlandı. Dinç’e iddianamede ‘basit yaralama TCK 86/2)’ suçlaması yöneltildi. Hakkında dört aydan bir yıla kadar hapis cezası isteniyordu.
"Sürekli tahrik ve provoke etti"
Çan Asliye Ceza Mahkemesi, dosyayı basit yargılama usulüyle gördü. Dinç mahkemeye yaptığı savunmada darp iddialarını yalanladı. Ancak Yavaş’ı “Ülkü Ocaklarını suçlayıcı ve küçük düşürücü haberler yapmakla” itham etti.
Yavaş’ı aradığını “Neden böyle haberler yaptığını sordum” dediğini belirten Dinç, görüşmenin ardından buluştuklarını söyledi ve şunları kaydetti:
Buluşunca normal bir şekilde tokalaştık. Devlet Bahçeli'ye hakaretler etmeye başladı. Konuşma içerisinde ben de sinirlendim ve tartışma hızlandı. Ancak bu süre zarfında kendisine kesinlikle vurmadım çünkü sesimizin yükseldiğini duyan bir kadın beni çıkıp uzaklaştırmaya çalıştı.
Ardından şikayetçi (Muhammed Yavaş) bağırarak ‘Sinan Ateş'in katillerisiniz. Beni de mi öldüreceksiniz?’ dedi. Sürekli bir tahrik ve provokasyon halinde beni sinirlendirmek için elinden geleni yaptı. Ancak ben kendisine kesinlikle vurmadım zaten vuramazdım, bir esnaf kadın tarafından tutuluyordum. Hakkımda isnat edilen hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Sicilimde suç işlemeye yönelik bir eğilimimde olmadığı açıktır.
Yavaş’ın avukatı Büşra Kesen Duran ise, Dinç’in Yavaş’ı olay günü ‘ısrarlı bir şekilde aradığını’ söyledi. Yavaş’ın işini yaparken darp edildiğini belirtti. Saldırının planlı olduğunu söyleyen Kesen-Duran “Olay yerini gören kamera zor bulundu. Çan’da esnafın yoğun bulunduğu bir caddede kamera kaydının zor temin edilmesi akla olay yerinin dahi özellikle seçildiği ihtimalini getiriyor” diye ekledi.
"Cezanın caydırıcı olduğuna inanmıyorum"
Kararını açıklayan mahkeme, “Başının sağ tarafında 2x3 cm boyutunda yüzeysel ödem ve saçlı deride kızarıklık mevcut olan hastada darp cebir izine rastlandı. Basit tıbbi müdahale ile giderilebilir” şeklinde tutulan adli muayene raporunu ve tanık beyanlarını dikkate aldı. Mahkeme, Dinç’in Yavaş’ın yüzüne yumruk atmak suretiyle yaraladığının sabit olduğuna hükmetti.
Önce 120 gün adli para cezası verdi. Ardından basit usul yargılama ve iyi hal indirimiyle cezayı 75 güne düşürdü. Günlüğü 40 TL’den 3 bin TL adli para cezası kesti. 4 eşit takside böldü. Hükmün açıklanmasını geri bırakan mahkeme cezayı 5 yıl erteledi.
Muhammed Yavaş kararla ilgili “Sokak ortasında gazeteciye saldıran birine verilen cezanın az olduğuna, caydırıcı olmadığına inanıyorum” dedi.
(HA)