Gazetecilere, Tekzipten On Ay Sonra Dava
"Edebiyat Fakültesinde Muhafazakar Hocanın Marifetleri" başlığıyla manşetten verilen haber nedeniyle gazeteci İlhan Kaya ve gazete sahibi eşi Özge Kaya, 3'er bin YTL tazminat istemiyle yargılanacaklar.
Gülendam'ın avukatı Faika Bilgiç Erol'un açtığı dava, Çanakkale Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülecek. Haberle ilgili Hürriyet gazetesinin sorun yaşamadığı bildirildi.
Yerel gazete, Hürriyet'in haberine yer verince...
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Ramazan Gülendam'ın bir kız öğrenciyi "evlenmek vaadiyle kandırdığı" iddia edilen haberde, Gülendam'ın bu suçlamadan üniversite yönetimince YÖK'e şikayet edildiği bilgisine de yer veriliyordu.
Gazeteye yansıyan iddiaya göre, bir kız öğrenci, hocasının "Seni çok seviyorum, karımdan ayrılıp seninle evleneceğim" diyerek kendisini kandırdığını, defalarca birlikte olduklarını, sonra da giderek ilgisizleşip kendisini aşağıladığını, küfürler edip kurtulmaya çalıştığını savunarak üniversite yönetimine başvurdu. Üniversite yönetimi ise, dosyayı 'kamu görevinden çıkarma' talebiyle YÖK Yüksek Disiplin Kurulu'na gönderdi.
Yrd. Doç. Dr. Gülendam ise, tersine kız öğrencinin kendisini rahatsız ettiğini, her şeyin komplo olduğunu belirterek suçlamaları reddediyor. Gülendam, genç kızın psikolojik sorunları bulunduğunu iddia ediyor ve "iğrenç komployu bölümde ve yönetimde siyasi görüşleri nedeniyle kendisini çekemeyenlerin hazırladığını" söylüyor.
"Tetikçi" ifadesi çıkarıldı, tekzip yayımlandı ama yetmedi!
Hürriyet gazetesinden yayımlanmasından iki gün sonra habere kendi gazetesinde yer veren Kaya, Hürriyet gazetesindeki haber çarpıtılarak verildiği gerekçesiyle verilen ve 1 Nisan 2005'te tebliğ edilen tekzip metnini basmayı reddetti.
Çanakkale Sulh Ceza Mahkemesi'nin tekzibin eksiksiz yayımlanmasına dair kararına itiraz eden gazeteciler, "gazetedeki haberin şeref ve haysiyeti ihlal edici nitelikte olmadığı, gerçeğe aykırı nitelikte olmadığı, gönderilen tekzip ve düzeltme metninde suç unsuru içerdiği"ni bildirdiler.
Bunun üzerine Asliye Ceza Mahkemesi, 27 Nisan'da, tekzibin "yıpratma amaçlı kampanyanın tetikçiliği yapılmıştır", "gazetecilik etiğinden uzak, ben yazdım oldu tipi kasaba kabadayısı edasıyla yapılan, masa başı yalan haber, art niyetli ve vekil edenimi yıpratma amaçlıdır" ifadesi çıkarılarak yayımlanmasını istedi.
Bir yılın dolmasına 5 gün kala tazminat davası
Tekzibin yerel gazetede yayımından neredeyse 10 ay sonra Gülendam'ın avukatı, bu kez "Haber müvekkilimin fotoğrafı ve çalıştığı kurumun amblemi ile birlikte yayımlanırken tekzip metninde fotoğraf ve amblem yayımlanmadı" diyerek tazminat davası açtı.
Dava dilekçesinde, Gülendam'ın mesleki yaşamı ve aile yaşantısında onarılmaz yaralar açtığı, bilimsel çalışmalarında veriminin düştüğü savunuldu. (EÖ/AD)