Gazeteci ve İHDlinin Tutuklanması Kınandı
Meslektaşları Duru ve İHD temsilcisi Açığ'ın bir komplo sonucu tutuklandıklarını Kürtçe ve Türkçe okudukları basın açıklamasıyla savunan DİHA çalışanlarına, ÇGD İstanbul Şube Başkanı İsmail Saymaz, "Gündem" gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İrfan Uçar, Günlük Evrensel gazetesi yazı işleri müdürü Fatih Polat ve Atılım gazetesi destek verdi.
Toplantıda, tutuklananların derhal serbest bırakılmasını isteyen gazeteciler, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un medyayla yaptığı toplantıyla başlayan süreçte, yeni Terörle Mücadele Yasası tartışmalarına gelinmesini kaygı ile izlediklerini açıkladılar.
Ayrıca, uluslararası basın özgürlüğü örgütü Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), dün akşam (17 Ağustos Çarşamba) Paris'ten yaptığı açıklamada, gazeteci Duru'nun tutuklanmasını "Türkiye'de basın özgürlüğü durumu açısından derin üzüntü" ile karşıladığını bildirdi.
DİHA : Yargı hukuksuzluğa kayıtsız kalmamalı
Bölgede yaşanan ihlalleri araştıran gazetecinin hukuka aykırı şekilde tutuklandığını savunan DİHA çalışanları, jandarmanın Açığ'ın evini hukuka aykırı şekilde aradığını belirterek, Duru'nun çantasına nereden geldiği bilinmeyen bir kaset konduğunu iddia ettiler.
İlçe Jandarma Komutanı A.Y.'nin Adliye'deki iki kişinin kelepçeleri sökülürken "İşte komplo böyle yapılır. Devam edersen seni kazığa oturturum" dediğini ileri süren DİHA çalışanları, tanıkları olan olayla ilgili yargının sessiz kalmaması gerektiğini açıkladılar.
Çalışanlar, tutuklamalardan iki gün sonra tarlalardan hint kenevirlerinin söküldüğünü görüntülerle tespit ettiklerini açıkladılar.
Saymaz : Hukuksuzlukların sürmesinden endişeliyim
Toplantıda söz alan ÇGD temsilcisi İsmail Saymaz, Başbuğ'un konuşmalarının ardından OHAL tartışmalarına yeniden başlandığını ifade ederek, "Bu arada, Er Kırandi'yi izleyen haberciler gözaltına alındı, ardından Kırandi ile ilgili haberlere mahkeme yasak koydu" dedi.
Gazeteci Saymaz, "Hukuksuzlukların bunlarla sınırlı olmasını diliyoruz ama bunların sürmesinde ciddi endişe duyuyoruz" diye konuştu.
Polat : Avrupa'nın terör yasası hükümetin imdadına yetişti
Gazeteci Fatih Polat ise, Duru'nun tutuklanmasının Londra saldırılarıyla ilinti kurulabilecek bir yanı bulunduğunu ifade ederek, "Bu demokrasinin askıya alınabileceğine inanan bir yaklaşımın ürünü" diye konuştu.
Avrupa Birliği yolunda atılan demokratikleşme adımlarının Türkiye'deki yetkilileri zor duruma soktuğunu savunan Polat, "11 Eylül ve Londra saldırıları sonrası Avrupa'da terörle mücadelede girişilen yasal düzenlemeler hükümetin imdadına yetişti" dedi.
Polat, Duru'nun tutuklanmasına yol açan haberin takip edilmesi ve iddiaların üzerine gidilmesi gerektiğini söyledi.
Uçar : TMY, Meclis, yargı ve basını baypas edecek
Polat'tan sonra söz alan gazeteci İrfan Uçar da, medyaya verilen asker brifinginden sonra medyanın genel durumuna üzüldüğünü açıklayarak, "Basındaki haberler andıç'lara, özgür habercilik yapılmadığına işaret ediyor" dedi.
Son tartışmalarla OHAL ve Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY) yeniden gündeme getirildiğini söyleyen Uçar, Ülkede Özgür Gündem gazetesine bugüne kadar 340 dava açıldığını savunarak, "Ama asker brifinginde 'Bu yetmez' deniyor" diye konuştu.
Uçar, TMY çıktığında Meclis, yargı ve basının da baypas edileceğini savundu.
RSF : İki hafta içinde ikinci alıkoyma vakası
Ayrıca, Duru'nun tutuklanmasını kınayan RSF, "Türkiye'de basın özgürlüğüne yönelik bu yeni saldırıyı derin üzüntü ile karşılıyoruz" açıklaması yaptı.
Tunceli'de gözaltına alınan dört habercinin durumunu anımsatan RSF, "Bu son iki hafta içinde gelişen ikinci alıkoyma vakası. Bu tutuklamayı kesin olarak kınıyor, Duru ve Açığ'ın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz" dedi. Daha önce bir açıklama yapan İHD Bingöl Şubesi, aynı çağrıyı yapmıştı. (EÖ)