Esad 'normalleşmeyi' sahada sınıyor: İdlip ateş altında
Türkiye ve Suriye arasındaki ‘normalleşme’ sürecinde belirsizlik ve ‘devlet başkanları düzeyinde görüşme’ başlığında tıkanıklık sürerken, Suriye ordusu ve müttefikleri bir süredir İdlip’i karadan ve havadan hedef alıyor.
Bölgedeki son ‘cihatçı adacığı’ olan İdlip ve çevresi, büyük oranda “Şam’ın Kurtuluşu Heyeti” (Heyet-i Tahrir’uş Şam/HTŞ) kontrolünde bulunuyor.
Suriye ordusunun 6 Temmuz’dan bu yana devam eden kara-hava bombardımanlarına henüz Ankara’dan bir tepki gelmedi. Şam yönetimi ‘normalleşme’ sürecini sahada sınarken, saldırıların ve çatışmaların tırmanması halinde Ankara’nın vereceği tepki de merak konusu.
Rusya ve Suriye ordusunun hedefinde İdlip var
Vurulan yerler TSK üslerine yakın konumda
Şam yönetiminin ilk hedefi, ülkenin liman kenti Lazkiye ile ticari başkenti Halep’i birbirine bağlayan M4 karayolunu tamamen açabilmek için cihatçı grupları İdlip’in güneyindeki Cebel ez-Zaviye bölgesinden çıkarmak. Bu kapsamda Suriye ordusu ve müttefikleri 6 Temmuz’dan bu yana bölgedeki çeşitli noktaları topçu atışları ve hava saldırılarıyla hedef aldı.
Öte yandan Suriye ordusunun hedef aldığı bazı noktaların, TSK üslerine oldukça yakın konumda olması dikkat çekiyor.
Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nden Suriye’ye savaşmaya gelen, El-Kaide bağlantılı Türkistan İslam Partisi’nin kontrolündeki Cisr eş-Şuğur, stratejik öneme sahip yerlerin başında geliyor.
M4 karayolu üzerinde bulunan Cisr eş-Şuğur yakınlarında, TSK’ye ait büyük bir üs bulunuyor.
Cihatçıları korurken Suriye'yle 'normalleşme' mümkün mü?
İdlip’te HTŞ karşıtı protestolar
Öte yandan İdlip’te bir süredir HTŞ bağlantılı “Suriye Kurtuluş Hükümeti”ne karşı protestolar yapılıyor.
Suriyeli muhaliflere yakınlığıyla bilinen haber kaynaklarına göre, “baskıcı yönetime ve kötü yaşam koşullarına karşı” 5 Temmuz’da İdlip’in doğusundaki Binniş kentinde yapılan protestolar HTŞ tarafından bastırıldı. HTŞ ve lideri Ebu Muhammed el-Culani’nin hedef alındığı bu protestoları örgütledikleri iddiasıyla bazı kişilerin tutuklanmasıyla öfke daha da büyüdü.
12 Temmuz’da İdlip kent merkezine sıçrayan protestolarda HTŞ ve El-Culani’nin yanı sıra, Şam’la ‘normalleşme’ girişimleri nedeniyle Türkiye’ye de tepki vardı. Protestolar, 17 Temmuz’da tutukluların serbest bırakılmasıyla sona erdi.
(TKY/VC)