Erkek şiddetinde yargının cezasızlık örnekleri: “Pişmanım, tahrik oldum hâkim Bey”

H.Z., cinsel saldırı sonrasında hastane yetkililerine, bir doktora ve psikiyatriste durumu bildirdi. Ancak hastane yetkililerinin kendisine, “Şikayetçi olma, küçük bir şey” diyerek durumu küçümsedi.

Mahkeme Başkanı, H.Z.'ye olay sırasında bağırıp bağırmadığını ve sanığa fiziki müdahalede bulunup bulunmadığını sordu. H.Z., “Olay sırasında bağıramadım. Olayın şoku içerisindeydim, donup kaldım. Beklemediğim bir insandı” dedi. Sanığın kendisine dokunduğunda elini ittiğini ve ‘Yapmayın’ dediğini ekledi.

Mahkeme başkanı ayrıca sanığın ifadesindeki "flört" iddiasını sordu. H.Z., bu iddiayı net bir şekilde reddederek, sanık ile sadece doktor-hemşire ilişkisinin bulunduğunu vurguladı.

Okuduklarınız, İstanbul Yedikule Göğüs ve Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi'nde görevli asistan doktor S.E.’nin hemşire H.Z*’ye “cinsel saldırıdan” yargılandığı davanın ikinci duruşmasından.

Kadın cinayetleri ve şiddet vakalarında, erkek sanıklara "iyi hal", "pişmanlık" ve "haksız tahrik" gibi gerekçelerle ceza indirimleri uygulanması, Türkiye’de şiddetin yaygınlaşmasına zemin hazırlayan en önemli unsurlar arasında.

Haksız Tahrik İndirimi: Bir Erkeklik Hakkı’ndan 4 örnek

25 Temmuz 2024

Doç. Dr. Atılgan: "Haksız Tahrik" içinde eril gizli özne taşıyor

26 Temmuz 2024

Her yıl birçok kadın, erkek şiddeti sonucunda hayatını kaybederken veya ağır şekilde yaralanırken, faillerin cezalarının hafifletilmesi, adalet sisteminin mağdurları yeterince koruyamadığını açıkça gözler önüne seriyor.

Mahkemelerde verilen bu indirim kararları, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirerek erkek şiddetini meşrulaştıran bir yargı pratiğinin varlığını ortaya koyuyor.

Özellikle İstanbul, Diyarbakır, Bursa ve Manisa gibi şehirlerde yaşanan davalar, kadın cinayetlerinde yargının yaklaşımını ciddi bir şekilde sorgulatıyor.

Taciz ve tecavüz vakalarında delil yetersizliği ve beraat kararları

Kadınların adalete erişiminin önündeki en büyük engellerden biri, tecavüz ve cinsel saldırı davalarında delil yetersizliği gerekçesiyle beraat kararlarının verilmesi.

İstanbul’da bir hastanede görevli hemşirenin asistan doktor tarafından tecavüze uğradığı iddiasıyla açılan davada, delil yetersizliği gerekçesiyle erkeğin beraat etmesi, cinsel suçlar karşısında yargının nasıl yetersiz kaldığını bir kez daha gözler önüne serdi.

Haksız tahrik indirimi ve erkek egemen yargı

Erkeklerin kadınlara yönelik şiddet vakalarında haksız tahrik indirimi almaları, kadınların yaşam hakkının hiçe sayıldığı bir başka örnek. Mart ayında Muğla’da Figen Ç.’yi öldüren kocası ve erkek kardeşine haksız tahrik indirimi talep edilmesi, yargının kadınların kişisel hayatları ve seçimlerini bahane ederek erkek faillerin cezalarını hafiflettiğini gösteriyor.

Mahkemelerin erkek sanıklara "iyi hal", "pişmanlık" ve "haksız tahrik" gibi gerekçelerle ceza indirimleri uygulaması, şiddet vakalarının artmasına zemin hazırlayan unsurlar arasında öne çıkıyor. Olayların çoğunda, kadınların hayatlarını kaybetmelerine veya ciddi şekilde yaralanmalarına rağmen, faillere verilen cezaların hafifletilmesi, yargı sisteminin mağdurları yeterince koruyamadığına dair güçlü bir gösterge.

Ocak

Manisa'da sevgilisi olduğu öne sürülen Canan Çeviren (42) isimli kadını öldüren F.İ. (46) isimli erkeğe “kasten öldürme” suçundan verilen müebbet hapis kararı, Yargıtay tarafından bozuldu. 17 Ocak’ta basına yansıyan gerekçeli kararda, erkeğin suçun işlenmesinden sonra olay yerini terk etmediğine, suç yerinin adresini kolluk güçlerine ve sağlık görevlilerine kendi telefonundan haber verdiğine dikkat çekilerek, “takdiri indirim” uygulanmamasının hukuka aykırı bulunduğu belirtildi.

Diyarbakır’da dini nikahlı karısı Özgül Zonturlu’yu (30) öldürdüğü suçlamasıyla M.A.’nın yargılandığı dava devam etti. 27 Ocak’ta basına yansıyan davada mahkeme, olayın intihar değil cinayet olduğuna kanaat getirdi, erkeğe “kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezası verdi. Erkeğin cezasına iyi hal indirimi uygulanarak ceza 25 yıla düşürüldü. Dosya Bölge İstinaf Mahkemesine, buradan da nihai kesin karar verilmek üzere Yargıtay’a gönderilecek.

Samsun'da sevgilisi K.P. (43)isimli erkeğin sahip olduğu bir oto tamir dükkanında tabancayla vurulmuş halde ölü bulanan Türkmenistan vatandaşı Nurshat Muhammedova (21) isimli kadının ölümüne ilişkin davada 30 Ocak’ta karar çıktı. Olayın intihar olduğunu söyleyen erkeğe 20 yıl 10 ay hapis cezası verildi.

İstanbul’da bir hastanede görevli hemşire H.Z. isimli kadına tecavüz eden asistan doktor S.E. isimli erkek “nitelikli cinsel saldırı" suçundan yeterli delil bulunamadığı gerekçesiyle beraat etti. Kadının avukatı F.A., başka hemşirelerin erkeğin kendilerini taciz ettiğini beyan ettiğini söyledi, karara tepki gösterdi. İlk duruşmada H.Z., “benim yıllardır edindiğim tecrübede hastanelerde hemşireler doktorlar tarafından çoğu defa tacize uğrar ancak bunu amirlerine ilettiklerinde doktorlar koruma altına alınır" demişti.

Şubat

Bursa’da karısı Nurcan İnan'ı iş çıkışında geldiği evinin önünde tabancayla vurarak öldüren İ.A. isimli erkeğe "kadına karşı kasten öldürme" suçundan yargılandığı davada 18 Şubat’ta karar çıktı. Erkeğe verilen “ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası”na “pişmanlık” göstermesi sebebiyle takdiri indirim uygulandı, müebbet hapis cezası verildi.

Diyarbakır’da Bircan M. (2) isimli bebeği darp ederek öldüren R.Ç. isimli erkeğe, “geçmişi, sosyal ilişkileri ve pişmanlığını” gösteren davranışları nedeniyle 29 Şubat’ta müebbet hapis cezası verildi.

İstanbul'da A.C.A. isimli erkek, karısı P.A.'yı darp edip boğmaya çalışarak öldürmeye teşebbüs ettiği suçlamasıyla yargılandığı davada 15 Şubat’ta beraat etti.

İstanbul’da kendisinden ayrılmak isteyen sevgilisi G.E. isimli kadını takip edip tehdit eden, müstehcen fotoğraflarıyla şantaj yapan İ.M. isimli erkeğe 26 Şubat’ta 5 ay hapis cezası verildi.

Mart

Muğla’da karısı Figen Ç.’yi (40) öldüren M.E.A.Ç.’nin ve erkek kardeşi S.Ç.’nin yargılandığı dava 7 Mart’ta devam etti. Savcı mütalaa verdi, kadının “iş yerindeki şahısla olan mesajları nedeniyle” erkek hakkında “haksız tahrik indirimi” uygulanmasını, S.Ç. için ise eyleme iştirakten ceza verilmesini talep etti.

Çanakkale’de eski karısı Elif Gedik’i (35) bıçaklayarak öldüren tutuklu sanık H.K. isimli erkeğin, “kasten öldürmeye teşebbüs”, “tehdit” ve “hakaret” suçlarından yargılandığı dava 15 Mart’ta başladı. Erkek savunmasında, “zaten küçük bir kadın, istesem her zaman öldürürüm” dedi.

Sakarya’da karısı Tansu A.'yı silahla ateş ederek öldüren ve kadının yanındaki B.Y.T. isimli erkeği de aynı silahla yaralayan İ.A. isimli erkek hakkında 18 Mart’ta karar çıktı. Erkeğe "kadına ve eşe karşı kasten öldürme" suçundan haksız tahrik indirimi uygulandı, 17 yıl 6 ay hapis cezası verildi. B.Y.T. isimli erkeği aynı silahla yaralamaktan "kasten öldürmeye teşebbüs etme" suçundan haksız tahrik indirimi uygulandı, 6 yıl 8 ay hapis cezası verildi.

Ankara’da kendisiyle görüşmek istemeyen eski sevgilisi E.M. (22) isimli kadını evine giderken yolunu kesip boynundan, göğsünden ve karnından bıçaklayarak ağır yaralayan N.M.Y. (24) isimli erkeğe tutuklu yargılandığı davada 15 Mart’ta “iyi hal” indirimi ile 14 yıl 2 ay hapis cezası verildi.

Edirne'de bir hastanede annesinin ölümünü veren asistan doktor B.B.Ö. isimli kadını darp ederek gözünden yaralayan tutuklu sanık V.K. isimli erkek serbest bırakıldı.

Nisan

Şırnak’ta çok sayıda şikâyet ve koruma kararına rağmen boşandığı karısı Mihriban (Berivan) Altürk'ü öldüren M.Ş. hakkında 18 Nisan’da karar çıktı. Erkeğe verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası müebbet hapse, müşterek kızlarını öldürmeye teşebbüsten verilen 20 yıl hapis cezası ise 3 yıla indirildi.

Diyarbakır’da kendisini aldattığı ve yarı çıplak fotoğraflarını başka erkeklere gönderdiği bahanesiyle karısı G.M.’nin yüzünü bıçakla ağır yaralayan A.M., 6 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildi.

Bursa'da kendisini doktor olarak tanıtıp zorla girdiği evde N.T. (84) isimli felçli kadına tecavüz eden S.T. (23) isimli erkeğe toplam 12 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

İzmir'de bir üniversite hastanesinde yoğun bakımda tedavi gören kanser hastası N.C. (63) isimli kadına tecavüz eden hemşire E.K. (30) isimli erkek hakkında karar çıktı. Erkeğe, duruşmadaki “iyi hali” göz önünde bulundurularak cinsel saldırı suçundan 16 yıl 3 ay, “uyuşturucu madde temin etmek” suçundan da 9 yıl 4 ay 15 gün olmak üzere toplam 25 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verildi. İyi hal indirimine itiraz edildi, karar istinafa taşındı.

Muğla'da çalıştığı eğlence mekanının havuzunda ölü bulunan Zehra B.’nin (18) ölümüne ilişkin davada 16 Mayıs’ta karar çıktı. "Kadına karşı kasten öldürme" suçundan tutuklu yargılanan İ.İ. (24) isimli erkeğe ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi, abisi Ö.İ. (45) ile mekânda garsonluk yapan Ü.K. isimli erkek delil yetersizliği nedeniyle beraat etti.

Erzurum’da Rusya vatandaşı sevgilisi Anastasia Yemelyanova isimli kadını öldüren M.N.A. isimli erkek hakkında 27 Mayıs’ta beraat kararı verildi.

Bursa'da barışmak istediği eski karısı S.Z.Ç.’den (34) olumsuz cevap alınca tabanca ile ateş eden ve araya giren arkadaşı N.A. (32) isimli kadını da yaralayan Y.K. (37) isimli erkeğe 9 yıl 7 ay 25 gün hapis cezası verildi. Karısına yönelik “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan yargılandığı davada ise “eylemin gerçekleşmemiş olması” gerekçesiyle beraat etti.

Zonguldak’ta M.D. (50) isimli erkeğin, eski sevgilisi B.Y. (49) isimli kadını evinin otoparkında bıçaklayarak yaraladığı gerekçesiyle “kadına karşı tasarlayarak öldürmeye teşebbüs”ten 20 yıla kadar hapis istemiyle tutuklu yargılandığı dava devam etti. Sanık avukatı, kadının “müvekkilini aldattığının” açık olduğunu söyleyerek tahliye talep etti.

İstanbul’da B.K. isimli erkek, sevgilisi A.A. (23) isimli kadını darp ettiği ve zorla video çektirerek santaj yaptığı iddiasıyla yargılandığı davada beraat etti.

Kayseri'de özel bir hastanede tedavi gören Özbekistan vatandaşı S.G. isimli kadını, sosyal medya hesabından cinsel içerikli mesajlar atarak taciz eden genel cerrahi uzmanı Ö.T. isimli erkeğe, iyi hal indirimi uygulandı, cezası 1 yıl 3 ay hapis cezasına indirildi.

İstanbul’da iş yerinde kullanılan ortak tuvalete farklı açılarla gizli kamera yerleştirerek kadınların olduğu 285 videoyu kaydeden iş yeri sahibi O.A. (42) isimli erkeğe 26 Mayıs’ta 4 yıl hapis cezası verildi

Haziran

Çorum’da boşanma aşamasındaki karısı Gülten A.’yı (35) konuşma bahanesiyle ormanlık alana çağırıp silahla öldüren polis memuru G.A.’nın (38) ağırlaştırılmış müebbet cezası ile yargılandığı davada 1 Haziran’da karar çıktı. Mahkeme, "olayı kimin başlattığına dair yeterli delilin bulunmamasını” gerekçe göstererek erkeğin cezasını 24 yıl hapis cezasına indirdi.

Adana'da kanser hastası karısı Naile S.’yi (74) silahla öldüren A.S.’nin (76) ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılandığı davada 29 Haziran’da karar çıktı. Erkeğe, duruşmalardaki “iyi hali nedeniyle” iyi hal indirimi uygulandı, cezası müebbet hapis cezasına indirildi.

Edirne’de babasının ölüm haberini veren doktor B.Ö. isimli kadını darp eden V.K. isimli erkeğe, yargılama aşamasında “pişmanlık” göstermesi ve mahkemeye karşı “saygılı davranışları” nedeniyle indirim uygulandı, 2 yıl 1 ay hapis cezası verildi.

Ağustos

İzmir'de sevgilisi Özlem Eryakşi’yi (37) tabancayla öldürmekten yargılandığı davada C.K. isimli erkeğe 10 Temmuz’da 26 yıl hapis cezası verdi. Sanığa verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına haksız tahrik indirimi uygulandı, ceza 24 yıla indirildi. Ayrıca sanığa ruhsatsız tabanca taşımak suçlamasıyla 2 yıl hapis cezası verildi.

Bursa'da tartıştığı karısı S.A.'yı 32 yerinden bıçaklayarak yaralayan ve “eşe karşı kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan tutuklu yargılanan E.A. isimli erkeğe, “olaydan sonra ambulans çağırması”, “pişmanlık” duyması ve yargılama sırasındaki “iyi hali” gerekçe sunularak 19 Mayıs’ta 15 yıl hapis cezası verildi.

Eylül

İstanbul Küçükçekmece’de Abdullah M. B. Nurcan Arslan’ı 8 yıl önce sokak ortasında ateşli silahla öldürdü.

Sanığın yargılandığı davada mahkeme sanığa üç kez ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası verdi. Dosya Yargıtay’a taşındı. Yargıtay kararlarında “suçun tasarlanmadığı” savıyla kararı üç kez bozdu. Yerel mahkeme kararına direndi. Yargıtay’ın bozduğu Nurcan Arslan davasında karar duruşması bugün görüldü. Mahkeme, Yargıtay kararına direnilemeyeceği gerekçesiyle “iyi hal indirimi” de uygulayarak sanığa 25 yıl hapis cezası verdi.

(EMK)