Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na 1 milyonluk tazminat davası

Haberin İngilizcesi için tıklayın

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na kendisi için “sözde cumhurbaşkanı” dediği için 1 milyon liralık tazminat davası açtı.

Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, Kılıçdaroğlu’nun 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yaptığı konuşmayla Erdoğan’ın onur, şeref ve saygınlığının zedelendiğini savundu.

Anadolu Ajansı’nın (AA) aktardığına göre, Aydın şunları dedi:

"Bu açıklamada Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alan haksız ve mesnetsiz iddia ve ithamları nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanımızın onur, şeref ve saygınlığının ihlal edildiği ve kişilik haklarının ağır bir şekilde zedelendiği gerekçeleriyle Kemal Kılıçdaroğlu aleyhine Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde 1 milyon liralık manevi tazminat davası açılmıştır."

Kılıçdaroğlu’nun sözlerinin Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 299. maddesinde düzenlenen "Cumhurbaşkanına hakaret" suçunun unsurlarını da içerdiğini söyleyen Aydın, Kılıçdaroğlu hakkında ayrıca "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğunu belirtti.

Kılıçdaroğlu ne demişti?

Kılıçdaroğlu, "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" dolayısıyla parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında şunları demişti:

Basın İlan Kurumunca 5 gazeteye "doğru haber yaptıkları" için 333 gün ilan kesme cezası verildiğini savunan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Basın İlan Kurumu bir anlamda 'basın infaz kurumuna' dönüşüyorsa oturup düşünmemiz gerekiyor. Nasıl bir demokrasi ve nasıl bir medya yaratmak istiyorlar? Yine 2020 yılında Türkiye'de bir ülkenin sözde Cumhurbaşkanı bir gazeteyi doğrudan hedef gösterip 'Ben o gazeteyi okumuyorum siz de satın almayıp okumayın' diye çağrı yapıyorsa orada medya üzerindeki vesayeti ve baskıyı bir düşünün.

“Sıradan bir kişi bunu söylemiyor. Devleti yöneten en tepedeki koltukta oturan zat söylüyor bunu. Bizim Cumhuriyet tarihinde bir ilktir, 21. yüzyılda söylenmiştir bunlar. Gerçekleri anlatan televizyon kanallarına 10 gün karartma, 54 yaptırım cezası uygulanıyorsa oturup düşünmeniz lazım. Gerçekleri yazdıkları, söyledikleri, konuştukları, tartıştıkları için.

“Bir ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı görevinden istifa ettiği halde 1775 radyo ve televizyon kanalı Türkiye'de 27 saat bakanın istifasını talimat alamadıkları için veremiyorlarsa orada oturup düşünmemiz lazım.” 

10 Bakan'dan tepki

Anadolu Ajansı’nın (AA) abonelerine veri aktardığı sisteme göre, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a yönelik sözlerine tepki gösterdi.

Gül: Hazımsızlık

"Milletimizin oylarıyla seçilmiş Sayın Cumhurbaşkanımız için 'sözde' diyerek hitap etmek, milli iradeye yönelik büyük bir hazımsızlık ve saldırıdır. Millet bu hazımsızlığa sandıkta cevabını gene verecektir."

Kurum: Özür dilesin

"Kemal Kılıçdaroğlu'nun Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik sözleri demokrasiyi, millet iradesini hiçe sayan sorunlu bir zihniyetin tezahürüdür. 18 yıldır kimin sözde, kimin özde olduğuna milletimiz karar vermiştir. CHP Genel Başkanı derhal milletimizden özür dilemelidir."

Çavuşoğlu: Millet karar verir

"Kimin 'sözde' kimin 'özde' olduğuna millet karar verir. 18 yıldır girdiği her seçimde milletin 'özü' olan Recep Tayyip Erdoğan’a 'sözde Cumhurbaşkanı' demek, milletin iradesini yok saymaktır. Bu zihniyetin demokraside ve milletin nezdinde yeri yoktur."

Koca: Millet iradesi

"Muhalefet etmekle millet iradesini kabullenememek, birbirinden farklıdır. Milletin iradesinin tecellisi olarak cumhurbaşkanlığı makamında bulunan Sayın Cumhurbaşkanımıza 'sözde cumhurbaşkanı' demek, millet iradesini yok saymaktır."

Pekcan: Siyasi etiğe yakışmaz

"Milletimizin oylarıyla seçilmiş Sayın Cumhurbaşkanımıza 'sözde' sıfatını kullanmak, ne siyasi etiğe ne de muhalefete yakışır. Böyle bir sözü söylemek, aziz milletimizin iradesini hiçe saymaktır. Anayasal kurumlara, meşruiyete, milli iradeye saygı göstermek herkesin vazifesidir."

Karaismailoğlu: Kınıyorum

"Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına yöneltilmiş, milli iradeyi hiçe sayan 'sözde' ifadesini kınıyor, sözün sahiplerini milletimizden ve Sayın Cumhurbaşkanımızdan özür dilemeye davet ediyorum."

Pakdemirli: Milletin teveccühü

"Milletimizin teveccühü ile seçilen Cumhurbaşkanımıza 'sözde' diyerek milli iradeyi hiçe sayanları kınıyor, özür dilemeye davet ediyorum."

Elvan: Millet iradesine hakaret

"Ülkemizin seçilmiş Cumhurbaşkanına 'sözde' demek bu aziz milletin iradesine hakarettir, milli iradeyi hiçe saymaktır, milleti küçümsemektir, demokrasiye inanmamaktır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, milletimizin oylarıyla Cumhurbaşkanlığı makamındadır ve milletin temsilcisidir."

Selçuk: Saygı, muhalefetin de görevi

"19 yıldır girdiği her seçimi kazanıp milletimizin teveccühüne mazhar olan bir lidere 'sözde Cumhurbaşkanı' demek, milli iradeyi yok saymaktır. Meşru ve demokratik yollardan seçilen Cumhurbaşkanlığı makamına saygı, muhalefetin de görevidir."

Varank: Faşist CHP Genel Başkanı

"Sözde değil özde faşist CHP Genel Başkanının demokrasimiz için oluşturduğu tehlike her geçen gün büyüyor. İlk kez milletimizin doğrudan oylarıyla seçtiği Cumhurbaşkanımıza yönelik hezeyanları, planlı bir senaryonun parçası demokrasiden yana olan herkes bu faşizme karşı durmalı." (EKN)