Eğitim Bütçesinin Yüzde 35'i Din Eğitimine Ayrıldı

Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayınız

2017 yılında 85 milyar 49 milyon TL bütçe ayrılan Milli Eğitim Bakanlığı'na 2018 yılı bütçesinden ayrılan kaynak 92 milyar 528 milyon 652 bin TL olarak belirlendi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda onaylanan bütçenin 63 milyar 503 milyon 243 bin TL olarak ayrılan personel giderleri ve 9 milyar 785 milyon 948 bin TL Sosyal Güvenlik Kurumu'na devlet primi çıktıktan sonra eğitime ayrılan payı 19 milyar 240 milyon TL.

Yüzde 96'sı İmam Hatip Liseleri'ne

Eğitime ayrılan 19.2 milyar TL'nin yüzde 35'ine tekabül eden 7.7 milyar TL ise Din Öğretimi Genel Müdürlüğü'ne ayrıldı. Böylelikle 'din eğitimi'ne ayrılan pay geçen yıla oranla yüzde 68 oranında artmış oldu.

Toplam MEB bütçesinin yüzde 7'sine denk gelen 7.7 milyar liralık din eğitimi bütçesinin yüzde 96'sının ise İmam Hatip Liseleri için kullanılması kararlaştırıldı.

CHP'li Çakırözer: Din Eğitimine Bu Kadar Bütçe Normal mi?

Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki görüşmeler sırasında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri eğitim bütçesinin büyük oranda dini eğitime ayrılmasına tepki gösterdi.

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, "2018 bütçenizde personel giderleri ve sigorta primleri dışında kalan yatırım planlamasının yüzde 35'inin Din Öğretimi Genel Müdürlüğüne ayrılması diğer genel müdürlüklerle kıyaslandığında bu normal midir?" diye sordu ve ekledi:

"Eskişehir'de 335 öğretmen ihtiyacımızı nasıl karşılayacaksınız? Yeni sınav sisteminde, özellikle sosyal bilimler alanında, sosyal dersleri veren öğretmenlerin ve başta felsefe öğretmenlerinin kaygısı vardır ihtiyaç duyulmayacağı yönünde. Bu ihtiyaçlar nasıl giderilecektir?

HDP'li Paylan: Hayalimiz demokratik, laik bir eğitim

HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan ise bürokrasideki erkek egemenliğini de eleştirerek şunları kaydetti: "2017 Türkiyesi'ndeyiz. Ya, açıkça söyleyeyim, bakın, bir tek bürokrasinize bakın Sayın Bakan. Ya, arkanızdaki bürokrasiye bir bakın, yalnızca erkek bir bürokrasiyle gelmişsiniz, -tek bir kadın arkadaşımızı tenzih ederim, o da AB'den sorumlu arkadaşlar genelde kadın arkadaşlar oluyor- erkek devletin erkek bürokrasisiyle gelmişsiniz, bu anlamda asla en azından cinsiyet eşitlikçi bir Bakanlığa sahip değilsiniz.

"Bakıyorsunuz öğretmenlerin ciddi bir oranı kadınlar ama müdürlerin çok ciddi bir oranı erkeklerden oluşuyor, o da EĞİTİM-BİR-SEN'li erkeklerden oluşuyor. Yani bu anlamda en azından cinsiyet eşitlikçi noktada Sayın Bakan, Bakanlığınız sınıfta kalmıştır. Sıfır size Sayın Bakan bu anlamda.

"Peki, hayal ettiğimiz ne? Demokratik, laik, bilimsel, eşitlikçi bir eğitim. Sayın Bakan, şunu öz güvenle söyleyebiliyor musunuz ya: 'Bakanlığımız bütün uygulamalarında demokratik bir Bakanlıktır.' diyebiliyor musunuz öz güvenle? Bence çok zor söylersiniz bunu, umarım da söyleyebilirsiniz veya bu hayallerinizden bahsedersiniz.

CHP'li Usluer: Tek kurtuluş ortak akıl

TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu CHP sözcüsü olan Prof. Dr. Gaye Usluer ise MEB'in içinde bulunduğu durumdan kurtulması için ortak akıl ile hareket edilmesi gerektiğinin altını çizerek şunları kaydetti:

"Bir hastayı iyileştirebilmek için elimizde bir maddi güç gerekli değil mi? Ben diyorum ki yoğun bakımda olan eğitim sistemimizi iyileştirmek için bu bütçe yeterli mi? Yatırım bütçesini arttırmadıkça bu mümkün görünmüyor maalesef. MEB'i içine düştüğü durumdan ancak ortak akılla kurtarabiliriz.

"Bu sürecin uzun olacağı belli fakat bu sorunu ancak ortak akılla çözebiliriz. Bu süreçte işin içine ideolojiyi, siyaseti karıştırmadan, siyaset üstü olan bir meseleyi, geleceğimizi, çocuklarımızı düşünerek hareket etmeliyiz. (PT)